Dolar (USD)
34.58
Euro (EUR)
36.43
Gram Altın
2940.74
BIST 100
9693.21
02:17 İMSAK'A
KALAN SÜRE
23 Ocak 2022

​Hakaretler, hakaretler ve Kültürel İktidar!

Son vakitlerdeki hadiselere bakın.

Peygamberlerimize alenen hakaret ediliyor…

Milyonlarca vatan evlâdı öfkeden çatlarken, 28 Şubat zihniyetinin hakaretleri çatır çatır savunuyor!..

Bir de eski Ak Partili, ekonomi yönetiminin eski patronu Ali Babacan çıkıyor, “Ne var canım bunda, fikir ve ifade hürriyetine girer” yollu yaklaşımıyla, adeta dalgasını geçiyor.

CHP’nin başı çektiği ittifaka eklemlenen yapılar, sağcısıyla solcusuyla ya tepkisiz kalıyor ya da milletin değerlerine hakaret edenlere sahip çıkıyor.

Bir gencimizin hepimizi çok üzen intiharını bahane edenler, saldırmadık değer, hedef almadık ilim müessesesi bırakmıyor.

Lâ Havle!..

*

Sonra sonra…

İşte son hadise…

“Gazeteci”nin biri çıkıyor ekrana…

Sayın Cumhurbaşkanı’na ne hakaretler, ne hakaretler yağdırıyor!

Bu ne berbat haldir!..

Tamam; istediğin kadar eleştir, beğenmediğini söyle, ilk seçimde göndereceğini söyle, vatandaşın geçim sıkıntısına dikkat çek, zamlara tepki göster, kaynakların verimli kullanılmadığını söyle, dolar üzerinden anlaşmalara tepki göster, bunların liraya çevrilmesini iste, erken seçim iste…

Ne dersen de…

Ama hakaret etme!..

Öyle hakaretler ki izahı yok.

Özgüven patlaması, ağızdan çıkanı duymaz hale getiriyor insanı demek!

*

Bir tarafta bunlar oluyor…

Diğer tarafta da…

İşte, izliyorsunuz…

Olan bitenlere tepki gösteren, Allah’ın emir ve yasaklarını anlatan, Hazret-i Peygamber’in (SAV) Sünneti’ni hatırlatan âlimlerimiz hedefe yerleştiriliyor ve sonuçta da devre dışına atılıyor!..

“Doğruya doğru yanlışa yanlış” deme gayretindeki bağımsız bağlantısız, dünyevi beklentisiz gazetecilerin sayısı ise gittikçe azalıyor…

Sesleri, “küfür ve goygoy sesleri arasında” duyulmaz hale geliyor.

Ve bir noktada…

“Amaaan, ne hâliniz varsa görün!” deme noktasına getiriliyorsunuz!

*

Gençlik meselesi de ortada.

Gelinen noktada, “Eğitim ve kültür alanlarında maalesef istenilen başarıyı elde edemedik!” diyorsak sürekli olarak…

Bu konuda da fazla lâf etmeye gerek yok demektir.

Uzun lâfın kısası…

Gidişâta dair endişelerim var.

Bununla birlikte ümitlerim de var.

Elbette var.

Bu memleket, önümüzdeki süreçte çok büyük zorluklardan geçecek de olsa “zafere” ulaşacaktır.

Zafer, Kur’an ve Sünnet’in zaferidir elbette.

SEZEN AKSU OLAYI VE GÖSTERDİKLERİ

Hazret-i Adem ve Hazret-i Havva’ya (hâşâ) “cahil” hakaretinin yer aldığı o şarkı gündeme gelince…

Neler oldu?

Şöyle bir bakalım:

Tepki gösterenleri ve savunanları gördünüz.

Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, MHP Genel Başkanı Devlet Bahçeli ve Yeniden Refah Partisi Genel Başkanı Fatih Erbakan çok net ve sert tepkiler ortaya koydular.

“Millet İttifakı” denilen yapının unsurlarında ya hakareti savunma ya da sessiz kalma tavrı dikkat çekti.

Bu tartışma kimin nerede durduğunu iyice anlayabilme noktasında turnusol kâğıdı işlevini gördü.

Öte yandan…

Bu tartışmalar sırasında şunu herkes iyice kavramıştır ki…

Bu memlekette, kültürel iktidar hiç şüphesiz 28 Şubat zihniyetinde.

Şu “sanat dünyası” denilene bakın.

Oradakilerin kahir ekseriyeti “çirkinliği” savundu.

Hemen ifade edelim ki, çirkinliği savunanların ve sessiz kalanların çoğu da “siyasi iktidar”dan şu veya bu şekilde destek görmüş “sanatçı”lar!..

Yani…

“TÜSİAD her dönemde TÜSİAD!”

TÜSİAD da nereden mi çıktı?

Ne mi demek istedim?

Boş verin.

Bugün Pazar.

Hep birlikte dinlenelim!..

Kafa konforumuz bozulmasın!