Hayatın anlamı nedir?
Son yazımda “Hayatın anlamı var mı?” sorusuna cevap aramıştım. Birçok insan normal hallerinde anlam
arayışında olmasa da hayatın anlamının olması gerektiğini düşünenlerdenim. Hayatın
anlamının ne olduğu, bu dünyada varoluşun ne anlama geldiği hemen her insanın
cevaplaması gereken sorulardır.
Büyük psikologlar (ör. A. Adler) “İnsan olan bir varlık anlamsız yaşayamaz”
iddiasındadır. Normal zamanlarda ve acı dolu günlerde bu konu düşünülmesi
gereken bir konudur. Ama Normal zamanlarda bu konu dar bir grup tarafından
seslendirilir. Fakat zor zamanlarda, zor sınavlarda yenilgiye uğranıldığı zaman,
gemiler yelkenlerini açmış rahatça yol almadığında durum nasıl olur?
Bu soru için gelin insan üzerine çalışan büyük bir bilim insanına (A.
Adler) kulak verelim: “Bir insana yaşamın anlamı nedir diye sorarsak
belki de cevap vermeyecektir. İnsanlar genelde bu soru üzerine kafa yormaz ve
çözüm üretmeye çalışmazlar. Bu arada sadece yenilgiye
uğradıkları zaman böyle sorduklarını iddia edebiliriz. Yaşam gemisi yelkenlerini açmış rahatça yol alırken ve
başarılması gereken zor sınavları ortalıkta
görülmezken bu soru kelimelere dökülmez.”
Kutsal Metinlerde de dünya hayatını yaratılış amaçlarına uygun biçimde
geçirip geçirmediği uyarısı yapılmaktadır (bk. Kur’anı Kerim Zâriyât Suresi).
Hayatın anlamı varsa o zaman bu anlam nedir?
Anlam
Hayat (yaşam) doğumla ölüm arasında yaşanan süre anlamındadır. Bu hayata
geliş ve ayrılış insanın bilgisi ve iradesi dışındadır. Ama hayatı yaşamak
zorundadır. Bu zorunlulukta hayatı nasıl yaşarsa anlamlı olur?
Anlam (İng. meaning, esk. mana, meal) dış dünyayla bağlantılı olarak
zihinde ortaya çıkan düşünceler olarak açıklanabilir. Anlama böyle
yaklaştığımızda dış dünyayı doğru yorumladığımızda anlamlı düşüncelere sahip
olabiliriz.
Bir başka anlam açıklaması ise ‘anlam içeriktir’ şeklindedir. O zaman
hayatın içine ne konulursa anlamlı olabilir? Bu birazda uygulama ile ilgilidir.
Bu anlam arayışlarının (düşünme ve uygulama) melezlemesi de bir alternatif
olabilir. Sayısız sayıda düşünce hayatı anlamlı kılacağını iddia etmiştir.
Bazıları da ideolojilerin askeri olarak anlam bulmaya çalışabilir. Bazıları
ruhani ritüeller/ayinler ile anlam arayabilir.
Bunlar bazılarını mutlu etse de insan için “insanın özgürlüğü ve
tercihleri” üstüne anlam(lar) yükselmelidir.
Hazır yok
Homo Sapiens’in yazarı Harari (2018) hayatın hazır bir anlamı olmadığı
düşüncesinde: “Hayatın anlamı hazır bir ürün değil. Özgür tercihlerim ve kendi
duygularım doğrultusunda ben yüklüyorum her şeye anlamı” (21. Yüzyıl için 21
Ders, s. 270).
“İnsanın Anlam Arayışı” kitabının yazarı Viktor Frankl bazı öneriler de
bulunmakla birlikte “anlam” için hazır bir teklifte bulunmamıştır.
Viktor Frankl (1905-1997) Viyana
Üniversitesi Tıp Fakültesi’nden tıp diploması aldı. 1942’de Frankl, karısı,
ailesi ve diğer aile üyeleriyle birlikte bir Nazi toplama kampına gönderildi.
1942’den 1945’e kadar Auschwitz de dahil olmak üzere toplam dört kampta tutuldu.
Kendisi hayatta kalan tek aile üyesiydi. 1945’te Viyana’ya döndü ve
kamplarındaki gözlemleri konusundaki kayıtlarına dayanarak teorileri hakkında
bir kitap yayınladı: İNSANIN ANLAM ARAYIŞI.
Kitapta üç önemli önerisi var. Bunlar anlamı
keşfetmede (mutluluk yolunda) epeyce yardımcı olabilir.
-Olumlu İlişkiler Geliştirmek. Başkalarıyla
zaman geçirmenin destekleyici doğası, yaşamınızda daha fazla anlam duygusu
geliştirmenize yardımcı olacaktır. Başkalarından önce kendinle sağlıklı ilişki
kurabilmek.
-Bir Şey Üretmek (yaratmak). Frankl’ın
önerdiği gibi, bir şeyler (örneğin sanat) üretmek, hayatınıza anlam katabilecek
bir amaç hissi verir.
-Acı İçinde Olumlu Bir Amaç (Anlam) Bulmak.
Kötü bir şeyden geçiyorsanız, içinde bir amaç bulmaya çalışın. Bu biraz
zihinsel hile olsa bile, sizi görmeye yardımcı olacaktır.
Elbette hayatın anlamı nedir konusuna hazır
bir anlamı olmadığını kabul ederek baktığımızda Frankl’ın önerisi takdire
şayan. Ama özgürce hayatı anlamlı kılacak başka şeyleri de (sadece bir tane
değil) tercih edebilirsiniz.
Son söz: Hayat anlamlardan oluşan bir bukettir.