Dolar (USD)
34.57
Euro (EUR)
36.00
Gram Altın
3017.21
BIST 100
9549.89
02:17 İMSAK'A
KALAN SÜRE
28 Mart 2023

Hediyeleşmek

“İnsanlar arasında sevgi ve dostluk nişanesi olarak veya muaşeret kaidesi uyarınca karşılıksız verilen nesne” anlamı taşıyan hediye Mecelle’de, “bir kimseye ikrâmen götürülen veya gönderilen mal” şeklinde tanımlanır. İnsanlar arasında sevgi, kardeşlik ve dostluk duygularını geliştiren hediye hemen hemen her toplumda görülür ve tarihi insanlık tarihi kadar eskidir. Karşılık beklemeden yapıldığı gibi sosyal bağ kurma, sosyal itibar ve onur kazanma amaçlı da verilebilir.

“Birbirinize iyi davranınız, karşılıklı hediye veriniz ki birbirinizi sevesiniz” (Muvatta, Hüsnü’l Huluk,16) buyuran Peygamber Efendimiz, hediyeleşmenin kural olarak insanlar arasındaki sevgi ve dostluğu geliştirdiğini, kıskançlık, bencillik ve cimrilik gibi kötü duyguları giderdiğini ve rızkın genişlemesine vesile olduğunu belirtmiş, hediyeleşmeyi teşvik etmiş, kendisine sunulan hediyeleri temiz ve helâl olduğu sürece kabul etmiş ve kendisi de hediyeleşmişti. Habeşistan Kralı Necaşi’nin hediye gönderdiği ayakkabıyı kabul ederek giymesi, Veysel Karani’ye annesine olan bağlılığına karşılık hırkasını hediye göndermesi onun bize en güzel hediyeleşme örnekleridir. Hatta kabul ettiği bir hediyeyi bazen başkalarına hediye etmiş, başkalarına hediye gelenlerden kendisine ikram edildiğinde kabul etmiştir. Hiçbir hediyeyi küçük görmemiş, geri çevirmemiş ve hediye edene teşekkür etmiştir. Hediyeleşmeyi teşvik ederken rüşvetçiliği ağır bir dille kınamıştır.

Hediyeleşmenin güzel olduğu gibi, hediyeye hediye ile mukabele etmenin de güzel bir davranış olduğu aşikârdır. Çünkü bu hareket insanlar arasında dostluk ve sevgi bağını güçlendirdiği gibi mutluluğu da artırır. Nişanlıların birbirlerine veya akraba ve dostların nişanlılara verdikleri hediyeler sevgi ve saygıyı artırdığı gibi yeni evlenenlerin maddi gücünü de artırmaktadır. Hediyeleşmek insanlar arasında, beşeri ve sosyal ilişkilerde, sevgi ve dostluk ortamının kurulmasına vesile olur. Hediyeleşmek ve hediyeleşmeyi teşvik etmek İslam toplumlarının cömertliğini artırmakta, İslâm toplumlarında her dönemde ve toplumun her kesimi arasında yaygın bir âdet olarak varlığını korumaktadır. Köklü bir gelenek haline gelen hediyeleşmek zamanla zengin bir kültürel miras haline gelmiştir.

Hz. Peygamber’in söz ve davranışlarıyla teşvik ettiği ve örnek olduğu hediyeleşmek, Müslümanların, hediye alıp vermenin prensip itibariyle sünnet olduğu bilinciyle hareket etmesine vesile olmuş, çeşitli mutlu olaylar vesilesiyle bu güzel gelenek geliştirilmiş ve yaygınlaştırılarak zamanımızda ayrı bir önem kazanmıştır. Ancak insanları maddî güç ve imkânlarının üstünde harcamaya zorlayarak onları sıkıntıya düşüren hediyeleşme âdet ve geleneklerinin İslâmî anlayışla bağdaşmadığını da belirtmek gerekir. Kişisel menfaat, gösteriş ve beklenti amacıyla hediyeleşmek, önemli mevkilerde bulunanlara bir menfaat karşılığı hediye sunmak, bir kimsenin yapması gereken bir vazife karşılığında hediye alması bir çeşit rüşvet sayılmakta ve men edilmektedir.

Sevdiklerimizle, arkadaşlarımızla ve dostlarımızla zaman zaman hediyeleşmeli, onlarla bağlarımızı hediye aracılığıyla güçlendirmeli, dualarını almalıyız. “Hediyeleşin, çünkü hediye kalpten kini giderir” buyuran Peygamber Efendimizin sünneti sayılan hediyeleşmeyi hayatımıza yansıttıkça Rabbimizin de rızasını kazanmış oluruz.

Allah’ım. Bize imanı hediye ettiğin gibi rızana uygun ameller işlemeyi, eli açık cömertlerden olmayı, güzel davranışlarda bulunup şuurlu olmayı da nasip eyle.