Dolar (USD)
35.21
Euro (EUR)
36.74
Gram Altın
2964.09
BIST 100
9701.99
02:17 İMSAK'A
KALAN SÜRE
17 Eylül 2016

İçerde savaş dışarda savaş

Korkakça yaşamaktansa, kahramanca savaşarak gazi yada şehit olmak: Giderek yolumuz bu tercihe doğru götürüyor bizi değerli okurlar.

Her şey ayan beyan ortada artık. Görmemek için kör olmak da yetmez. Hadi duyduklarımıza inanmayalım. Ya yaşadıklarımız ve bizzat içinde bulunduğumuz durum. İstesek de istemesek de bu durum tespitine uygun kartlarımızı almamız gerekiyor.

Hiçbir şey gizli saklı kalamıyor bu devirde. En profesyonel cinayetle, kurgular, senaryolar bir yerlerinden açık vererek bizleri uyandırıyor.

Akıl ve mantık olmayınca, zekanın ürettikleri ile başaracaklarını sananlar bizim uyanmamız karşısında şaşkın ve çaresiz vaziyette giderek daha çok hata yaparak farkında olarak ya da olmayarak bize yardım da ediyorlar.

Hak-Batıl savaşı insanlık tarihi ile yaşıt. Dün kazananlar ya da kaybedenlerden ibret almadan yaşar gideriz diyenler zararın en büyüğüne razı olmak durumundalar.

Hak tarafında sabrederek duruşumuzu iyi ayarlayabilirsek izzetimizle istikbalimizi kazanabilir ve torunlarımıza mahcup olmadan ömrü devremizi tamamlayabiliriz.

Kir ve nur oluklarından birinden beslenmeliyiz. Bi- taraflığın insanı berbat edeceğini tecrübe etmeyelim. Kazananı olmadığı çok sık tecrübe edilmiş bu yolun iki dünyada da sonunun hüsran olduğu artık sabit.

Bu kadar geniş bir cephede savaşmak zorunda mıyız sorusu aslında meselenin can alıcı noktası. Çok doğru ve yerinde bir soru. Puştların, kalleşlerin ve onların omurgasız liderlerinin, insanlığı sürüklediği bu uçuruma düşmemek için maalesef dört cephede savaşıyoruz.

Savaşacağız ve kazanacağız. Onurumuzla, izzeti istikbalimizi koruyarak bu cennet vatanı kanı ile sulayan dedelerimize mahcup olmayacağız.

İçerden Müslüman makyajlı alçakları meymenetsiz yüzlerini iyi tanıyarak ayırt edebilsek gerisi aslında çok zor değil. Düşmanlarımızın korkak olduğunu zaten biliyoruz. Çanakkale'den kurtuluş savaşından, Kıbrıs barış harekatındanu2026

Açık savaşlarda hep bizden korktukları için şimdi içimizden bizi zayıflatma yolunu kullanıyorlar. Ama başaramadılar ve başaramayacaklar. Çılgınlaşmaları da bu acziyetlerinden.

Daha öncede yaptılar. Büyükelçilikleri kapatarak güya dünyaya ülkemizin güvenilir olmadığını ilan edecekler. Kendi gözlerindeki mertekleri görmediğimizi zannedecek kadar da akıldan yoksunlar. Ne yapalım düşmanımız keşke mert ve cesur olsa da göğüs göğüse savaşarak gazi olsak.

Gün birlik içinde uyanık, cesur, dik ve diri olma günü. Aç kurtlar tüm acımasızlığı ile İslam ümmetinin içine dalmış. Irakta oynadıkları oyunla bizi yutacakları hezeyanın bedelini ödüyorlar. Bizi Suriye, Libya, Mısır sananlar daha çok bedel ödeyecekler.

Biz Osmanlıyız. Batıda da doğuda da sizi perişan etmiştik. Demir bilyeyiz. Dişlerinizi çatır çatır söküyoruz. Biraz daha çiğnemeye devam ederseniz ağzınızda diş kalmayacak. Karar sizin. Ya inadım inat diyerek yok olacaksınız. Ya da ellerinizi başınızın iki tarafına alarak o çok güvendiğiniz zekanızı bir tarafa koyarak, aklınızı yeniden kullanmaya başlayacaksınız.

İki dünya savaşında böyle oldu diye üçüncü dünya savaşı böyle gitmeyecek ve böyle bitmeyecek. Masada bizi yok saydığınız için bu belalar insanlığın ortak kaderi oldu maalesef.

İslam coğrafyasını içimizdeki satılmışlar yüzünden yaşanmaz hale getirseniz de, bizim müşfik ellerimizle yeniden inşa edeceğiz Allah'ın izni ile.

Dünden daha güçlüyüz ve çok şey biliyoruz bugün. 15 Temmuz bizden çok şey aldı ama bize çok şeyde verdi. En önemli kazancımız şimdi sizin yüreğinizi hoplatıyor. Donkişot'un gölgesi ile savaştığı gibi sizde içinizdeki korku ile savaşıp yok olacaksınız. Sağlık ve mutluluk dileklerimle.