Hukuk Ekonomisiyle Türkiye’ye 10 Milyar Dolarlık İhracat Fırsatı
Mahkemelere alternatif uyuşmazlık çözümü yöntemlerinin başında gelen tahkim konusunda Türkiye’yi etkin bir hale getirmek için kurulan İstanbul Tahkim Derneği (İSTA) geçtiğimiz hafta Uluslararası Tahkim Konferansı’nı düzenledi. İstanbul’u dünyanın tahkim başkentlerinden biri yapmak üzere Türkiye’nin tahkim hukuku uygulayıcılarını bir çatı altında buluşturan İSTA, değerli bir insan kaynağı birikimi oluşturmak ve daha fazla Türk tahkim hakemin uluslararası uyuşmazlıklara atanmasını sağlamayı amaçlıyor.
Konferansta konuşan İSTA Başkanı Avukat Mehmet Gün, Türkiye'den, tahkime konu olabilecek uyuşmazlıklarda, yılda yaklaşık 1 milyar dolarlık bir kaynağın yurt dışına gittiğini ifade etti. Gün, “Oysa bu kaynağın ülke içinde kalmasını sağlayıp, yakın coğrafyadaki tahkim davalarını da Türkiye’ye çekerek, hukuk ekonomisini 10 yıl içinde 10 milyar dolarlık büyüklüğe ulaştırmak mümkün” dedi.
Her türlü uyuşmazlıkta devlet yargısına gidilmesinin süreçleri uzattığını, sorunları kangren haline getirdiğini ve sonuçların tatmin edici olmadığını vurgulayan Gün, "Verimlilik ve karlılık düşerken kayıplar ve maliyetler fazlasıyla büyüyor. Oysa tahkim ihtiyaca uygun, yüksek kaliteli hassas çözümleri kısa sürede sunuyor. Bu, büyük şirketler için olduğu kadar KOBİ’ler için de kritik değer taşıyor" diye konuştu.
Saygın bir tahkim uygulaması olması durumunda çoğu Türkiye’ye ve özellikle İstanbul’a akacak olan tahkim davaları, başka ülkelere gidiyor ve Türkiye büyük fırsatları kaçırıyor. Türkiye, uluslararası uyuşmazlıkları tahkim ve benzeri yollarla etkin verimli ve hızlı bir şekilde çözebilecek yetkin, nitelikli kadrolara sahip.
Sigorta, spor ve tüketici hukuku alanlarında zorunlu hale getirilen tahkim uygulamalarının başarısını, isteğe bağlı olan ticari tahkime taşıyarak mahkemelerin üzerindeki iş yükünün azaltılmasına da katkıda bulunması hedefleniyor.
Uygulamacıların mahkemelerle kıyasladığında, milletlerarası tahkimin daha elverişli olduğunu düşündüğünü belirten İstanbul Tahkim Merkezi (ISTAC) Başkanı Prof. Dr. Ziya Akıncı da bir araştırmaya göre, insanların tahkimi en uygun çözüm yolu olarak gördüğünü belirterek, tahkimin nötr bir kurum olmasının bunun en önemli nedeni olarak görüldüğünü anlattı.
İstanbul Tahkim Merkezi (ISTAC) verilerine göre, merkeze gelen davaların yüzde 53’ünü uluslararası, yüzde 47’sini yerli uyuşmazlıklar oluşturuyor. Uyuşmazlıkların değeri 15 bin TL ila 8 milyon TL arasında değişebiliyor. ISTAC’a gelen davaların yüzde 32’si satım sözleşmeleri iken diğer iki büyük grubu ise yüzde 20’şerlik paylarla hizmet ve inşaat sektörü sözleşmeleri oluşturuyor. Uyuşmazlık taraflarının yüzde 84’ü Türkiye kökenli olmakla birlikte, yüzde 16’sı Afrika, Birleşik Arap Emirlikleri, Fransa, Hindistan arasında dağılıyor.
Türkiye'de her yıl binin üzerinde dava için uluslararası tahkime başvurulduğu tahmin ediliyor. Bu da yaklaşık 1 milyar doların yurt dışına gitmesi demek. Oysa Türkiye hem kendi ülkesindeki anlaşmazlıkları çözecek hem de yakın coğrafya için bir merkez olmayı sağlayacak insan kaynağına sahip.