HDP seçmenini kazanmak
Başta İzmir, İstanbul olmak üzere Batı illerinden HDP'ye verilen ve barajı aştıran CHP seçmenlerinin oyları, kesinlikle demokratik hassasiyetlerden veya temsilde adalet ilkesinden veya Kürtlerin kara kaşına kara gözüne olan hayranlıktan kaynaklanmadı. Tamamen yeminli Erdoğan düşmanlığı üzerinden, "Erdoğan gitsin de Ak Parti tek başına salt çoğunluğu kaybetsin de varsın ülke batsın, yanarsa da yansın" stratejisiyle verilen oylardı. CHP açısından siyaseten kısmen de olsa başarılı olan ve Ak Parti'ye uzun yıllar sonrası meclis çoğunluğunu kaybettiren bir hamle oldu. Ancak son tahlilde demokrasiyi ve iradesini 15 Temmuz ihanet gecesinde canı pahasına koruyan bu aziz millet her şeye rağmen "yaparsa yine Erdoğan yapar, çözerse yine Erdoğan çözer" dedi ve Sayın Erdoğan'ı başkan, AK Partiyi de en yakın rakibi CHP'ye 20 puan farkla birinci parti yaptı.
HORMONLU OYLARDA CİDDİ DÜŞÜŞ VAR
Doğu ve Güneydoğu'da yıllar boyu sürmüş kanlı ve ölümcül hatıralar üzerine bina edilmiş bir Kürt sosyolojisi üzerine oturan HDP ve HDP'ye destek veren milyonları bulan bir insan topluluğu realitesi var. Fakat bu sefer HDP görüyoruz ki bölgede ciddi oranda gerilemiş durumda. En can alıcı örneğiyle 7 Haziran 2015 seçimlerinde yüzde 78'lerde olan bir Diyarbakır ölçeğinde, 24 Haziran seçimlerinde yüzde 65'e kadar inmiştir. Bölgede "normalleşme sağlandıkça, sandık güvenliği tesis edildikçe, PKK'nın bölge halkı üzerinde kurmuş olduğu korku ve baskı imparatorluğu yıkıldıkça ve en önemlisi de HDP kendine verilen oylarla biçilen tarihi misyon ve sorumluluğu legal alanda Kandil'den bağımsız bir şekilde yapmadıkça," HDP'nin geçmişe nazaran hormonlu oylarında ciddi bir düşüş yaşanabilmekte, Ak Partiye, CHP'ye ciddi kaymalarla beraber MHP'ye bile Diyarbakır gibi bir ilden 10 bine yakın oy çıkabilmekte.
ÇÖZÜM NE KANDİLDE NE DE SİLAHTA
Kürt seçmen HDP'ye destek verirken şartlı destek vermiştir, tarihi bir misyon ve sorumluluk yüklemiştir."Meclise gidin, mecliste çözüm olsun. Sorunlarımızı siyaset ve diyalogla, kavgasız, şiddetsiz bir şekilde çözün, silahlar artık konuşmasın. Ben seni Kürt meselesinde demokratik siyasetin sınırları içerisinde görmek istiyorum. Çözümü ne Kandil'de ne de silahta arıyorum. Benim temsilcilerimden biri de sensin, mecliste benim demokratik irademi temsil edeceksin, benim irademi Kandil'e teslim eder ve hendeklere yine gömersen desteğimi senden keserim, sana daha ciddi mesafe koyarım, kredini tüketme" mesajını vermiştir. Şu husus çok net ki terör eylemleri artıkça, HDP de bu eylemlere karşı net, amasız, fakatsız ve yüksek tonda bir karşı çıkma ve kınama iradesi göstermedikçe HDP'nin oylarında ciddi düşüşler olmuştur ve olacak da.
KANLA SAADET OLMAZ
2015 7 Haziranında başta bölgeden olmak üzere Türkiye genelinden HDP'ye verilen yüzde 13,5'lik oy Türkiyelileşme söylemi ve inancıyla verilmişti. Hendek ve çukur siyasetiyle kendine biçilen tarihi misyonu yerine getirmeyen hatta tam aksine hendek ve çukurları bir hak arama yöntemi olarak meşru gördüğünü paylaşan HDP'ye bölge halkı 1 Kasım seçimleriyle sandığa gitmeyerek, oyları düşürerek mesafe koydu. O günlerden bu yana konulan mesafe artarak devam etmekte. Çünkü özellikle Kürtler savaş ve kavga ortamlarından en çok zarar gören, trajedi yaşayan, maddi ve manevi varlığı tahrip edilen kesim olmuştur. Kürtler bütün hak ve hukuklarının savaş ve çatışma ortamlarında değil, çözüm ve barış ortamlarında elde edildiğini, kanla saadet olmayacağını çok iyi biliyorlar.
OYLAR KAYGAN VE DEĞİŞKEN
HDP'ye oy veren 5 milyonu aşkın seçmenin çok büyük çoğunluğunun terörü ve şiddeti benimsemediklerini, makul ve meşru legal siyaseti bir çözüm yöntemi olarak gördüklerini ve HDP'ye son bir kredi açtıklarını düşünüyorum. Farklı duyarlılıklar, hassasiyetler ve talepler çözümü HDP'yi legal siyasette yani mecliste görmüş olabilir. Aksini kabullenme yani onlarca HDP'li belediye başkanı ve milletvekillerinin tutuklanmasıyla yaşanan tahrik ve kışkırtmalara rağmen, defalarca yapılan çağrılara cevap vermeyen, kosa, anarşiye ve teröre alet olup, destek vermeyen, sokaklara hiçbir zaman inmeyen HDP'ye oy veren 5 milyonu aşkın insanın bir gecede tamamının terörist ve PKK'yı destekliyor peşin kabulü; PKK'nın ekmeğine yağ sürmek, onların tamamen terki ve duygusal kopuşa götüren bir vahim sonuç olur. Bakınız Diyarbakır'da 24 Haziran seçimlerinde Ak Parti'nin oyları yüzde 21, HDP'nin oyları yüzde 65 çıktı. Oysa 2007 yılı seçimlerinde "Ak Parti yüzde 40, HDP ise yüzde 47" almıştı. Yani bugün 44 puan olan aradaki fark o dönemde 7 puana kadar düşebilmişti. Dediğimiz gibi oylar çok kaygan ve çok değişken. HDP'ye değişik nedenlerle oy vermiş milyonlarca Kürt seçmeni tümden PKK'lı kabul edip, PKK'nın bakiyesine yazmamak lazım. Yeter ki doğru siyaset, iyi bir dil ve halkın yüreğine dokunacak insanlar sahada olsun.