Hakkâri mavisi
Karlar eridi artık
Sümbül Dağı’nın zirvesi
ise hala karlı
Dağlardaki,
tepelerdeki, vadilerdeki bembeyaz örtü yerini ağır ağır yeşil renge bıraktı
Her yer yemyeşil
Kar gibi yeşil de çok
yakışıyor buraya
Ardarda sıralanan
dağlar, tepeler ve derin vadiler
Ve asırların kadim
hikâyelerini
Bu derin vadilerde bıkmadan
usanmadan taşıyan Zap suyu
Aşağılarda bir yerlerde
akmaya devam ediyor
Sabahın erken
saatlerinde tepelerin yamaçlarında koyun kuzu sesleri
Tabiat canlandı
Hüdayinâbitsarı papatyalar
Ve türlü türlü
rengârenk çiçekler
Gülümsüyor size
Burası Hakkâri
Kışı uzun ve karlı
Yazı kısa ve tozlu
Gökyüzü her yerde aynı
Ama burada biraz daha
mavi
Hakkâri mavisi
Gökyüzü ve beyaz
bulutlar rahatlatıyor insanı
Baktıkça kendine
bakıyorsun aslında
Kendi boşluğuna
Ve kendi yalnızlığına
Şu küçük serçeler ne
kadar da bıcırık ve şen şakrak
Seviyorum onları
Onlar varken hayat her
yerde güzel
Ve onlar varken
Ben de var olduğumu
hatırlıyorum.
Dağların ve tepelerin
arasına serpiştirilmiş bölük pörçük evler
Tıpkı gönlüm gibi
Burası Hakkâri
Kışları uzun ve karlı
Yazları kısa ve tozlu
İnsanı güzel
Samimi ve içten
Ben gibi