Dolar (USD)
35.15
Euro (EUR)
36.75
Gram Altın
2964.63
BIST 100
9724.5
02:17 İMSAK'A
KALAN SÜRE
20 Eylül 2022

Herkes suç işleme özgürlüğü istiyor

Günah işlememenin, hata yapmamanın mümkün olmadığı, hatta günah işlememenin imkansız olduğu bir dünyada yaşıyoruz.

ALLAH (CC), bu dünya hayatında insanları bir imtihana tabi tutuyor.

Günah işlemek de sevap işlemek de aslında serbest.

Günah işleyen bedelini ödeyecek, …Sevap kazanan da karşılığını alacak.

Bazı günahlarımızın cezasını bu dünyada çekiyoruz. Bazıları ise ahirete kalıyor.

Bazı sevaplarımızın karşılığını, mükafatını bu dünyada alıyoruz. Bazıları ise ahirete kalıyor.

İnsanoğlu hataları, günahları hep başkasında görüyor.

Kendisini sorguya çekenler, ‘ben nerede hata yaptım, nerede günah işledim, hangi günahları işledim, hangi yalanları söyledim, …’ diyenler çok azınlıkta.

Aslında bütün dünya insanlığının en temel sorunu budur.

Kendisini sorgulamamak. Kendisini hatasız ve günahsız görmek. Kendisini haklı görmek.

Herkes kendisini haklı görüyor. Kendi doğrularını ön plana çıkarıyor.

Bu ADALET değil. ADİL olan, her insanın önce kendisini sorgulamasıdır.

Türkiye’nin de dünyanın da en büyük sorunlarından biri budur.

Önce kendisini sorgulamamak. Bu adaletsizliği en çok siyasette görüyoruz.

Vatandaş vergi kaçırıyor, siyasilerin yolsuzluk yaptığını söylüyor.

Vatandaş rüşvet veriyor, siyasilerin rüşvet aldığını söylüyor.

Vatandaş gecekondu yapıyor, siyasilerin yanlış yaptığını söylüyor.

Vatandaş YALAN söylüyor, siyasilerin yalan söylediğini söylüyor.

Halbuki eleştirdiği her şeyi önce kendisi yapıyor.

Vatandaş önce kendisini düzeltmelidir.

*

Her parti ve taraftarları kendi suçlusunu koruyor.

Her parti ve taraftarları kendi mafyasına sahip çıkıyor.

Her parti ve taraftarları kendi tacizcisini savunuyor.

Her parti ve taraftarları kendi adamına, suçlusuna, mafyasına, … sahip çıkıyor.

Bu şekilde mafyayla, çetelerle, suçla, terörle, … mücadele edilebilir mi?

*

CHP, parti içindeki tacizlerin hesabını sormadan, başka partileri eleştirebiliyor. CHP Genel Başkanı Deniz Baykal kendi milletvekilli ile gayrimeşru ilişki yaşamış, bu olay ortaya çıkmış, olay ortaya çıktıktan sonra da istifa etmek zorunda kalmış, ama CHP ve CHP’liler, CHP kapatılsın demiyor, ENSAR kapatılsın diyor.

Aynı şekilde bütün partilerde buna benzer olaylar var.

AK Parti, CHP, MHP, İYİ Parti, … bütün partiler kendi adamlarını kanundan korumaya çalışıyor.

*

İnsanoğlu çelişkiler yumağı

Çelişki içinde olmak da insana has özelliklerden biri.

İnsanoğlu yalan söylüyor, başkasını yalancılıkla suçluyor. Kendi içinde bir çelişkiler yumağı.

PKK (HDP) ve yandaşları, ABD askeri olmuş her gün (beşikteki çocuğu dahi) insan öldürüyor. Barış, adalet, hak hukuk, … istiyorum diyerek yalan söylüyorlar.

FETÖ ve yandaşları, ABD’nin esiri olmuş, kendi ülkesine ihanet etmiş. Barış, adalet, hak hukuk, … istiyorum diyerek yalan söylüyorlar.

Şimdi bunlar ADALET mi istiyor?

*

Fethullah Gülen: FETÖ elebaşı Fethullah Gülen, ABD ile işbirliği yaparak bir işgal (darbe) girişiminde bulundu, memleket parçalanma noktasına geldi. Suriye olmaktan Erdoğan’ın liderliği ve milletin ferasetiyle kurtulduk. Gülen ve taraftarları herkesi aptal yerine koyarak, darbeye tiyatro, kontrollü darbe deme ahlaksızlığında bulunabiliyor.

*

PKK’lı Selahattin Demirtaş: PKK’lı Demirtaş, Kobani olaylarıyla memleketi Suriye olmanın eşiğine getirdi. Kürt Halkının ferasetiyle derinleşmiş bir iç savaştan ramak kala kurtulduk. PKK’lı Selahattin ve onun gibiler yüzünden binlerce insan öldü bugüne kadar. Ama, PKK’lı Selahattin ve PKK yandaşları hiç utanmadan barıştan, adaletten, hukuktan bahsedebiliyor.

*

Cem Uzan: memleketi dolandırdı, hırsızlık yaptı, ülkeye zarar verdi, hala utanmadan cumhurbaşkanı adayı olacağını söyleyebiliyor. Cem Uzan’ın taraftarları var bu ülkede.

*

Adnan Oktar:İslam’a aykırı ne varsa yaptı. Kızları/kadınları soyup, İslam’ın yasakladığı haramları işleyerek İslam dinini anlattığını hala utanmadan söyleyebiliyor.

*

Sedat Peker: Zorla iş adamlarından haraç alan bir çete lideri. Kaç aileye çöktü, kaç iş adamını batırdı, kaç kişiyi perişan etti? Bunların sayısını kendisi de bilmiyor. Memlekete vermediği zarar kalmadı. O da çıkmış temiz olmaktan, adaletten bahsediyor. Başkalarının mahremiyetini görüntülemiş, kasetlerle şantaj yapıyor. Her türlü ahlaksızlığı yapmış, ahlaktan bahsediyor. Peker, haram parayla, aldığı haraçla kurban kesip etini de millete haram olarak yediriyor. Millete resmen haram yediriyor.

*

Fatih Portakal: Kaçak çiftlik yapmış, hak hukuk ve adaleti sorguluyor.

*

Yılmaz Özdil: Atatürk’ü sömürüyor, denize yürüyen villayı kaçak yapmış, mafya çete reisi Sedat Peker’in adeta bir müridi olmuş, o da haktan adaletten hukuktan bahsediyor.

*

Can Dündar: MİT tırlarını deşifre ederek, Türkiye’yi ve Erdoğan’ı uluslararası mahkemelerde yargılatmak için bir CIA ajanından daha fazla mücadele etti. Vatana ihanet etti, ABD bayrağı battaniyeye sarılmış, o da vatanseverlikten bahsediyor. Hala kitaplarını okuyanlar var.

*

Ekrem İmamoğlu, Makyavel Ekrem ya da siyasi münafık: Seçim zamanı dini bütün bir Müslüman olan Ekrem İmamoğlu, seçimlerden sonra rakı masalarından kalkmadı. O da dürüstlükten, Müslümanlıktan bahsediyor.

*

Canan Kaftancıoğlu: ALLAH’a inanmıyor. İnanmak zorunda da değil. Bu kendi problemi. Ama oy için iftardan iftara koşarak dua ediyor, Müslüman olduğunu göstermeye çalışıyor. O da ahlaktan bahsediyor.

*

Ahmet Şık: PKK’nın meclise soktuğu işe yaramaz. PKK gibi kanlı bir örgüte bir laf söylemeye cesareti yok. O da Barış, adalet, hak hukuk, … istiyorum diyerek yalan söylüyor.

*

Tarkan, Cem Yılmaz, Şahan, …: gibi sanatçılar, adeta doğaya tapıyorlar. Bir ağaç kesildiğinde yapmadıkları palyaçoluk kalmıyor. Ama bir Güvenlik Korucusu şehit olduğunda bir taziye mesajı bile yayınlamıyorlar. Bir köpek yaralansa mesaj paylaşıyorlar. Bir PKK’lının başına bir şey geldiğinde duyar kasıyorlar ama, bir Güvenlik Korucusu için taziye mesajı bile yayınlamıyorlar. Onlar da dürüstlükten, haktan, adaletten, vatandan, … bahsedip duyar kasıyorlar.

*

Kemal Kılıçdaroğlu: Yalan rekoru kıran bir adam. O da dürüstlükten bahsediyor. Her hafta bir yalan uydurarak CHP seçmenine de hakaret ediyor. Ama CHP’liler Kemal bey gibi bir yalancıya ahlak abidesi muamelesi yapıyor.

*

Pelin Gündeş: Bir profesör, "Allah Sedat Peker’in yardımcısı olsun. Onu ve ailesini korusun!" diyerek mafyaya dua edebiliyor. Sırf tekrar milletvekili yapılmadığı için yapmadığı numara, söylemediği yalan kalmadı. O da ahlaktan, hukuktan, adaletten,… bahsediyor.

*

Gürsel Tekin: CHP’de çaycılık yaparak başladı. Karun kadar zengin oldu. O da yolsuzluklarla mücadeleden bahsediyor. En son PKK’ya bakanlık vermeye kadar ileri gitti.

*

LGBT sapkınlığını destekleyip ahlaktan bahseden ahlaksızlar bile var.

Şimdi düşünün: FETÖ taraftarları, PKK taraftarları, Cem Uzan, Fethullah Gülen, Selahattin Demirtaş, Adnan Oktar, Sedat Peker, … ve bunlar gibi sayısız suç örgütü ve suçlu, tam olarak ne istiyorlar?

Aslında kısa ve net.

Adalet, hak ve hukuk değil istedikleri.

Suç işleme özgürlüğü istiyorlar.

Birinin taraftarı da olabilirsin. Ama suç işleme özgürlüğünü savunamazsın.

Kim olursa olsun suç işlemişse, cezasını çekmelidir.

ADİL ve hakkaniyetli olan budur.

Gerçek ADALET, suçlunun cezalandırılmasıdır.

*

Cumhurbaşkanından sade vatandaşına kadar herkes kendisini sorgulamalı.

Her Müslüman tekrar iman etmelidir.

Ben de kendimi sorguluyorum. Hatalarımı, günahlarımı, … sorguluyorum.

Bugünden itibaren daha fazla kendimi sorgulayacağım.

Herkese de tavsiye ediyorum.

*

Sonuç:

Her parti kendi içini temizlemelidir. AK Parti, CHP, MHP, İYİ Parti, … yolsuzluk, adam kayırma, rüşvet, torpil, … ile önce kendi partilerinden başlayarak mücadele etmelidir. Her partinin lideri ve milletvekilleri önce kendilerini sorgulamalıdır. Suçla, rüşvetle, terörle, mafyayla, … mücadele ancak bu şekilde başarıya ulaşabilir.

Herkes önce kendisini sorgulamalı.Önce kendi hatalarını görüp hatalarını düzeltmeli.

Temiz, ahlaklı, adil bir toplum ancak bu şekilde sağlanabilir.

Kısacası herkes ve her parti önce kendisini sorgulayacak. Önce kendi işini, kendi görevini yapacak.

Her partinin taraftarları da kendilerini ve partilerini sorgulayacak.

Kendilerini sorgulamayanlar, başkalarını sorgulama hakkına sahip değildir.

Çünkü kendisini düzeltemeyenler, başkalarını asla düzeltemez.