'HELAL GENELEV' DE OLACAK MI?
Sonunda "Helal Sex Shop"da açıldı. Doğrusu, tüketim toplumunun işlerliği içerisinde böyle bir şey beklemiyor değildim. İçinde bulunduğumuz post/modern dünya, kapitalist ekonominin işlerlikleri içerisinde herkese bir şey üretebiliyor. Helal Sex Shop da galiba bunun bir ürünü. "You shop, we drop" ticari mottosunun bir gereği olarak, "değer "eksenli üretim mi istiyorsunuz, işte alın teknolojinin son harikası islamlaştırılmış ürünler size.
En başta şuna takıldım. Sitede erkek ve kadınlar için ayrı bölümlerde satılan ürünlere baktığınız zaman, (onları burada sıralamayacağım) bunların benzer şekilde bu malzemeleri satan mağazalardan elde edilmesi mümkündür. Şimdi bu ürünler sadece "sex shop" isminin başına "helal" kelimesi getirildiği için mi islami olmaktadır. Bu ürünlerin içerisinde açıkçası islam açısından haram olduğunu düşündüğüm malzemeler de mevcut. İronik biçimde, en islami ürünü herhalde alkolsüz parfüm oluşturuyordur. Yani "alkolsüz parfüm", buranın helal sertifikasını sağlayabilecek bir meşruiyet enstrümanı olarak mı düşünülmüş bilmiyorum?
Helal sertifikalı ürünler, artık tüketim toplumunun yeni meşrulaştırma araçları olarak işlev görüyorlar. Takvadan, ihlasa kadar birçok kavramları tükettiğimiz gibi, şimdi de "Helal" kavramının ellerimizin altından kayıp gittiğini hisseder gibiyim. Eğer Zaman gazetesinin haberini okumuşsanız, "Çin'de helal sertifikalı domuzun piyasaya sürüldüğü" haberini göreceksiniz. (bkz. www.zaman.com.tr, 02 Ekim 2013) Allah aşkına, şu helal sertifikalarını kaldırın artık. Biz müminin ferasetiyle helali haramı kendimiz öğreniriz. Birisinin bize "bu helaldir" diye sertifika sunmasına ihtiyacımız yok.
Cinsellik, insanın temel bir ihtiyacıdır. İslam, bu ihtiyaçları meşru şartlarla çerçevelemiş, cinselliğe dair enstrüman, konuşma ve ilişkileri mahremiyet sınırları içerisine alarak bunların teşhirini doğru bulmamıştır. Günümüzde maalesef mahremiyet alanları, bir gösterişe (sunumlamaya) doğru dönüşüyor. "Helal Sex Shop" ve aslında benzeri mentalite ile sunulan tüm tüketim malzemelerinin, her şeyden evvel bu mahremiyet anlayışlarını dönüştürdüğünü düşünüyorum. Bu mentalite, tüm kızların ve erkeklerin "beden" üzerine odaklanmasını sağlamakta; bedensel haz ve zevkleri her şeyin önüne geçirmekte, kızları ve erkekleri tüketim toplumunun idealleştirdiği ruhsuz beden ölçülerine uymaya teşvik etmektedir. Toplumun "dünya" ve "ahiret" arasındaki dengede önceliklerini dünyaya doğru kaydırmaktadır. İnsanlar arasında yoklamalar yapın, bedeninden memnun olmayanların sayısının giderek arttığını göreceksiniz. (Mesela bunun küçük bir örneği olmak üzere bkz. T. Kalafat-R. Kıncal, "Üniversite Öğrencilerinin Beden Memnuniyeti Düzeyleri İle Sosyal Beceri Düzeyleri Arasındaki İlişkinin İncelenmesi", Dokuz Eylül Ün. Buca Eğitim Fak. Dergisi, S. 23, ss. 41-47) Böylece kendisi ile kavgalı, bedeni ile kavgalı bir nesil yetişmekte; bunun çaresi ise bir takım materyallerle bedenini yaratılışına rağmen değiştirmekte görülmektedir. Zaten Post/modern dünyanın üzerinde temellendiği seküler, rasyonel, bireyselci felsefenin en temel varsayımı, dünyanın ve insanın her şeyiyle değiştirebileceğidir. Dolayısıyla önce memnuniyetsizlikler üretilmekte, ardından da hemen malzemeler sunulmaktadır. Bu küresel bir tüketim mekanizmasının birbirini besleyen süreçleri ve kompleks ilişkileridir.
Zamanımızda artık islamilik de bazı görüntü, yazı ve onaylamalara indirgenmiş durumda. Zevahir kurtulduğu zaman, "islamilik" de garanti altına alınmış olmaktadır. "Helal" güvenliği sağlıyor; üstelik de cennet garantili. Tam da pozitivistik bir bakış açısıyla kurgulanıyor bu anlayışlar.
Artık her şeyin başına "helal" kelimesi eklenerek süreç ilerliyor. Ben bundan sonra sıra "helal genelev"e mi geldi diye merak ediyorum?