Dolar (USD)
35.16
Euro (EUR)
36.59
Gram Altın
2958.42
BIST 100
9916.22
02:17 İMSAK'A
KALAN SÜRE
07 May 2020

Her dert kendi dermanı ile birlikte gelir!

Hayatın anlamı ve anlama arayışı insanoğlunun en büyük problemidir. Büyük acılar varlık sancısıyla huzura kavuşmaya hasrettir. Gönlüne düşecek bu güzel duygular zamanla sözlerine, akabinde de bedenine hakim olmalıdır. Aksi takdirde bu sancı insanı bitmeyen acı içinde bırakır.

Bu hafta sonu cinsel terapi eğitimimi aldığım, bilgisini ve tecrübelerini cömertçe paylaşan, çok değer verdiğim Cem Keçe beyden, Duygusal Şema Terapisi ve Çözüm Odaklı Psikoterapi eğitiminin ardından, Varoluşçu ve Logoterapi eğitimini aldım. Anlam arayışı içinde olan 20. ve 21. yüzyıl düşünürlerinin çıkmazını bir daha gördüm.

Hayatın ne şekilde yaşandığını değil, nasıl yaşadığını dikkate alıp gözlem üzerine yol haritası çizen Varoluşçu Psikoterapinin ana konusu, danışanın dünya içinde varoluşun anlamını ve hayatına anlam katan değerleri bulmasına destek olmaktır.

Diğer iki terapinin aksine, hayatının sorumluluğunu üstlenmek üzerine bina edilen terapi metodu benim anlayışıma uygunken, diğerleri de kaderci bakış açısıyla bütün yaşadıklarının biletini geçmişine, yaşadığı ortama bağlamaktadır.

İnsan çevresinden ve çevresindeki insanların yanında kendisiyle kurduğu ilişkilerden etkilenir. Arayışı ise ideal bir dünya içinde mutluluk hayalleridir. Bu hayallerle içinde bulunduğu ortamı ve imkanları görmez. Güzelliklere kör ve sağır olabilir. Sevdiklerini ve elindeki nimetleri ise ancak kaybettikten sonra fark edebilir.

Halbuki insan hayatın gerçeklerini kabul edilip, bu gerçeklilik üzerine hayal dünyası oluştursa daha yaşanılır bir hayatı olacaktır. Bu oluşum ise ancak elinde olanların fark edilmesiyledir. En büyük farkındalık da akıl ve bu akıl ile yapabileceklerdir.

Aslında insanın içinden geçen duygular her zaman güzelliklerdir. Rahman bu durumu bizim içimize ilham etmesi olarak belirtir. İyilik yaptığımızda sevinmemiz, kötülük yaptığımızda üzülmemiz bu vahyin ürünüdür.

Bu iyilik güdümüz içimizdeki gücü fark etmemizdir. Bu duygumuzu devamlı iktidarda tutmamız iç huzurunu yakalamış olmamızdır. Aksi takdirde her zaman git-geller içinde kalacağız.

Acı ve ölüm ikilisi bizim en büyük hocalarımızdır. Bu bilgi bizi hayatımızın ve ölümümüzün tek sahibine götürmelidir. Aksi takdirde devamlı arayışlar içinde oluruz.

Ölümün ve hayatın hangimizin daha güzel iş yapacağının sınanması için olduğu inancı, anlam arayışımızın cevabıdır. Bu güne kadar aksini iddia edenler, anlam arayışı içinde kaybolmuş, kendi kendine yeteceği kanısına varmıştır.

Uğruna ölümü göze alabileceğimiz hedefimiz yoksa yaşamamızın ne anlamı olabilir?

Ölümü hiçlik olarak algılarsak hayatımızdan zevk alabilir miyiz?

En çok sevdiklerimizin ölümünde, onları tekrar görememe duygusunda gönlümüze ferman dinletebilir miyiz?

Eğer ötelerde kendimize karşı yapılan haksızlıkların cezasını alacakları inancı olmazsa, içinde durmadan büyüttüğümüz intikam ateşini söndürebilir miyiz?

Her şeyi yapabileceğimizi düşünürsek, gücümüzü sonuna kadar kullanmamıza ne engel olabilir?

Bizler yalnız doğduk, yalnız da öleceğiz. Lakin yaşarken yalnız değiliz. Devamlı iletişim içindeyiz. Geleceğe ve çevremizdekilere karşı devamlı ya kaygı ile ya da endişe ile bakarız. Kaygı halimiz bizi daha diplere çekip hasta eder. Lakin endişe etmemiz tedbir almamıza sebeptir. Tedbiri elden bırakmamak, geçmişimizi, yaşadığımız anı ve geleceği iyi analiz etmekle olur.

Seçimlerimiz ve eylemlerimiz bize aittir. Yaşadığımız hayatın bize sunduğu imkanları değerlendirmemiz ancak görmekle, düşünmekle, başımıza gelen felaket gibi gördüğümüz musibetleri hayra yormakla olacaktır. Zira kabul ederek özür dilememizle, daha iyisini yapma gayretimizle güzel hayat bizi beklemektedir.

Direndiğimiz her yaşanmışlık ise, bizi hasta ederken ölüm acısını tekrar tekrar yaşatır.

Hasılı kelam, bizler önce isyan edebilir kabul etmeyebiliriz. Lakin kabul etmemiz, varlık sorularının cevabını bulmamız geleceğe umutla bakabilmemiz demektir. Zira Hz. Ali’nin dediği gibi her dert kendi dermanı ile birlikte gelecektir.