İçeride tutsak kaldık
Türkiye uzun süredir iç politik ve ekonomik kaos çerçeveli gelişmelere esir düştü. Çok acil bu gelişmelerden kurtulup dünyadaki gelişmelere paralel kendine gelmesi kaçınılmazdır.
Toplum olarak zaten salgın
tedirginliğini tam olarak atlatamadık. Korona salgını ne hikmetse kılık
değiştirip karşımıza çıkıyor.
Üstüne döviz endeksli ekonomik
kaos ise ülkeyi tamamen kendi içine kapattı bir süredir. Bu durum dönem
sürdürülebilir değildir. Kendi içpolitik gelişmeler ve ekonomik kaostan hızla
çıkmak zorundayız.
Türkiye’nin içine düştüğü bu
durum neden kaynaklanırsa kaynaklansın sonuçta çözüm üretmesi gereken siyaset
kurumudur. Siyaset kurumunun iktidarı ve muhalefeti bu konuda tam sorumlu ve bu
sorumluluktan ne iktidar ne de muhalefet kesinlikle hiçbir bahane ile kaçamaz.
Daha önce vurguladım. Son bir
yıldır Türkiye’de meydana gelene gelişmeleri 2023’te yapılacak Cumhurbaşkanlığı
seçimlerinden bağımsız düşünmek imkânsızdır. İçpolitik gelişmeler de
ekonomideki gelişmeler de böyle okunmalıdır. Gerekçelerini daha önce bu köşede
defaten kaleme aldım.
Geldiğimiz noktada Avrupa’dan da,
Rusya’dan da ABD’den de gelen bilgiler Türkiye gibi iç politik gelişmelerin
karışık olduğu bilgileri geliyor. Özellikle ABD’de eyaletler arasında çok ciddi
ayrışma bilgileri yansıyor. Öyle görülüyor ki dünyada siyaset kurumlarına
yönelik topyekûn bir saldırıdan söz etmek gerekiyor.
Salgının başlangıcından bu yana
sözü edilen globalciler ve ulusalcılar savaşının izleri olarak okunabilecek bir
durum var ortada. Bu durum Türkiye açısından hem bir fırsat hem de önemli bir
handikap oluşturuyor.
Dünyada yaşanan ülkemize salgın
gibi yapışan siyaset kurumunun içine düştüğü bu çıkmazdan bir an önce
kurtulmanın yolları bulunmalıdır. İçinde bulunduğumuz bu ortam bataklık gibi
bizi içine çeker.
Bunun yolu siyaset kurumunun iç
ve dış gelişmelere karşı hızla çözüm önerileri geliştirmesidir. Uzun süredir
siyaset kurumu iktidarı ve muhalefeti ile çözümsüzlük girdabına düştü. Bir türlü
kurtulamıyor.
İktidarın düştüğü çözümsüzlük
girdabına karşı muhalefet daha beter bir durumda. İktidar toplumu okumaktan
hızla uzaklaştığını söylemek gerekir. Aslında problemin bir yönü budur.
Toplumun ekonomik kaosla beraber
iktidara karşı oluşan algıya rağmen muhalefetin çözümsüzlüğü vatandaşın çaresizliği
artırıyor. Eşkıya formatı ile Bakanlık basmak topluma çözüm solarak sunulamaz.
Kısacası Türkiye bir an önce iç
politik gelişmeleri ve ekonomide yaşanan kaos ve karışıklıklara karşı tedbirini
alıp, Balkanlarda, Kafkaslarda, Ortadoğu, Akdeniz, Orta Asya’daki gelişmelere
odaklanmak zorundadır.
İktidarı ve muhalefeti ile
2023’te bu bölgelere yönelik çözüm önerileri ve hedeflerini ortaya koyarak 2023
seçimlerinde yarışa girmek zorundadırlar. Aksi takdirde Türkiye içine kapanık,
kendi dertlerinde boğulmaya devam eder.
Kalın sağlıcakla..