Hayat devam ediyor! deprem kaçınılmaz bir gerçek! ve zaman daralıyor!
Malatya 16 Ekim 2024 tarihinde güne depremle uyandı. AFAD, tarafından, saat 10.46'da merkez üssü Malatya'nın Kale ilçesi olan 5,9 büyüklüğünde bir deprem meydana geldiğini bildirdi. Deprem çevre illerde de hissedildi. Dün Malatya’da olan deprem yarın ülkenin bir başka yerinde başka bir büyüklükte yıkıcı bir etki yapabilir. Bu nedenle ülkenin her yerinde depreme karşı hazırlıklı olmak gerekir.
İnsanoğlunun
yaşadığı, antik çağlardan günümüze, her toplumun karşılaştığı, çoğu zaman
hazırlıksız yakalanmanın cezasını büyük kayıplarla ödemek durumunda kaldığı
afetler; Ortaçağ Avrupa’sındaki yaygın inanışa göre
“kestirilemeyen, önlenemeyen tanrının gazabı” olarak veya günümüzdeki
tabiriyle kaderci bir yaklaşım olarak adlandırılmaktaydı. Halbuki ortada
küçümsenemeyecek bir gerçeklik vardır, oda İnsan yaşamı sosyal ve ekonomik olarak
afetler sonucunda, büyük zararlar görmektedir.
XX.
yüzyılla birlikte toplumsal gelişme, bilimsel ilerleme ve insan yaşamına
verilen önemin artmasıyla birlikte toplumların afetlere bakışı değişmeye
başlamış, afetlerin tabiri caizse hastalıklar gibi önceden gerekli önlemler
alındığında, önlenebileceği veya en az zararla atlatılabileceği anlaşılmıştır
Çoğunlukla
önceden bilinmesi mümkün olmayan, öngörülemeyen ve kesinlikle engellenemeyen
afetlerin gündelik yaşamın bir parçası olarak kabul etmemiz ve afetlerle
birlikte yaşama kültürünü hayatımıza entegre etmemiz gerekir.
Bu
da ancak tüm toplum kesimlerinin, afetler konusunda eğitimden geçirilmesi ile
mümkün olacaktır. Bu amaçla gerçekleştirilecek eğitim seferberliğine, kamu ve
özel bütün kurum ve kuruluşların katkıda bulunması gerekir.
Acaba
deprem afetine karşı TC. vatandaşı olarak bizler afetlere karşı ne kadar duyarlıyız, neler
yapıyoruz, neler yapabiliriz gibi soruları hiç kendimize sordukmu? Artık
harekete geçme zamanı gelmedi mi. Türkiye bir deprem ülkesi topraklarının %
92'si deprem kuşağında bulunuyor, nüfusumuzun
% 95’i deprem kuşağında yaşıyor.
Zaman daralıyor.
Hayat
devam ediyor, deprem kaçınılmaz bir gerçek, toplum olarak aslında depremlere
karşı hazırlıklı olmalıyız diyoruz diyoruz ama;
Kurumlarımız, Belediyelerimiz,
Üniversitelerimiz STK’lar ve özel sektör olarak, afetlerle baş
edebilen bir Türkiye için tehlikeleri ve riskleri dikkate alan, afet
yönetiminin hazırlık, zarar azaltma, müdahale ve iyileştirme aşamalarında,
gerekli önlemleri alarak, afeti
yönetecek bir yönetişim anlayışına ihtiyaç vardır.
Hayat
devam ediyor, deprem kaçınılmaz bir gerçek, toplum olarak aslında depremlere
karşı hazırlıklı olmalıyız diyoruz ama;
Yaşadığımız
bu coğrafyada her bireyin, her kurumun birlikte katılımıyla afetlere
karşı etkin mücadele için mutlaka yapabileceği bir şeyler vardır. Önemli olan
bunun farkına varıp iş işten geçmeden, biran önce harekete geçmek. Zira afetten
etkilenecek olan sadece tek tek bireyler değil, topyekûn bütün Türkiye’dir.
Bunun farkına varmak ümidiyle,afetsiz günler diliyorum.