Dolar (USD)
32.59
Euro (EUR)
34.78
Gram Altın
2498.73
BIST 100
9460.02
02:17 İMSAK'A
KALAN SÜRE

30 Eylül 2016

İçimizdeki Fuat Avni

Hem bizler yani Müslüman Türkler olarak hem de topyekun bu ülkede yaşayanlar olarak eşine daha önce hiç rastlanmayan bir sürecin içinden geçiyoruz.

15 Temmuz gecesi dünyaya parmak ısırtan direnişle püskürtülen kanlı darbe girişiminden çok hızlı ve doğru dersler almalıyız.

Ancak unutulmamalı ki mücadelenin en önemli bölümüne doğru yavaş yavaş ilerliyoruz.

Aslına bakarsanız her şerde bizim bilemeyeceğimiz bir hayrın olabileceği kuralından hareketle Gezi, 17-25 ihanet süreçleri ve 15 Temmuz işgal girişiminin de toplumsal olarak bizlere bir fayda sağladığı söylenebilir.

Bu ihanetler bizi birbirimize neden bağlanmamız, kenetlenmemiz gerektiğini, neden bir olmamız, iri olmamız, diri olmamız, hep birlikte Türkiye olmamız gerektiğini öğretti.

Şimdiye kadar çözüm bulamadığımız bir mesele var ki böyle giderse açık yara misali ne zaman tuz basılsa canımızı yakacak.

Sosyal medya birilerinin kontrolü altında. Ve sanıyorum bazıları halen bunun farkında değil.

O yüzdendir ki sosyal medyada gerçekte var olup olmadığını bilmediğimiz birinin yalanlarına kanarız.

Son yıllarda sosyal medya vesilesiyle toplumsal ilişkilerimizi sınamak zorunda kaldık.

Bazıları Twitter'da küfür etmenin suçtan sayılmadığını sanıyor.

Yumurta hesaplar, bu ülkenin fikir adamlarına ağza alınmayacak hakaretler ediyor.

Bazı başkaları da kendisine biraz gizem katıp 10 yalanın arasına bir doğru gizlemek suretiyle sosyal medya fenomenliğine soyunuyor

Millet olarak biz de bunlara prim veriyoruz. Asıl mesele bu zaten.

Zamanında Fuat Avni ne derse doğru kabul edenler vardı. Ama yetkili ağızlardan gelen açıklamalara inanmazlardı. Şimdi Fuat'ın da Avni'nin de kim olduğunu öğrendik.

PKK propagandası yapan hesaplara inananlar TSK resmi sitesinden açıklama yapınca sorgular.

Hem de gerçeği görmekte direnenler fikren bunlara yakın kişier değil bilakis bazı ortalama internet kullanıcılarının ta kendisi.

Evet, bazen devletler vatandaşına yalan söyler. Ama aklı başında olan her kişi bilir ki bu yalana bazen inanmak gerekir.

Sözümona sosyal medya fenomenleri ise sürekli yetkililerin bizlere yalan söyledikleri fikrini aşılıyorlar. Yani herkes yalan söylüyor. Bir tek kim olduğunu bile bilmediğimiz bu gizemli hesaplar mı doğruyu anlatıyor?

İnanıp inanmamak size kalmış.

Haftanın hemen her günü ekrandayım. Her akşam Ülke Tv'de gerçekleri izleyicilerimizle paylaşıyorum.

Beğenen var, beğenmeyen var. En çok değer verdiğim şey izleyicilerin yorumları. Bazısı çıkıp benim söylediğim birşeyin tam tersini söyleyip beni kıyasıya eleştiriyor. Ekrandan açık yüreklilikle bu sert eleştirileri okudum ve okumaya da devam edeceğim.

Ancak, yumurta profilli bazı sahte hesaplardan bizlere edilen küfrün hakaretin de haddi hesabı yok.

Onların kim olduğunu gayet iyi biliyorum. O yüzden gerektiği zaman gereğini yapacağımdan şüpheleri olmasın.

Türkiye'de doğru bir muhalefet olmadığı bir gerçek.

Ancak bunun nedeni birilerinin inanmak istediği gibi baskı değil beceriksizlik.

İktidarı sevmemek, sabah akşam küfretmeyi gerektirmiyor.

Ayrıca bu küfürlerin bir cezası da var elbet.

Kimse sosyal medyayı sorgulanamaz sanmamalı.