Hüsnü Ağabeyimizin anısına
Üstadımızın son vekili Rahmetli Hüsnü Bayramoğlu Ağabeyimizin başlattığı Nur Söz hizmeti aşk ile şevk ile Kur’an hizmetine ve gecelere nurlu renkler katmaya devam ediyor… Yine hoş bir ders oldu... Ankara’dan canlı yayına katılan gayretli ve ihlâslı Hafız Zübeyir Cengiz kardeşimizin Kur'an Tilaveti ile ders başladı. Kendisinden sadece Kur’an dinlemedik, ilerleyen dakikalarda derste dinledik. Kur’an’la yapılan açılıştan sonra hafız Celaleddin Karakuş kardeşimiz Sözler Mecmuasından 1. Söz’le derse başladı. Dersi izledikten sonra yine düşüncelere daldım uyumak istemedim bu yazıyı âcizane kaleme almayı kendime borç bildim.
Sanal
âlemde okunan Kur’an’lar, o dijital ve bir nevi ruh gibi elle tutulamayan âleme
nurani elmaslar döşüyor ve de okunan İman Hakikatleri havai fişekler gibi
inciler saçıyor... Adeta Sanal âleme kazuratından
temizlenmesi için bir gusül oluyor. İnterneti kuran kişi veya kişiler, sanal
âlemin Kur’an’la ve İman Hakikatleri ile aydınlanacağını ve de küfürle
insanlığa yaptıkları tahribata karşı önlem alınacağını bilselerdi acaba yinede
böyle bir çalışma içinde olurlar mıydı?
Neticede onlar ne amaçla interneti gerçekleştirmiş olsalar da, şuurlu ve
imanlı insanlar, cemaatler bu imkânı İslam’a hizmet etmekte kullanıyorlar... Bu Pandemi sürecinde, Nur Reçeteleri adeta
esaret zincirlerini kırarak, dört duvar arasındayken tefekkürle Sera'dan
Süreyya'ya ruhtan hızlı bir mârifetullah yolculuğu yaşatıyor… Toz zerresi
gibi dünyadan, bir hiç hükmündeki insan, akılları hayran bırakan izahın
şevkiyle, koca kâinatı hayal yoluyla ruhuna bir bahçe yapıyor. Bununla beraber,
ısrarla Risale-i Nurlara düşman olanlara inat, Nur Reçeteleri ile Kur’an’a ve
Hz. Peygamber (sav)’e sevdalı insanların artışına vesile oluyorlar…
Risale-i
Nurlar, hiç tahsili olmayan birine bile zerreyi, esiri, sema denizinde balıklar
gibi yüzen yıldızları ve “o sigara kâğıdı gibi ince nâzenin yapraklar”ın ateş
saçan hararete karşı mânen, “Bismillâh” dediğini ve sadece yaprakların değil
her şeyin “Bismillâh” dediğini anlar ve Bismillâhı her hayırlı işe anahtar
eder. İşte bu hakikatler gür bir ses ile ilan eder ki; Nur
Reçetelerini okuyan, Kur’an’ın yörüngesine girip, Hz. Peygamberin talimiyle ehl-i
sünnet yolunda aşk dolu, şevk dolu bir yolculuğa çıkar. Ve o muhteşem
yolculukta besmelenin ehemmiyetini ve salâvatın kolay bir anahtar olduğunu
unutmadan başkalarının da o yolculukta olmasına; imanının kurtulmasına can
atarlar...
Sanal
âlemde havai fişek gibi serpilen nurdan inciler, Nur Söz’ler ve orada aşk ile
bu hizmeti gerçekleştirenler, Nurları okuyan kardeşler ve ağabeyler yarın ahirette
karşılarına çıkan hiç tanımadığı kişilerden imanlarına vesile olmaktan dolayı
memnuniyet görecekler, cennete girmeden cennet sevinci yaşayacaklar...
İnşallah Hüsnü Ağabeyimiz olmak üzere vefat etmiş tüm ağabeyler ve aziz
Üstadımız kabirlerinde bu şevk ile yapılan hizmeti ve Türkiye’nin her yerinden
nur talebelerinin kaynaşmasını ve uhuvvetini ve Nurlara sadakati gördükçe,
huzur içinde alkış tutacaklardır… İnşallah her bir Nur Talebesi Risale-i
Nurlarda ki düsturlara göre hareket etiği vakit; hem uhuvvet sağlanmış olacak,
hem de sanki ağabeyler hayattaymış gibi hizmette şevkle devam edecekler. Konuşan yalnız hakikat olur ise; beraberlik
mükâfat olur…
Evet, Nur Söz’de, sadece bir veya birkaç kişiyi değil,
Türkiye’nin her yerinden ve de hiç ayırım yapmadan katılım sağlanarak okutulan
dersler muazzam şekilde kaynaşmaya vesile oluyor ve de kazanan uhuvvet – ihlâs
oluyor, kazanan Türkiye ve İslam Âlemi oluyor.
İnterneti
hayır için kullanan, kendisini değil inandığı davayı nazara veren, yalnız ve
yalnız Allah için emek veren hangi meşrep ve cemaat mensubu kim olursa olsun,
hepsine teşekkür edip, ehl-i sünnet yolunda İslam’a hizmetlerinden dolayı
başarılar diliyoruz... Biz Üstadımızdan iman ve Kur’an’a
hizmet eden, Allah yolunda hareket eden herkese muhabbet etmeyi alkışlamayı
öğrendik ve bu prensipten asla vazgeçmeyeceğiz. Şuurlu Nur Talebeleri sadece
kendi dava arkadaşlarını sevmez; bütün Müslümanlara muhabbet eder. Nur
Talebeleri sadece ehli küfre ve vatana millete ihanet edenlere nefret eder,
gâvura hizmetkâr olanları ise düşman beller…
Hâsılı kelam: Hüsnü ağabeyimizin başlattığı Nur Söz sancağı inşallah sanal âlemde ayak kaydıran, hayat kaydıran ve iman kaydıran tuzaklar karşısında hakikat hakikat dalgalanacak, dalgalanmaya devam edecektir... O sanal sancak dalgalandıkça; Türkiye’den ve dünyadan Nur Talebeleri, kırmızı kitaplardan, nurdan incileri saçıp ve ayak kaydırmayan hakikat taşlarını döşeyeceklerdir... İnşallah okunan Kur’an’lar ve İman Hakikatleri ülkemiz için ve İslam âlemi için sanal âlemde antivirüs olup, hertürlü art niyete ve saldırılara dur diyecektir. Allah Müslümanları tek yürek etsin, amin…