İddia edildiği gibi 1999-2004 yıllarında terör sıfırlandı mı?
1984 yılında aktif eylemleri ile sahneye çıkan ve
bugüne kadar binlerce emniyet mensubu, koruyucu, öğretmen, mühendis ve sivil
ölümlerine yol açan terör örgütü PKK 1999 yılında tek taraflı ateşkes ilanı ile
eylemlerini durdurdu.
Şöyle kısaca hafızamızı yoklayalım;
1999 yılında ANASOL-M koalisyon hükümeti ile idare
edilen Türkiye’nin başbakanı sayın Bülent Ecevit idi.
O dönemde Türkiye Suriye hükümetine baskı yapmış ve
terör örgütü ele başı APO lakaplı Abdullah Öcalan’a sahip çıkmayı terk ederek
ülkesinden çıkarması istenmişti.
Suriye Öcalan’ı Türkiye’ye teslim etmek yerine bir
başka ülkeye geçmesini sağlamıştır. Öcalan başlangıçta Rusya’ya sonrasında
İtalya üzerinden Kenya’ya gönderilmiştir.
Çünkü o dönemde PKK’nın ipini elinde tutan ABD konsept
değiştirmeye karar vermiş ve PKK da yönetim değişikliği ile kendisine mutlak
manada bağlı ve örgüt içerisinde tek başına güç sahibi olmayan kukla
yöneticileri var etmek istemiştir.
Elbette PKK terör örgütü’nün tek taraflı ateşkes ilanı
ABD’nin talimatı ile olmuş ve böylece Türkiye’nin PKK terör örgütüne karşı
operasyonları yavaşlamıştır.
O dönemler Türk Silahlı Kuvvetlerinde FETÖ
unsurlarının yerleşme ve kadrolaşma ataklarının arttığı bir dönem olduğunu
bugün anlamış bulunmaktayız.
İpleri ABD elinde olan iki kukla örgüt; PKK ve FETÖ…
Her iki tarafta birbirlerini görmezden gelmiş ve
Türkiye de terör eylemleri neredeyse durma noktasına gelmiştir. 1997-98-99
yıllarında terör saldırılarında şehit edilen güvenlik mensubu sayısı
518-383-236 ve sivil ölümler 158-85-83 iken, 2000-2001 ve 2002 yıllarında
güvenlik mensubu sayısı 29-20-7 sivil ölümler ise 17-8-7 olarak kayıtlara
geçmiştir.
2002 yılında AK Parti iktidarı ile bu sayılar her
geçen gün artmaya başlamış ve terör şiddeti ülkeyi kavurmaya başlamıştır.
Peki ne oldu dersiniz?
Neden terör yeniden hortladı?
1999-2002 yılları arasında PKK terör örgütü ne elde
etti ki eylemlerini durdurdu?
Ya da Türkiye Devleti terör mücadelesinde atağa mı
kalktı? Hayır!
15 Temmuz 2016 sonrası AK Parti iktidarının yerli ve
milli bir yapıya kavuşan Türk Silahlı Kuvvetleri ile bugüne kadar elde ettiği
terörle mücadele başarısını o günlerde neden yapamadı?
Sözü uzatmaya gerek yok. TSK içerisine çöreklenmiş
FETÖ mensupları operasyonları önceden haber veriyor. Hava Kuvvetleri dağları
taşları bombalıyor. Terör mensupları inlerinde uykularını bölmeden uyuyorlardı.
ABD ve İsrail menşeli teknolojik savunma araç ve
gereçleri ile İnsansız Hava Araçları doğru istihbari bilgileri Genelkurmay Harekât
Merkezine aktarmıyorlardı.
Türkiye esasında görünmez bir örgüt ile mücadele
ediyordu.
Türkiye o tarihlerde teslim alınarak güneyinde bir
terör devletine müsaade eden konuma getirilmek isteniyordu.
Ancak ılımlı İslam’ın temsilcisi olarak görmek istedikleri
Türkiye dönemin başbakanı Recep Tayyip Erdoğan ile herkesi şaşırtıyor ve
medeniyet coğrafyasında lokomotif lider ülke olma yolunda adım adım
ilerliyordu.
İşte bu nedenle terör yeniden hortlatıldı. Olmadı
17-25, MİT Tırları, Kobani olayları, Gezi Kalkışması ve 15 Temmuz Darbe
girişimi denendi. Yine olmadı. Terör bu kez tüm engellemelere rağmen bitti.
Son istihbarat savaşı İstiklal Caddesinde patladı.
Yine olmadı?
Yarın da olmayacak.
Artık son koz kaldı Haziran 2023 seçimleri.
Artık tüm kozlarını birbirine benzemez yedili parti
ile oynuyorlar.
Görelim bakalım Mevla’m neyleyecek?
Neylerse güzel eyleyecek.