Help terörü
Selçuklu Osmanlı hatta daha gerilerden günümüze terör ve teröristler hep olmuş ve olmaya da devam edecek. Kelime anlamı korkutma ve yıldırma olan teröre direkt ve indirekt yollardan destek verenlere ise terörist diyoruz.
Bu genel anlamdan yola çıkarak son on gündür ülkemizin
özellikle turistik bölgelerini hedef tahtasına koyarak yakıp yıkan yerli ve
yabancı unsurların terör amaçlı eylemlerine soyu bozuk medyada help hastangı
ile destek verenlere terörist demek
gerek.
ABD’nin bunak başkanının bu süreci yaşamamızdaki rolünü
zamanla daha net göreceğiz ancak özellikle ikiz kule düzmece saldırısını bahane
ederek İslam dünyasının mazlum halklarına götürdüğü demokrasi(!)nin sonuçlarını
işgal ettiği yerlerde tüm açıklığı ile görüyoruz.
Götürülen insan hakları(!) ve demokrasi(!) her ne hikmetse
gittiği yerleri yakıp yıktı. Bu yetmezmiş gibi işgal edilen İslam beldeleri
üzerinde yaşama hakkı olan tüm insanları doğduğuna doğacağına pişman etti
etmesine de demokrasi ve özgürlüğün(!) götürüldüğü yerler için artık çok geç.
Şimdi sıra bizde diyenleriniz haklı.
Ciğerlerimizi yakan canlarımızı yok eden maddi ve manevi tüm
dinamiklerimizi alt üst olduğu ve hâlâ devam eden yangınlardan medet umanlara
ne demeli.
Allah’tan devletimiz güçlü ve kurumlarımız gece gündüz
çalışarak dosta güven düşmana korku vererek helpçi teröristlere fırsat vermiyor çok şükür.
Ancak soyu bozuk medyayı göz ardı etmemeliyiz.
Kökü dışarda olan sosyal medya ağlarının ülkemiz için birer
terör yuvası olması ve yerli terörist
üretmesi çok ama çok kolay.
Helpçi teröristlerden bu gerçekliği anladık.
Tedbir şart ve daha fazla gecikmeden alınmalı.
Saatler içerisinde milyonları bulan helpçi teröristler için amaç çok net ve açık.
Ülkemizin bugünlere gelmesini tüm çabalar ve bel altı
vuruşlara rağmen engelleyemedik.
O halde daha güçlü saldırmak gerek.
Yakın tarihlere kadar yerli ve yabancı devlet ve millet
düşmanlarının işi işti.
Ya asker dipçiği veya üniversite, yürütme, yargı ya da
ekonomik krizler ile mesele hallediliyor ve Cumhuriyet ve Atatürk ilkelerini
koruma bahanesi ile yönetime el konuyordu.
Monşerler, bürokratlar, teknokratlar bazen de kudreti
kendinden menkul olmayan askerler kullanılarak usulet ve suhuletle taşlar
gediğine yerleştiriliyor ortalık süt liman haline getirilerek gâvurlar buyur
ediliyordu.
Durum bu minval üzere yürümez olup; Gezi ayaklanması, 15 Temmuz ve ekonomik
çökertme hamleleri ile eskiye dönüşü mümkün olmayınca saldırının dozu her geçen
gün artırılmaya başladı.
Böyle giderse ummadık başka başka silahların kullanılacağına
şimdiden hazır olmamız gerek.
Doğuda terör etkinliğini her geçen gün kaybedip, FETÖ terör örgütü de son günlerde iyiden
iyiye çözülünce ABD gâvuru cascavlak ortaya çıktı.
Nice dost bildiğimiz yerli ve yabancı unsurlarda bir bir
deşifre oluyor.
Sanatçısından siyasetçisine, ekonomistinden akademisyenine,
botlar ve toplar ile renk cümbüşü LGBT den yerel yönetimcilere kadar liste
uzadıkça uzuyor.
Halen devam eden yangınlardaki duruşu çok önemsiyorum.
Ciğerlerimiz dağlayan yangında benim için bir turnusol.
Daha önceki makalelerimde 15 Temmuzu, gezi kalkışmasını ve
ekonomik saldırıları turnusol olarak yazmış ve buralardaki duruşların önemine
vurgu yapmıştım.
Turnusol her ne kadar kimyada asit baz ayıracı olsa da benim
için nerede duruşumuzu ve duruşumuzla vermek istediğimiz mesaj anlamında
kullanıyorum.
Devletin yanında mısın?
Yoksa evet yoksa başka yanlar mı arıyorsun?
Bugün dahi devletimizin yanında olmadığını açık seçik beyan
eden bot olmayan toplar ve alçaklar var medyada ve utanmadan sıkılmadan batıl
davalarını savunuyorlar.
Helpçilerin büyük çoğunluğunun Amerikan orjinli ve FETÖ iltisaklı
olmasını hiç yadırgamadım.
Tersi durum olsa yadırgar buda mı başımıza gelecekti diye
hayıflanırdım.
Medyayı daha etkin kullanmalıyız.
Yalanı rakı gibi içip sarhoş olanların dilinden ve
kaleminden dökülenlere itibar etmeyerek doğrularını bulup kaldı ise ar
damarlarını tamire çalışmalıyız.
Gün direnme, sabretme, azmederek kararlı olma ve devletinin milletinin
yanında olma günü. Bu duruşu açık ederek taraf olma günü.
Geçmişte bir meclis başkanı tarafsızım ama ile başlayan
cümleler kullanmıştı.
Mesele devlet, millet, din gibi değerler olduğunda tarafsız
olunmaz.
Devlete dine diyanete sahip çıkılır.
Sağlık ve mutluluk dileklerimle.