Hicret arkadaşı
Hicri 1443
yılına girdik. Rabbimizden niyazımız rızasına muvafık bir yıl geçirmeyi nasip
etmesidir.
Söz konusu
hicri yıl olunca sadakatin sembolü, “O söylüyorsa doğrudur!” cümlesinin sahibi,
hicret arkadaşı Hz. Ebubekir’i (r.a.) konuşmaya devam edelim.
İnanan insan
onun gibi olmaya çalışmalı; şüphelerden kurtulmalı ve teslimiyet göstermelidir.
İnsanın içinde şüpheler varsa, Kur'an'ın ayetleri karşısında Hz. Peygamber
(a.s.)'ın sahihliği sübut bulmuş sözleri karşısında hala tereddütler, gelgitler
varsa iman etmiş̧ olunabilir mi?
"Hayır, Rabbine andolsun ki, aralarında çıkan anlaşmazlık
hususunda seni hakem kılıp sonra da verdiğin hükümden içlerinde hiçbir sıkıntı
duymaksızın onu kabullenmedikçe ve boyun eğip teslim olmadıkça iman etmiş
olmazlar.”(Nisa, 65) ayeti kerimesi ortada
dururken;
“Allah ve Resulü herhangi bir konuda hüküm verdiklerinde artık
Mümin bir erkek veya kadın içinişlerinde tercih hakları yoktur. Allah’ın ve Resulünün
emrine itaat etmeyenler doğru yoldan açıkçasapmışlardır.” (Ahzab, 36) ayeti varken; “Allah böyle
buyuruyor ama” diye başlayancümleler, “Hz. Peygamber (a.s.) böyledemiş ama”
diye başlayancümleler sıkıntılı cümlelerdir. İman zafiyetini, iman
problemini gösterencümlelerdir…
Hz. Ebubekir
(r.a.)’i konuşmaya devam ediyoruz:
Efendimiz
(a.s.) bir gün bir namaz sonrası sahabesini belli hususlara teşvik etmek
üzere soruyor. “Bugünoruçlu olan var mı aranızda?”
- “Ben ya
Rasulallah!”
Sesin
geldiği yer Hz. Ebubekir'in yeridir.
“Bugün
aranızda yoksul doyuran var mı? Bir fakirin, bir muhtacın ihtiyacını gideren;
açın karnını doyuran var mı?”
-“Ben ya
Rasulallah!” cevabı geliyor yine aynı yerden.
-“Bugün bir
cenazeye katılan, cenazeyi teşyi eden, onunla beraber kabre giden, namazını kılan
var mı?”
Yine aynı
şekilde ses aynı yerden geliyor: “Ben ya Rasulallah!”
-“Bugün bir
hasta ziyaret eden var mı?”
Aynı yerden
yine “Ben ya Rasulallah! Hasta ziyaret ettim.” deyince Efendimiz (a.s.): “Bu
özellikler bir kişide bulunursa cennete girer” cevabını verir.
Hz. Ebubekir
(r.a.)'ın neden faziletli, neden sıddîk, neden meziyetleriyle önegeçmiş bir
insan, bir sahabiolduğunu anlamamıza örnekteşkil edecek hadiselerden bir
tanesidir.
Hz. Ömer(r.a.)
diyor ki: “Sürekli Ebubekir infakta, hayırda beni geçiyor. Tebûk seferi emri
verilince; ben bu sefer onu geçeceğim diye içimden niyetlendim. Malımı,
mülkümü topladım. Malımın yarısını; orduyu teçhiz için getirdim.
Ebubekir'in ne getirdiğini merak ediyordum. Sonra Ebubekir de geldi neyi var
neyi yok toplamış hepsini getirmişti. Allah'ın Resulü (a.s.) sordu:
“Ebubekir “dedi. “Geride ne bıraktın?” “Ya Rasulallah! Allah ve Rasulünü,
Allah ve Rasulünün sevgisini bıraktım” demişti. Cömertlikte de zirveydi.
Sakindi. Panik yapmazdı. Allah'ın Rasulü (a.s.) vefat edince Hz. Ömer (r.a.),
yalınkılıç “Kim Muhammed öldü derse onu öldürürüm” diyordu. Anlamakta,
kabullenmekte, zorlanıyordu. Hâlbuki Efendimiz (a.s.)'ınölümlü olduğunu
ifade eden ayeti mutlaka okumuştu: “Elbette sen öleceksin, onlar da
ölecek.” (Zümer, 30) buyuruyordu Cenab-ı Hak (c.c.). Hz. Ömer (r.a.),
Efendimiz (a.s.)’a bağlılığından ve sevgisinden dolayı acı haberi kabul
etmekte zorlanıyordu. Hz. Ebubekir (r.a.) geldi. “Her kim Muhammed’e (a.s.)
kulluk ediyorsa bilsin ki Muhammed (a.s.) ölmüştür. Her kim Allah'a kulluk
ediyorsa bilsin ki Allah ‘Hay’dır. Asla ölmeyecektir” dedi ve Efendimizin
yüzünü açtı. “Sağlığında da güzeldin,öldükten sonra da güzelsin ya
Rasulallah!” dedi ve alnını öptü. Örttü üstünü tekrar.
İki seneden birazcık fazla halifelik yaptı. Vefat ettikten sonra Hz. Ömer (r.a.) halife olunca bir testi buldu. Çamurdan yapılmış bir testi. Kırdı testiyi. İçindeküçükküçük paralar ve bir not... “Bunlar, bu paralar devlet malından, hazineden bana bağlananmaaştan arta kalanlardır. Benden sonra kim gelirse bilsin ki bunlar devletin malıdır, hazinenin malıdır. Bunlar benim şahsi malım değildir” yazıyordu. Kendisi için tahsis edilen maaştan arta kalanları biriktirmiş ve bir de vasiyet bırakmış. “Bunlar devletin hazinesine aittir. Devletin hazinesinden fakir-fukara için harcarsın” diye. Hz. Ömer(r.a.) duygulandı. “Bize ne kadar ağır bir yük bıraktın, ne kadar ağır bir miras bıraktın ey Ebubekir!” dedi Hz. Ebubekir’de (r.a.) daha çokgüzellik var. Allah Teâlâ Hazretleri, Hz. Ebubekir (r.a.)'ın hayatından hayatımıza sadakat taşıyabilmeyi nasip eylesin. Hayatımızı, ahlakımızı; onun hayatına ve ahlakına benzetsin…