Dolar (USD)
32.25
Euro (EUR)
34.65
Gram Altın
2395.67
BIST 100
10336.5
02:17 İMSAK'A
KALAN SÜRE

27 Nisan 2021

Herkes bir yana, sen bir yana

Anılmak; insanlar tarafından.

Yakınların, çevren, el alemin, kale aldıkların, kale alanlar, dikkatini çektiklerin, dikkat ettiklerin, değer verdiklerin, değer verenler tarafından niteliğinin bilinmesidir. Gerçekte ne idüğündür. Hak yanılmaz. Halk da nihai olarak yanılmaz. Tarih de...

Anılmak; yaşadığın mekânın, kullandığın eşyaların, özel objelerin, tasın tarağın, rastladığın, yararlandığın hayvanların, sevdiğin kedilerin, yediğin meyve sebzelerin, kokladığın çiçeklerin sen hakkında onlarda kalan izlerindir. Sözlerindir.

Davranışlarındır. Yaşadıklarındır. Akıllarda kaldığın haldir. Geride kalplerde senden kalan esintidir. Mirasındır. Ürettiklerin, eserlerindir. Senden esip senden geçenler. Senin geçemediklerin ve yaşamının her evresinde titizlikle var ettiklerindir.

Ve anılman Allah tarafından!

Hak ettiğinle beraber çok Yüce Gönül’ün Senin hakkındaki düşüncesi. Değerlendirmesi. Kanaati. Kararıdır.

Sence Allah seni nasıl bilir?

Bunun cevabıdır anılmak.

Yerde nasıl anılmak isterdin? Gökte nasıl anılmak?

Zaman nehrinin hep fısıldadığıdır onca telaşlı akışının içinde. Kulak küpesi:

“Nasıl anılmak istiyorsan öyle yaşa ey damla! Düş önüne. Ve anılmak istediğin gibi yaşa!

Teşekkürünü etmiş bir nezaket mi olacaksın.

Hiç kıymet bilmemiş kaba bir nankör mü?

Sen karar ver."

Acaba benim hakkımda ne düşünürler? Gizli sorusu ile dolaşıyor nefesimiz. Ayaklarımızın tabii yürüyüşüne ve kimi zaman dizlerimizden içeri çekip tekrar çıkararak kanatlara dönüşmesine izin vermiyor. Herkes böyle düşünüyorsa herkes ile herkes arasında danışıklı dövüş, danışıklı korkular mı var? Herkes için herkes bu kadar önemli ise neden topyekun bir ahenk yakalanmıyor. Herkes neden herkesin nefsini kendinden daha üst bir beğeni, seçim, karar merkezi biliyor?

Herkese ne oluyor? Ya da herkes durup neden bunu sorgulamıyor?

Herkesin tanrısı herkes mi oluyor?

Onun yerine varlığı ve yaşamı bir üst beğeniye, öteden beri söyleyegeldiğimiz “rıza- i ilahi” ‘ye bırakmak daha özgür bir tercih olamaz mı?

Belki anlatıldığı gibi değildir Allah rızası. Kullanıldığı gibi hiç değildir belki.

Şimdi çıkıp soracağım kendi kelamından. Allah rızası nedir? Herkes bir yana Senin Beğenin, hakkımda iyi düşünmen, “…. iyi, hoş insandır! Kusurları da onu mükemmel yapan şeydir…” gibi veya buna yakın bir kanaat için neler yapmam gerekir?