Hayrettin Hoca'ya yanlış film mi izlettiler?
Hz. Muhammed'in çocukluk ve gençlik dönemini anlattığı söylenen ve mübarek ile aynı ismi taşıyan Hz. Muhammed filminin gala gecesinde ünlülerin filmi izlemek için sıraya girmesi bile tek başına değerliydi bence.
İşin şurasını kabul etmek gerekiyor ki muhafazakar çevre, sanat eseri üretmekte tembel ve beceriksiz.
Mecid Mecidi'nin filmi de bu açıdan bakıldığında -yani bizim de filmlerimiz, kitaplarımız, sanat eserlerimiz olmalı görüşünü desteklemesi açısından- önemli bir yapıt olmuş.
Filmin daha ilk dakikalarından itibaren salondakiler gözyaşlarına boğuldu. Ancak altını çizmeliyim ki Sevgili Peygamberimiz Hz. Muhammed Sallallahu Aleyhi ve Sellem'in adı bile onu seven bizler için gözyaşı dökmeye yeterli.
Ancak filmde fıkıh alimi olmaya gerek duymadan dini ve ilmi açıdan eleştirilecek çok fazla detay var.
Hz Muhammed Sallallahu Aleyhi ve Sellem'den bahseden bir filmin hiçbir yerinde Hz. Ebubekir, Hz. Ömer'in olmaması başlı başına bir problem.
Filmin İranlı bir yönetmence çekilmiş olması birçok şeyi açıklıyor. Ancak benim takıldığım; filmi aylar önce izleyen Hayrettin Karaman Hoca'nın bu konuda övgü dolu sözleri oldu.
Hayrettin Karaman filmin İslami hassasiyetlere dikkat edilerek çekildiğini söyledi. Filmin İslamiyet'in doğru anlaşılması bakımından doğru olduğunu söyleyen Karaman şöyle devam etti: "Bu çerçevede hassasiyetlere dikkat edildiğini gördüm. Peygamberimizin suretinin doğrudan bir insan tarafından gösterilmemesi gerekir. Bu filmde de bu hassasiyete dikkat edilerek, efendimizin yüzünün hiçbir şekilde gösterilmediğini gördüm. Bu film ümmete ve dünyaya ne kazandırır diyerek izlenimde bulundum. Müspet düşünceler vereceği kanaatine vardım." dedi.
Hayrettin Hoca'nın bu sözleri söylemesi için ya yanlış filmi izlemiş olması ya da nezaketinden dolayı eleştirmekten kaçınması gerekir diye düşündüm.
Nitekim Peygamber Efendimiz Sallallahu Aleyhi ve Sellem'in yüzünün hiçbir surette gösterilmemiş olduğunu söylüyor ama ben fakir aksine efendimizin birçok sahnede zoraki olarak arkadan hatta yüzünün bir kısmını birçok kez gösterdiklerini izledim.
Daha da ötesi bir sahnede yüzünü kapadığı ellerinin arasından gözü de gösterilmiş. Sadece bu mesele bile başlı başına yeni bir yolun açılması anlamına gelmekte.
Bu açıdan bakıldığında Hayrettin Hoca'nın film hakkında tek bir olumsuz görüş belirtmemiş olmasını nezaket gereği olduğunu sanıyorum.
Yoksa içindeki Şii motifler bir yana kimine göre Hristiyan propagandası sayılabilecek bazı sahneler bile var.
Efendimiz Aleyhisselatu Vesselam doğaüstü güçleri olan bir Hollywood Star'ı gibi gösterilmiş. Ortada böyle bir gerçek varken filmin İslam'a mı yoksa Şia'ya mı hizmet ettiğini bilemiyorum.
Bir başka sorum da Şia'ya olacak. Siz tam olarak neye inanıyorsunuz kardeşim?
Müslümansanız bunun şartı belli. Allah'a, Peygamberine, Meleklerine, kadere, ahiret gününe iman!
Hal böyleyken Şia'nın Hristiyan ve Yahudi sevdasına da ne oluyor? Hadi bunu geçtim Şia'ya yakınlığıyla bilinen Yemenli Husiler'in, Kabe'ye füze atması ne oluyor?
Filmde de gayet ihtişamlı sahnelerle anlatılan Ebrehe size hiç ilham vermedi mi?
Öyle görünüyor ki önümüzdeki günlerde bu tartışma daha da alevlenecek. Gene de siz filmi izleyin, kendi kararınızı kendiniz verin.