Dolar (USD)
35.18
Euro (EUR)
36.53
Gram Altın
2966.40
BIST 100
9724.5
02:17 İMSAK'A
KALAN SÜRE
20 Temmuz 2013

Hasta ve hastalık üreten sağlık sistemimiz

Sağlıklı olmak hepimizin ortak arzusu ve temennisi. Ancak kaybedildiğinde değeri anlaşılır. İnsanoğlu duygu ve düşünce bağlamında hastalık ve ölüm gibi yokluğu acıyı çağrıştıran şeylere karşı da genellikle duyarsız. Bana bir şey olmaz mantığı çoğumuzun takındığı gözlük.

Nebevi tıpta hastalıklar gelmeden önce sağlıklılık durumumuzun kıymetine vurgu yapılmasına rağmen birçoğumuz üzerinde durmak şöyle dursun düşünce dağarcığımızda bile bu meselede kafa yormayız. Çoğunlukla tedbir namına bir hassasiyetimizde olmadan yaşamımıza devam ederiz.

İletişim çağı sosyal medyada sağlıkla ilgili haberlerin itibar görmesi ve bilgiye ulaşmada aşırı kolaylıklar hassas olan insanlarımızda sıklıkla kaş yapayım derken göz çıkartıyor. Televizyonda yada yazılı basındaki bir sağlık haberinden alıngan kaygılı hassas bir insanımız kendini hasta olarak görmeye başlayabiliyor.

Bu şekilde eften püften yakınmalarla gittiği bir sağlık kurumunda ise hantal yapının çarkları arasında sağlam girip hasta olarak çıkabiliyor.Tetkik tahlil ve çekup çılgınlığı ise sağlık sisteminden kaynaklı hastalıkların alt yapı taşlarını oluşturuyor.Aman dikkat demek geliyor içimden.Bu çarklardan geçerek hasta olmuş o kadar çok hasta ile karşılaşıyorum ki aman dikkat bile uyarmada yetersiz kalabilir.

Kan değerlerindeki normlar ile sık oynanmakta. Dün sağlıklı denen bir insan aynı değerlerde bu gün sağlıksız hasta olarak yaftalanabilmekte. Çekilen filmlerdeki statik durumu yorumlamada haddi aşmalar ve meslektaşlarımızın hasta iletişimindeki yanlışları ve hastalarımızın aşırı alınganlıkları ile birleştiğinde bazen dağ fare doğurdu dedirtecek ucubeler bizi bile şaşırtıyor.

Baş ağrısı iletişim çağında uçuşan filtrelenmemiş yada tuzaklanmış bilgilerle beyin tümörü oluvermekte..Yada basit bir gaz sancısı mide kanseri kolon kanseri olarak kodlanabilmekte.

İlaç firmaları ve bitkisel pazarın profesyonel oyuncuları insanımızın bu zaafından öyle yararlanıyorlar ki şaşmamak elde değil.Öyle inandırılmışlar ki çözümlemek mümkün değil. Bana müracaat eden bazı hastalarımın ilaçlarında yapmak istediğim bir düzeltme hareketinde bile çoğunlukla başarısız oluyorum .Adeta hastalar bir kısım sağlık profesyonellerince hipnotize edilmiş.Sağlıkta ticari kaygı olmaz olmamalı da.Ama özellikle batılı ülkelerden bizede bulaşan ve sağlıklı insanlarımıza çakma hastalıklar musallat eden bir sistem bir ahtapod gibi bizi de sarmaya ve sarsmaya başladı.

Sağlık ticaret kurallarının en son işletileceği bir alan olmasına rağmen günümüzde nerede ise en önde bir pazar olarak görülmeye başladı..Tekrar aman dikkat diyorum.Sütten ağzı yananlar ne demek istediğimi daha iyi anlarlar ama sizlerinde yoğurdu üfleyerek yemeniz kendi menfaatiniz olabilir.Benden söylemesi..Aman dikkat. Aman dikkat..Sağlık ve mutluluk dileklerimle.