Dolar (USD)
32.47
Euro (EUR)
34.73
Gram Altın
2440.77
BIST 100
9915.62
02:17 İMSAK'A
KALAN SÜRE

31 Ocak 2012

Hani 'dinciler' yapmıştı?


[email protected]

Abdi İpekçi, Bahriye Üçok, Uğur Mumcu, Çetin Emeç, Ahmet Taner Kışlalı gibi suikastların ardından medya koro halinde "Gericiler yaptı", "Dinciler yaptı" diyerek dindar kesimleri adres gösterirdi. Ölenlerin çoğunun "Laik aydın" kimliği, bu toptancı histeriyi artıran bir etki yapardı. Her sansasyonel olayın ardından ise mütedeyyin kesim, savunma refleksi ile "olağan şüpheli" olmadığını ispatlamak için ter dökerdi.
***
Hablemitoğlu, Hrant Dink, misyoner cinayetleri, Danıştay saldırısı gibi daha yakın olaylarda ise herkes durup düşünmeye başladı. Artık "saldırı" da "savunma" da yeni konsepte büründü. Bu cinayetlerin "en çok kimin işine yaradığı" soruları sorulmaya başlandı. Medya "hakim"leri bile 28 Şubat'taki "Andıç"tan bu yana alınlarına yapışan lekenin izin daha fazla taşıyamadı. Ve bugünlerde ardı ardına itiraflar patlıyor. Medyadan, ölenlerin ailelerinden ve siyasi çevrelerden "yanılmışız" minvalli açıklamalar süslüyor gazeteleri. Bazıları hala suikastların arkasından çıkacak 'örgüt'ün kendileri ile aynı düşüncedeki insanlardan olabileceğine inanamadığı için hem "örgüt nerede" diyor hem "örgüt" beğenmiyor.
Bir de şöyle düşünsenize; sahi bu cinayetler siz "Kesin dincilerin işi" demeniz için yapılmış operasyonlar olmasın?

Öcalan'ın mesajı?

Geçen Adalet Bakanı televizyonda açıkladı. Öcalan, kardeşleriyle dahi görüşmeyi kabul etmemiş. Bazıları bunun "tecrit"ten kaynaklandığını yazıyor ancak bence tam tersi. Burada mesaj daha çok Kandil'e sanki.
Çünkü geçen Temmuz ayının başlarında Öcalan, devletle görüşmelerinde bir "uzlaşmaya" varıldığını ve savaşa gerek olmadığını açıklamıştı. Üç aşamalı 'Uzlaşı'nın içeriği de, "PKK'nın dağdan indirilmesi", "Barış konseyi kurulması" ve "Yeni anayasa" şeklinde özetleniyordu.
İşte ne olduysa, bu açıklamanın ardından PKK şiddetin dozunu acayip artırdı. Bu açıklamadan birkaç gün sonra PKK önce asker kaçırdı, sonra da Silvan'da pusuya düşürdüğü 13 askeri öldürdü. Memleket matem tutarken, aynı dakikalarda BDP'nin "Özerklik" ilan etmesi ise üzerine tüy dikti. O günden bu yana ne "açılım" ne de "uzlaşma" bahsi açılmıyor bile.
***
Öcalan kendi sesinin ne "dağ"dan ne de BDP Grubu'ndan "işitilmediğini" anlayınca susmayı tercih ediyor. Daha önce de yine sürecin baltalanması halinde artık hiçbir şeye karışmayacağı yönünde açıklamalar yapmıştı.
Bu gelişmeler üzerine devletin, kanaat önderlerinin, sivil örgütlerin, siyasilerin velhasıl tüm kamuoyunun, ülkenin selameti için inisiyatif alması gerekiyor. Zira PKK namlularını Kürt aydın ve sanatçıların üzerine doğrultmuş durumda. "Benim gibi düşünmeyeni bertaraf ederim" edasıyla kendi halkını bile hedefe koymaktan ar etmiyor.
Şimdi şiddeti dayatanlara, terörün dozunu artıranlara karşı sağduyunun galip geleceği bir "barış" için herkesin elini taşın altına sokmasının tam zamanı!

Yemyeşil Anıttepe

Anıtkabir'in çevresi botanik bahçesi olacakmış. İddia MHP lideri Bahçeli'den. Ee olsun. Başkent'in göbeğinde devasa bir alanı kaplayan Anıttepe'nin sadece taştan mütevellit olması çok mu güzel? Her tarafı misler gibi yemyeşil botanik bahçesi izleyiciler için de iyi olur. Hatta kafeler, çay bahçeleri filan da olsun. Bu tepki niye? Yoksa "Devlet" ciddiyetine mi yakışmaz?