'Her şey iyi de şu şehit haberleri artık gelmesin'
İşim gereği vatandaşın içindeyiz. Sizlere çalakalem yazdığımız yazıların ilham kaynağı genelde hep Anadolu insanının gözlemleri ile birleşen değerlendirmelerdir.
Misafirliğiniz onların size samimiyetle içlerindekini aktarma fırsatı verir. Riya yoktur, kibir yoktur, görüş düşünce fikir ayrılığı yoktur. CHP'li ile de MHP'li ile de AK Parti'li ile de koyu bir sohbete girersiniz. Siz onların fikirlerine itibar ederseniz, onlarda size kayıtsız şartsız itibar eder.
Araştırma u2013anket işi ile uğraştığımdan genel olarak çalışmaların başında gitmeye çalışırım. Mümkün olduğu kadar da giderim ki, hem gözlem yaparsınız, hem de sahadan gelecek bilgileri teyit edersiniz.
İşte böyle bir çalışma için önceki gün Bursa'da idim. Üç-beş köyü arkadaşlar ile birlikte dolaştım. Bahar havası kendini hissettirmeye başlamış. Çimenler kabarmış, ağaçlar tomurcukta. Artık çiçeğe duran ağaçlar renga renk olmuş. Tarifi imkansız güzelliğe hazırlanıyor tabiat.
İlk vardığımız köy Keles-Orhaneli gidişi vadi içinde Doğancı. Bir dönemin Paris'i sayılan doğduğum köy Bigadiç'te Yolbaşı bile hayalete dönüşürken, Doğancıda bir hareket vardı. Vakit öğleye durduğundan Cami'ye yöneldim. İki kişi vardı avluda. Selam sabahtan sonra kısa bir sohbet etme imkanı oldu. Hatta arkadaşlara yardımcı olayım diye anket bile doldurdum onlarla. Ardından isimlerini bile alma imkanı olmadan ezan okunda. O kısa sohbette anketi doldurduğumuz kişinin CHP'li olduğunu anladım. Ama öyle bir oy kullanmış ki şaşılacak derecede. Belediye Başkanlığında MHP, Büyükşehir'de AK Parti, 7 Haziran ve 1 Kasım'da CHP'ye oy vermiş.
Şimdi Büyükşehir hariç hepsinde kararsızdır. Şartlı oy kullanacağını ifade ediyor. Ama 'MHP'de değişim olursa oyum oraya gider' diye de ekliyor.
Biz bu amca ile konuşurken özellikle getirdiği eleştiriler karşında diğer amcamız her söylediği eleştiriye cevap verme gerekliliği hissediyordu. Nezaketinden yutkunuyordu. Anket biter bitmez onunla da dolduralım diyecekken ezan okunmaya başladı. Ama o arada 'Her şey çok güzel. Hiçbir problemimiz yok. Ne isteyelim, ne diyelim. Benim adıma anketi böyle doldurun" dedi. Ama son cümlede " Bir de şu şehit haberleri gelmese artık. Başka hiçbir şey istemiyorum" deyişi anlatılamaz bir tarif gerektirir. Gelen her şehit haberi üzerine yüreğinin kıvrımlarına kadar hissettiğini anlıyorsunuz. Onların acıları içinde adeta.
Anadolu insanı öyledir. Acıyı da kederi de sevinci de dünyanın neresinde olsa içinde hisseder, paylaşmanın peşindedir. Yoksa tanımadığı bilmediği, ne akrabası nede yakını olmayan birileri için böyle davranabilir mi?
Onun için bütün yetkililere buradan sesleniyorum. Anadolu insanını anlayın. Onların dualarına muhalefet etmeyin. Çok şey istemiyorlar. Güler yüz, tatlı dil. Birde memleket için vatandaş için hasbiyane çalışma istiyorlar. Şehit haberlerinin gelmemesini istiyorlar. Hiçbir ocağa ateş düşsün istemiyorlar. Bu talepleri dile getirirken de hiçbir eleştiriye meydan vermiyorlar.
Sur'da ki operasyonlar
Bursa dönüşü sırasında radyo haberlerinde İçişleri Bakanı Efkan Ala'nın açıklamalarına dikkat kesildim. Bu sütunları takip eden okuyucularım bilirler. Bundan önce de 4-5 yazımızı Diyarbakır Sur'a ve oradan gelen şehit haberlerine ayırmış yetkileri de açıkça uyarmıştım. Keklik gibi askerimizi ve polisimizi avlatıyorsunuz diye. Sur'un altındaki yer altı şehri konusunda bilgiler vermiştim. Bu açıklamada da Sur'da ki operasyonların tamamlandığı bilgisi verilence sevindim. Hem Doğancıdaki hacı amca adına, hem millet adına hem yeni ocaklara ateş düşmeyeceği için sevindim.
Şimdi yaraların sarılması, temizliklerin yapılması zamanı. Mağdur duruma düşenlerin mağduriyetinin giderilmesi zamanı. Önce Sur'un altındaki bu şehre girilmesi gerekir. Eğer oranın denetimi sağlanmadan operasyon bitirildi ise tehlike her zaman var demektir.
Bu Cuma gününde Sur'da ve diğer bölgeler de şehit düşen bütün güvenlik güçlerimize Allah'tan rahmet diliyorum. Onların emanetleri bizim emanetimizdir. Milletin emanetidir.
Cuma'nın hayır üzerinize olsun
