Dolar (USD)
34.56
Euro (EUR)
36.02
Gram Altın
2986.64
BIST 100
9520.64
02:17 İMSAK'A
KALAN SÜRE
12 Haziran 2019

İçimizdeki norveçliler

Geçenlerde CHP’li bir belediye meclis üyesi sosyal medya hesabında, Norveç’teki bir elma bahçesinde toplanan bazı elmaların, ihtiyaç sahipleri tarafından alınması için poşetle çitlere asılması görüntüsüne “dilerim benim ülkem de bir gün bu refah ve medeniyet seviyesine ulaşır” şeklinde bir yorumda bulunmuştu. Paylaşım sahibi CHP’li bir siyasetçi. AK Parti ve Erdoğan düşmanlığı üzerinde yapılan, kötü niyetli, ülkenin tarihsel geçmişiyle ve sosyal gerçekliğiyle bağdaşmayan bir paylaşım. Ne olursa olsun, hangi saikle hareket edilirse edilsin; “Bir insan doğduğu, büyüdüğü, vatandaşı olduğu ve karnını doyurduğu ülkesine niçin bu kadar düşman olur, körü körüne itibarını düşürmek ister?”

Muhakkak ki ülkemizde her şey dört dörtlük değil, eksiklik ve aksaklık tabii ki var. Ama insani yardımlar ve insanlık konusunda değil Norveç, Avrupa bile Türkiye ile yarışamaz. Resmi rakamlara göre Türkiye’de % 75’lik kısmı kadın ve çocuk olmak üzere 3.5 milyon civarında geçici koruma altına alınan Suriyeli var.3.5 milyon civarında Suriyeli kardeşini kıt imkânlarla barındırmaya çalışan Türkiye, dünyanın en cömert, en onurlu ve en çok sığınmacı barındıran ülkesi olmuştur.”

Batı ülkeleri, 3-5 bin mülteci hesabı yaparken Urfa'nın şanlı evlatları 400 bin, Hatay'ın yiğit evlatları 386 bin, Gaziantep'in kahraman evlatları 350 bin, 110 bin nüfuslu Kilis'teki kardeşlerimiz ise 100 binden fazla mülteci kardeşimize gönüllerini açmışlar, ekmeklerini aşını paylaşmışlar, Avrupa’ya, Dünya’ya ve tarihe insanlık ve medeniyet dersi vermişlerdir. On binlerce mülteci insanı, Batı Dünyası denizlerde resmen boğdurdu. Binlerce mülteci çocuk Avrupa’nın göbeğinde kayıp. İktidara muhalif veya düşman olsanız da vatandaşı olduğunuz bu vatana körü körüne düşman veya muhalif olmayın. Yanlışlarda muhakkak ki uyarın, eleştirin ama doğrularda da teşvik edip, destek verin!

Doğu Akdeniz niçin bu kadar önemli?

Ne var bu Ortadoğu’da? Kimin ne hesabı var? Emperyalistler Doğu Akdeniz’e niçin bu kadar savaş ve uçak gemisiyle, asker yığmış? Ortadoğu’daki kavganın en temel şifresi “enerji”dir. Demokrasi götürme adına ülkeler işgal edildi ve ediliyor. Milyonlarca Müslümanın kanı aktı ve akıyor.

Doğu Akdeniz’i kontrol eden; “Kızıl Deniz’den Hint Okyanusu’na kadar olan koridoru kontrol eder. Arabistan yarımadasını da kontrol eder. Trilyonlarca metreküp doğalgaz ve zengin petrol yataklarını da kontrol eder. Akdeniz, Kuzey Afrika ve Arap Dünyasına şekil verir. Bölgedeki etnik ve mezhepsel sınırları çizer. İslam Dünyanın kaderine yön verir.” Doğu Akdeniz’i kontrol etmek isteyen bir ABD için tüm bunların yanında “Dünyadaki biricik aşkı, sevdası ve vazgeçilmez müttefiki İsrail’in güvenliği de temel amaçlardan biridir.

Nedir bu tabela takıntıları?

Haber bu defa Bitlis Belediyesi’nden geldi. Belediye girişinde Kayyum döneminde bile kaldırılmayan Türkçe ve Kürtçe tabelanın, “Kürtçe olan kısmı” AK Partili belediye başkanı tarafından indiriliyor. CHP’li belediye olsa şaşırmam da AK Partili bir belediye tarafından yapılan bu yanlış uygulama bizi hayretler ve üzüntü içinde bıraktı. Gerçekten dinlerin ve dillerin beşiği olan Bitlis gibi bir ilimizde, İstanbul gibi kritik bir ilin seçimi öncesinde belediye başkanı hangi akla hizmetle Kürtçe olan kısmı kaldırdı çok merak ediyorum doğrusu. Zannımca “bir iki gün tartışılır, sonra unutulur başkan” diyerek etrafında onu yanlış yönlendirenlerin kurbanı olmuştur.

Bitlis gibi bir yerde tabelada, Türkçeyle beraber Kürtçe yazsa ne olur? Oysa AK Parti bu yasakçı anlayışa son vermişti. Demokrasi ve özgürlük alanında adımlar atmıştı. Dava adamları olarak yasakçı ve vesayetçi zihniyetlerin sırtlara yüklediği ağırlıkları hafifletip, geleceğimize daha emin ve hızlı adımlarla koşmaya çalışırken, böyle uygulamalarla geçmişin yanlışlarını yeşertme çabası akıl alır gibi değil.

Bu ülkenin en tepesindekiler dahi mutlu ve gönüllü vatandaşlık ruhu ve duygusu gelişsin diye birçok miting ve ziyarette birkaç kelime de olsa Kürtçe konuşarak bölgede jestler yaparken, tabelalarla uğraşan Ak Partili belediyeler resmen kendi kalelerine gol atıyorlar. Eminim ki Başkan Erdoğan ve Ak Parti Genel Merkezi de bu yanlış uygulamalardan rahatsızlar ve tabelaların eski hale getirilmesi için gerekli uyarı ve talimatları da en kısa zamanda vereceklerdir.