HAMAS gerçekte ne yapmak istiyor?
Osmanlı Devleti’nin
dağılmasından sonra Müslümanlar bölgede var olan hakimiyetlerini yitirdiler.
1918’den beri
İngilizlerin işgali altında ki bölge özellikle KUDÜS ve Filistin toprakları
bugüne kadar rahat yüzü görmedi.
Savaşın beşiğinde
bombaların çıngırak sesleri altında doğan bebekler şehadet kapısının önünde
mücadeleye hazır olarak büyüyorlar.
Milyonlarca Müslüman
iktidar mücadelesinden bu gaspa sessiz kalmayı tercih etti.
Türkiye ise ayağa
kalkmanın derdinde bölgeye yüzünü dönemedi bile.
İşte tüm bu
olumsuzluklar ve yokluk içinde dahi Filistin halkı mücadeleyi elden bırakmadı.
Anneler kolu bacağı kopsa dahi evlat doğurdu.
Mücadele için savaşçı
doğurdu.
Hava’dan, karadan,
denizden ablukaya alındılar, yüksek teknoloji ve üstün silah sistemleri ile
ölüm yağmuruna muhatap oldular.
Emeklemekten kurtulan
çocuklar tanklara taş ve sopalarla saldırmayı oyun bildiler.
Bu ideal ve
yüreklilikle büyüyen nesil bugün İsrail’in yenilmezliğini yerle bir eden 7 Ekim
saldırılarını gerçekleştirdi.
Peki biz ne yaptık?
Türlü senaryolarla
dünyanın süper istihbarat örgütü varsayılan MOSSAD ile oldukça üstün silah ve
teçhizata sahip İsrail Ordusunun bu operasyondan haberdar olup kasten sessiz
kaldığı anlatmaya çalıştık.
Güya İsrail son öldürücü
darbeyi vuracak ve Filistin topraklarından kazanım elde edecek.
Kimine göre İran
emellerinin bölgede gerçekleşmesine zemin hazırlanacak.
Allah aşkına
Filistin’de toprak mı kalmış?
Devlet mi var ortada?
O 360 bin km2 ye
sıkışmış bu aslan yürekli kahramanlar İsrail ile savaşarak biz Müslümanların
şerefini kurtarma gayretindeler.
Ortadoğu’nun kalbine
bir hançer gibi sokulmuş İsrail on yıllardır aymazlığına, kadın ve çocukları
öldürerek terör estirmeye devam ediyor.
Yardım gemisi Mavi
Marmara dahi Gazze’ye ulaşamadı.
Hamas çok zekice ve
mutlak şehadet arzusu ile son derece mükemmel planlanmış bir operasyonla İsrail’in
kibirden zirve yapmış yenilmezlik karizmasını yerle bir etti.
Bu operasyonu İsrail
istihbarat birimleri ve ordusunun bildiğini ve ABD’nin Pearl Harbor
saldırısında sessiz kaldığı gerekçe ile göz yumduğunu dillendirerek Hamas’ı
itibarsızlaştırıyorlar.
Ya idrak edemiyorlar ya
da bilerek yapıyorlar.
Allah’u Teala Kuranı
Keriminde onlarca ayet ile “düşmanlarınıza karşı çoklukta olsalar bile
savaşınız, korkmayınız” buyuruyor.
İtidal ile hareket
ediniz demiyor.
Azınlık olmak
topraklarımızın savunulması için ayağa kalkmaya engel değil.
Hamas Allah’ın emrini
yerine getirmek için hazırlık yaptı ve fırsatını bulunca da vurucu darbeyi
indirdi.
İşin ilginç tarafı
ülkemiz başta olmak üzere tüm Dünya’da Müslümanlar: “Allah’ım görünmez
ordularınla Filistinli kardeşlerimize yardım et.” Duasını ediyorlar ama Firavunun
idrakini kör eden Allah’ın bugün de İsrail’in ve Dünyanın idrakini kör
edeceğine inanamıyorlar.
Her şeyi bilimsel bir
mantık çerçevesine oturtmak zorunda mıyız?
Unutmayalım Allah küçük
bir çekirdekten koca bir Çınar Ağacını var ediyor.
Hamas’ın bu küçük ama
ses getiren intifada hareketinden neden İsrail’in sonunu hazırlamasın?