Ha girmişiz... Ha çıkmışız...
Değerli okurlarım, Cumhurbaşkanı Erdoğan, Amerika ziyareti öncesi, havaalanında yaptığı açıklamalarda, "AB'yle yolların ayrılabileceğini" söyledi.
Ben, Erdoğan'ın AB'yle yolların ayrılabileceğini söylemesi, memleketimiz adına önemlidir derim. Çünkü, Kendisi fotoğrafın bütününü görüyor. Herhalde, değerlendirmelerini de ona göre yapıyordur.
Kaldı ki, Sayın Cumhurbaşkanı, 22 yıldır ülkenin başında. O yüzden, AB üyelerinin, ülkemizi nasıl oyaladığını en rahat gören kişidir...
Allah aşkına söyleyin, bir ülke 64 yıl kapıda bekletilir mi? Sadece bu süre bile, bizim AB'ye alınmayacağımızın en net göstergesidir.
Eğer bunlar bizi içlerine alacak olsaydılar; şimdiye çoktan alırdılar. Zaten almak istediklerini hemen aldıklarını da biliyoruz...
Evet, bir dönem AB'ye girme hayali, insanımızda heyecan oluşturuyordu. Şimdilerde bu heyecandan eser kalmadı.
Çünkü... AB'ye girdiğimizde elde edilecek çoğu kazanım, ülkemizde mevcut... Birde, AB'nin kapıda oyalama taktiği, vatandaşı baya yordu.
Yapılan anketlerde, vatandaşın AB üyeliğine eskisi gibi destek vermediğini görüyoruz. Nasıl versin... Bir ülkeyle, kedinin fareyle oynadığı gibi oynanmaz ki...
Yazıyı şu soruyla noktalıyorum: Birilerinin çıktığı bir yere, girmek için biz niye çabalayalım?
Ben, Erdoğan'ın AB'yle yolların ayrılabileceğini söylemesi, memleketimiz adına önemlidir derim. Çünkü, Kendisi fotoğrafın bütününü görüyor. Herhalde, değerlendirmelerini de ona göre yapıyordur.
Kaldı ki, Sayın Cumhurbaşkanı, 22 yıldır ülkenin başında. O yüzden, AB üyelerinin, ülkemizi nasıl oyaladığını en rahat gören kişidir...
Allah aşkına söyleyin, bir ülke 64 yıl kapıda bekletilir mi? Sadece bu süre bile, bizim AB'ye alınmayacağımızın en net göstergesidir.
Eğer bunlar bizi içlerine alacak olsaydılar; şimdiye çoktan alırdılar. Zaten almak istediklerini hemen aldıklarını da biliyoruz...
Evet, bir dönem AB'ye girme hayali, insanımızda heyecan oluşturuyordu. Şimdilerde bu heyecandan eser kalmadı.
Çünkü... AB'ye girdiğimizde elde edilecek çoğu kazanım, ülkemizde mevcut... Birde, AB'nin kapıda oyalama taktiği, vatandaşı baya yordu.
Yapılan anketlerde, vatandaşın AB üyeliğine eskisi gibi destek vermediğini görüyoruz. Nasıl versin... Bir ülkeyle, kedinin fareyle oynadığı gibi oynanmaz ki...
Yazıyı şu soruyla noktalıyorum: Birilerinin çıktığı bir yere, girmek için biz niye çabalayalım?