Dolar (USD)
35.22
Euro (EUR)
36.80
Gram Altın
2978.63
BIST 100
9763.11
02:17 İMSAK'A
KALAN SÜRE
29 May 2019

İçeriden ve Dışarıdan Kuşatma

Türkiye zor zamanların eşiğine gelmiş vaziyette. Şu an resmen içeriden ve dışarıdan kuşatıldığımız günleri yaşıyoruz. Bir takım maskeler takmış iç düşmanlar Türkiye’yi manda gibi bambaşka maceralara sürüklemeye çalışırken dışarıdaki düşmanlar ise ülkeyi ikiye hatta üçe bölmenin planlarını yapıyorlar. “2019’u Türkiye’ye nasıl zehir ederiz?” diye plan yapan hainler ve onların işbirlikçileri elbette 15 Temmuz arefesinde olduğu gibi bugün de boş durmuyorlar. İşin acı yanı bu kritik süreçte bizden bildiğimiz pek çok kimsenin maskelerinin bir bir düşüyor olması. Daha evvel, “zarar gelmez, vatanseverdir, bu ülkenin çocuğudur” dediğimiz adamlar bugün terör örgütlerine verdikleri destekle ortaya çıkıyorlar. Daha evvel milli olduklarını düşündüğümüz bir takım insanlar bugün FETÖ, PKK ve sair örgütlerin ekmeğine yağ sürerek şaşkınlığımızı bir kat daha artırıyorlar.

Bugün içeriden kuşatmanın en önemli manivelalarından birisi olarak Atatürk’ün mirası olarak bilinen CHP karşımıza çıkıyor. CHP’de yuvalanmış aşırı sol terör örgütü sempatizanları, FETÖ’cü hainler ve sözde Kürtçü İsrail taşeronu HDP’liler ülkeyi yangın yerine çevirmenin hesaplarını yapıyorlar. “Erdoğan gitsin de ne olursa olsun” tamtamı çalan bu güruh artık CHP’yi bir “milli güvenlik sorunu” haline getirmiş vaziyetteler. İşin acı yanı CHP’nin içine yuvalanmış bir avuç FETÖ’cü, Kemalist kesimi parmağında şıkır şıkır oynatıyor. İmamoğlu projesi üzerinden CHP’yi ve ülke siyasetini dizayn etmeye kalkışan FETÖ’cüler son seçimde sandıklarda yaptıkları profesyonel “abra kadabra” ile en kurnaz siyasetçilere bile parmak ısırtacak manevralar yaparak bir yerel seçimi zehirlemeyi başarabildiler. Demek ki 15 Temmuz henüz bitmedi, süreç devam ediyor. Ellerine fırsat geçtiği anda yeniden harekete geçmek için asla bir an olsun tereddüt etmeyeceklerdir.

Kemalist seçmeni, bir kısım sözde aydın ve sanatçı takımını İmamoğlu’nun peşine takarak parmağında oynatan fetullahçılar seçim sonrasında neler planlıyorlar? Eğer Ekrem İmamoğlu İBB koltuğuna oturma şansını elde ederse İBB üzerinden ne tür oyunlar oynayacaklar? Ya HDP? Mesela stratejik müttefik HDP verdiği desteğin karşılığında ne alacak? Nihat Genç’in dediği gibi İspark üzerinden her sokak başına bir PKK militanı mı dikecekler?

Kemalistlere ve kuyruğunu FETÖ’cülerin büyük projesi İmamoğlu’na kaptıran yarı aydın ve sanatçı takımına acıyorum. Hiç bu kadar zavallı olmamışlardı. Öyle ya bir zamanlar geri kafalı-yobaz olarak damga vurdukları adamların bugün izinden yürüyorlar ve onlar nasıl yönlendiriyorsa o şekilde hareket ediyorlar. Gerçekten hiç bu kadar komik duruma düşmemişlerdi. Üstelik bunu yakalarında CHP rozeti ellerinde Atatürk posterleriyle yapıyorlar. Vallahi ne diyeyim helal olsun.

Dışarıdan kuşatmaya gelince. Doğu Akdeniz sürekli ısınıyor ve bölgede savaş çanlarının çalmadığı bir dakika bile yok. Herkes diken üstünde. Her an küçük kıyamet kopabilir. Türkiye’ye 570 yıl yetecek ve Türkiye’yi bundan sonraki zamanlarda süper güç konumuna taşıyacak miktarda enerji kaynağının bulunduğu Doğu Akdeniz’den bizi silmek ve etkisiz hale getirmek istiyorlar. İsrail+ABD+İngiltere+Güney Kıbrıs+Yunanistan ittifakı Türkiye düşmanı blok olarak bölgede oyun kuruyor. Türkiye ise tek başına bu oyunu bozmak için mücadele veriyor. Gerçekten zor bir dönemdeyiz. Akdeniz’deki petrol ve doğalgazdan pay almamamız için ellerinden geleni yapıyorlar, yapmaya devam edecekler.

Bir taraftan ABD S-400 füzelerini almamamız için baskı yapıyor, öbür yandan Kuzey Irak’ta daha evvel stokladığı binlerce tır mühimmatı Türkiye’ye karşı hangi taşeron terör örgütlerine kullandıracağının planlarını yapıyor. İran-ABD kapışması ise tam bir danışıklı dövüş. Burada esas hedef Türkiye. ABD İran üzerinden Türkiye’yi yemenin düşlerini kuruyor. Özellikle düş kuruyor ifadesini kullanıyorum, çünkü karadan gireceği bir savaşta Irak’ta içine saplandığı bataklıktan daha büyük yaralar alacağını bilerek temkinli hareket ediyor. Hava sahamızı garanti altına aldığımızda bize asla diz çöktüremeyeceklerini de çok iyi biliyorlar. Türkiye hiç gecikmeden s400’leri almalı, kararlılığını ciddiyetle sergilemelidir. Allah yardımcımız olsun, zor bir dönemden geçiyoruz.