Dolar (USD)
32.60
Euro (EUR)
34.82
Gram Altın
2494.66
BIST 100
9464.43
02:17 İMSAK'A
KALAN SÜRE

21 Şubat 2022

Hâmili kart sistemi ve denetimi

Devlet işlerinde aracılık yapmak ve aracılar vasıtasıyla işleri çözmek çok eskiden beri var olagelmiş bir durumdur. Fakat, nerede vasıtaların iradesi vasıtası ile işler yürüyorsa orada artık sistemsizlik sistem olmuş demektir. Bu bağlamda mesele şöyle ele alınmalıdır; insanlar niçin bir aracıya/referansa/işi takip edecek birine ihtiyaç duyarlar? Bu sorunun temel cevabı hukukun üstünde etki ve yetki kullanan kişilerin bulunması veya hukukun işlememesidir. Hukuk işlerse, herkes hakkını hukuk çerçevesinde alacağı gibi kimse de hukukun dışında bir sonuca erişemeyecektir.

Aracılık kurumu her zaman kötüye mi işler, kesinlikle evet… Çünkü, aracıya ihtiyaç duymak hukuktan zımni olarak ümidi kesmek veya hukuka olan inancın zımni olarak yıkılması demektir. Hiçbir yönü yoksa, hukuki sistemden değil bireylerden beklenti içinde olmak gibi zımni bir kamusal şerik oluşturma kültürünün yansımasıdır. Bununla birlikte şartları sıkı şekilde oluşturulursa sınırlı şekilde bu uygulamalara da sistem içinde yer verilebilir.

Hâmili kart kültürünün iki yönü vardır, birincisi, hakkı olanı elde edebilmek için aracılar kullanmak, ikincisi ise hakkı olmayanı aracılar vasıtası ile elde etmek. Her halükarda konunun ilk yönü daha masum görünümlü bir sistemsizlik ifadesi olsa da, ikinci şekli tam anlamıyla sistemin ayaklar altına alınması sonucunu doğurmaktadır.

Ülke olarak çok hızlı bir şekilde, hakkı olmayanı elde etme kültürünün terk edilmesine hizmet edecek güçlü müesseseler oluşturmamız gerekmektedir. Eş zamanlı olarak da insanların hakkı olana kolay erişimi sağlanmalı, hiçbir erişim engeli bulunmadan hakka erişim kurumları oluşturulmalıdır. Özellikle haksızlık yapan, hukuku ihlal eden kişilere aracılık ederek kamu gücünü suiistimal eden her türlü kamu görevlisinin sistemi çökerttiğini, insanların haksızlık yapmayı ve haksız menfaat devşirmeyi zihninde ve toplumsal hafızada normalleştirdiği bir uygulamalar zinciri oluşmaktadır. Bazı kişiler artık hiçbir hukuk ihlalinden korkmaz haldedir, şartlar yerine getirilirse birilerinin her türlü yanlış iş ve işlemi temizleyebileceğine inanmaktadır. Bu uygulamaların ve düşünce şeklinin zararları ortadadır. Bunun da doğal sonucu olarak sistemsel çöküş kaçınılmaz olmaktadır. Aslında toplumda hakkaniyet, vicdan ve adalet hissiyatı bu yolla geliştirilebilir. Kur’an-ı Kerim 4 esas üzerine kurulmuştur ki, “adalet” de bunlardan birine dahildir. Yani, kainattan maksat mana adalet ile sağlanacaktır. Keza, İmam Maturudi de devletin sistemini ihlal eden, haksızlıklara neden olan uygulamalara aracılık edilmesinin çok ağır sonuçları olduğunu beyan etmiştir.

“Bizde hâmili kart …” kültürü olarak ifade edilen pratiğin yurtdışı uygulamaları da vardır. Ancak bizdeki gibi başıboş şekilde değildir. Öncelikle bu konuda bir lisans/izin/ruhsat benzeri bir yetki alma uygulaması bulunmaktadır. İş takip edilirken de herşey kayıtlı şekilde yürütülür, gizli saklı ve yasa dışı işler takibine izin verilmez. İngiltere başbakanı bir kişiye bizdeki gibi “hâmili kart …” mesajı gönderdiği için çok büyük eleştirilere muhatap olmuş, bu fiilinin devlette “eşitsiz vatandaş” pratiklerine ve “sistemin işlememesi kültürüne” meydan vereceği ve sözkonusu lisansa sahip olmayan bir kişi başbakanın bile bu şekilde yetki kullanmasına izin verilemeyeceği beyan edilmiştir. Ülkemizde de iş takip (lobicilik) gibi faaliyetler için bir modelleme kurulmalı, bu modelin de çok sıkı usul kuralları oluşturulup yazılı şekilde yürümesi sağlanarak iş takibi kayıtlı yürütülen bir faaliyete dönüştürülmelidir. Özel sektördeki bazı firmalarda (özellikle de çok uluslu firmalarda) var olan uyum (compliance) kuralları gereği, yöneticiler yapacakları bütün görüşmeleri ve katılacakları bütün toplantıları sisteme önceden işleyerek bu denetime açıklığı ve hukuk ihlal etmeme kültürünü firmaya hakim kılmaktadır. Bu modellemenin kamu tarafında yapılması sağlanmalıdır. Görüşmeler ve içerikleri sisteme kaydedilerek denetime açıldığı takdirde, sistem ihlalleri de minimize olacaktır.

Son olarak, devletin her kurumunun aktif, etkin ve hızlı işleyebilir iç ve dış denetiminin yapılması, sistemin engellediği hakların sahiplerine iadesi ve haksızlıklara vesile olanların sistemin dışına çıkartılması gerekmektedir. Yürüyeceğimiz uzun yolda ve kuracağımız parlak medeniyette “hâmili kart …” kültürünün mevcut şekliyle işlemesi mümkün değildir. Hâmili kart kültürü üzerine yazılacak çok şey var, ancak en lisânı münasiple yazımı bu şekilde olmaktadır.