Her hasta bir kitap.
Sağlık ve din konusu gündeme geldiğinde maşallah herkes bülbül kesiliyor. Bilmediğini de bilmeyecek kadar cahil olan insanlar bile bu iki konuda inandırıcı olabiliyorlar.Çare ve çözüm arayışına düşmüş insanlarımız bazen acziyetin verdiği ruh hali ile etrafta ötüşen bu kargaların sesini bülbüle benzetebilir
Din konusunda da aynı benzer durumlar sıklıkla yaşanır. Kaynağı Kur'an ve sünnet olan dinimize sokuşturulan öyle hurafeler var ki pes doğrusu dedirtecek cinsten. Ancak beni daha çok ilgilendireni üzerinden makalemi devam ettirmek istiyorum.
Sağlık konusu üzerinde ağzı olan konuşur maalesef. İnandırıcı olmak için kendinden örneklerle işe koyulur. Hastalığı ile ilgili yaşadığı olayları kronolojik olarak en ince ayrıntılarına kadar detaylandırır. Şifa buldu ise hekimini yedi kat göklere çıkartır. Kullandığı ilaçları bitkileri veya tedavi protokollerini ballandıra ballandıra karşıdakine aktararak onunda şifa bulmasına sebep olmak ister. Yani işin özünde görünür bir art niyet yok. Ancak her gördüğünü dedesi zanneden insan durumuna da düşmemek gerekiyor.
Örneklerden yola çıkarak biraz daha detaylara inebiliriz. Zeynep hanım 63 yaşında zekası pırıl pırıl sevimli mütebessim bir hanımefendi. Dizlerindeki ağrıları için farklı branşlarda meslektaşlarımızdan yardım talebi yetersiz olunca komşusu Elif hanım imdadına yetişiyor. Onu bir kaplıca kürüne kendisine çok yararlı olduğu için kısa sürede ikna ediyor.
Kaplıca tedavisinin 6 gününde Zeynep hanım kontrol altında olmayan tansiyon yüksekliğine bağlı felç geçiriyor. Aylar süren tedavilerden sonra kısmen düzelerek yaşamına devam ediyor.
Sayısız örnekler bize sağlık bilincimizle yüzleşmemiz gerektiğini işaret ediyor değerli dostlar.
Her zaman savunduğum ve tecrübe ile sabitleşen bir bilgiyi sizlerle hep paylaşmışımdır. Tıpta hastalık yok hasta var ve her hasta adeta bir kitap. Yıllarını bu alanda çalışmalar yaparak sağlık birikimi kazanmış biz hekimlerin hastalık ve hastalar ile ilgili yanılgılarını düşünürsek yukarda ne demek istediğim daha iyi anlaşılır. İnsan eşrefi mahlu00fbkat olarak muammalar ve mucizelerle iç içe yaratılmıştır. Bazen duruşumuz bakışlarımız ve tavırlarımızla konuşuruz .Beden dili ile anlaşırız çoğunlukla..Hastalarla iletişim dilini iyi kullanan kimi insanların da sözleri bizi etkiler.Hekimlerimiz bu iletişimde maharetli olmak zorunda.Bunu yapamadığımız zaman çare ve çözüm için arayış içine giren insanlar bizden alamadıklarını oradaki satıcılardan almak durumunda kalabilir.
Sağlık bilinci gelişmiş topluluklarda akıl ve mantık süzgeci iyi işlediğinden sebep sonuç ilişkileri sorgulanır. Ulu orta konuşan bilinçsiz ağızlardan çıkan sözler akla mantığa uygun değilse zaten itibar görmez. Hastalıklar acı ve ızdırap gibi hoş olmayan duygular etrafımızı sardığında akıl ve mantık süzgeci sağlıklı işlemez olabilir. Bu arenada durumdan vazife çıkarmak isteyen şarlatanlar fırsatçılar ve samimi ama ne yaptığının bilincinde olmayan insanlar bizim için tehlike arz edebilir diyorum.
Bilim araştırmayı sorgulamayı aklı kullanmayı ve karamsar olmamayı bize düstur olarak öğretiyor. Size bir haber geldiğinde onu araştırmamızı soruşturmamızı öğütleyen bir önderimiz var. Yaşadığımız sağlık sorunlarını ilmin ışığı altında ehil ellerde çözerek dimyata pirince giderken evdeki bulgurdan olmayabiliriz. Hastalıklarımızın çare ve çözümü için manevu00ee dinamiklerimizi harekete geçirmemizin faydalarından istifade etmemiz de gerekiyor. Şunu çok iyi biliyoruz. Her türlü sağlık sorununun tedavisinde hekim hasta diyaloğu önemli. Hastanın doktora ve tedaviye inanması da önemliu2026 Doktorun hastanın iyileşebileceğiyle ilgili yapacağı olumlu telkinler daha da önemli.
Günümüzde milyarlarca dolarlık yatırımlarla keşfedilip üretilen ilaçlardan ve alternatif tedavilerden daha önemli olan bu üç ayak ile aynı zamanda kendi içlerimizde bulunan şifa gücünü keşfedip kullanmamız mümkün olacak. Her canlının hücreleri içerisinde bulunan doğal eczanelerden üretilen sağlıklı ilaçlarla şifa bulması mümkün. Bizim dışımızdaki diğer canlılar bu doğal eczanelerinden ürettikleri ilaçlarla tedavi oluyor. Hastalandıklarında doğada bulunan nebatlardan içgüdüleri ile yararlanarak ya da perhizler yaparak şifa bulmaya çalışıyorlar. Otuz yıllık hekimlik tecrübemin bana hastalık yok hasta var ve her hasta başlı başına bir kitap gerçeğini öğretti.
Kurban bayramınızı şimdiden tebrik ediyor insanlığa huzur ve saadet getirmesini diliyorum.
Sağlık ve mutluluk dileklerimle.
