Güzel sözün yolculuğu Kahta
‘’ Söz ola kese savaşı
Söz ola bitire başı’’
Kahta Eğitimle
Diriliş Hanımlar ve Kahta İlim Yayma Cemiyeti’nin misafiri olmaktan onur
duydum. Heyecanla dolu, sevgi muhabbet ilim sevdalısı onlarca insanla bir araya
gelmek bizi mesrur etti.
Güzel bir
yolculuğun yazıya dönüşmüş halidir bu. Gönülce adanmanın izlerini, yaptığım yolculuklara,
yazdığım yazılara gönülce bağladım.
Geçtiğimiz
günlerde de Kahta Eğitimle Diriliş Hanımlar ve İlim yayma Cemiyeti’nin davetiyle
‘’ Güzel
söz iyileştirir’’ dedik.
Sözün insan
ruhunda bıraktığı tesiri, nezaket yüklü sözün, iletişim de sağladığı kolaylığı
taşıdık yüreklere, ruhumuzdan esintilerle.
Salonun
dolup taşması yüklendiğimiz sorumluluğunun bilincini bir kez daha hatırlattı.
Anladım ki ‘’ güzel söz herkesi iyileştirecekti’’. Güzel söz her şeyden önce
şifa idi.
Onlarca
gencin söylediklerimizi not etmesi, program sonrası sosyal hesaplarda’’
iyileştik hocam’’ demeleri beni de bambaşka iyileştirdi.
Rabbin
kelamıyla yıkadığımız, kalayladığımız kalp kabında, kirden eser olmazdı elbet.
Ondan aldığımız ilhamla sözün kökünün sağlamca yüreklerde, dal ve budaklarının
göklere uzanan kutlu bir ağaç olacağını öğrendik İbrahim suresi 24. Ayette
‘’Sonbaharı
bırakıp kışa döner miydi yüzünü dünya. Üşüdükçe sarılır mı yüreğine insan. Üşüdükçe
arar mı sıcağı yüreklerde. Ben... sen ...o.
Biz...
siz... onlar... Bir de çay. ‘’
İşte bunun
görünür yüzü oldu Kâhta.
Bir şehri, beldeyi;
oraya gönülce dokunmuş, orayı dokumuş biriyle gezmek, dinlemek lazımmış.
Değerli bir rehberimiz oldu.
Yanı
başımdaki Kahta’nın güzelliklerini yenice tanımak ise büyük bir eksiklik imiş.
Kendime kızmadım desem yalan olur.
"Karakuş
Tümülüsü, Cendere köprüsü, Kahta Kalesi, Arsemia Antik Kent gördüklerim. Öyle etkileyici idi ki.
Çok değerli
derin deniz, bir hocamla tanışmanın memnuniyeti ile bu sevinç iki kat oldu.
Hem tanımak tanışmak
hem onun rehberliğinde bu özel ve güzel yerleri ziyaret etmek ömrüme asude bir
sonbahar günü olarak kayda geçti.
Ziya Tepe
hocadan bahsediyorum. Ziya hocam Kahta'nın ilim irfan da öncü yüzü. Ne güzel
bir kalbi ne geniş bir ilmi vardı. Emekli matematik öğretmeni aynı zamanda.
Hem alanında
hem manevi yüzlerce öğrenci yetiştirmiş.
Geçirdiğimiz
vakitlere doyamadık, ilmine bilgisine. O bölgenin ruhunu sanki yüreğinden,
yüreğime aktardı.
Kıymetli
hocam ile iyi ki tanıştık. Vesile olan " Kahta İlim Yayma Cemiyeti" başkanı
Bilal Akgül hocama şükranlarımı sunuyorum. Bilal hocam Kahta’da çocukların,
gençlerin eğitimini dert edinmiş yüreği bu sevdayla atan yüce gönüllü bir
öğretmen. Nasıl sarıp sarmalamış memleketini, nasıl da engin yüreğiyle
koşturuyor, tanımak, tanışmak lazım.
Eğitimle Diriliş
Hanımlar Derneği’nin başkanı, aynı zamanda İlim Yayma Cemiyeti kadın komisyonu başkanı
Melek Bellibaş kardeşim, küçük yavrusuyla derdimize ortak olan genç bir yürek. Bahanesi
olmayan insanlar kazanır ve elbette ki toplum.
Hocamın
samimiyetine gözlerindeki ışıltıya şahit olduk. Ve bu unutulmaz günün mimarı
sevgili kardeşim eğitimci Sümeyye Pamuk’ta gençliğinin zirvesinde gönülce
yollar alıyor. Hem güzel işlere önderlik eden varlığınız, hem şahsi
güzellikleriniz dost hanemizi zengin eyledi. Hocalarımıza ve adını
zikredemediğim emeği geçen onlarca kardeşime şükranlarımı sunuyorum. Misafirperverliklerini ise hiç unutmayacağım.
Kadim Anadolu insanı geleneklerinin, Müslüman ahlakıyla bütünleştiği bir
diyardı Kâhta.
İçindeki kıymetli insanlarla, doğa güzelliği
ve kültür varlığı ile zihnimize kazındı vesselam. Kutlu yürüyüşleri ve emekleri
daim olsun.