Güzel insandan sessiz veda
Çevremizdeki en sevdiklerimizden birilerinin ani ayrılışları canımızı çok yakar. İşte böyle bir dostum, sırdaşım, Patolog Prof. Dr. Ali Kurt canım ağabeyim bundan 15 gün önce PCR testinin pozitif çıkması üzerine Erzurum Şehir Hastanesi’nde tedavi altına alınmıştı. Kovid-19’a bağlı yoğun bakımda 5 gündür tedavi görüyordu. Dostları ile birlikte bizlerde o güzel insanın tekrar aramıza dönmesi için dualar ediyorduk.
İstanbul’da oluşumdan sık sık telefonla durumuyla ilgili bilgiler
alıyordum. Hatta önceki gece kıymetli dostum, arkadaşım şair yazar İsmail Bingöl
beyi aradığımda, Ali abimizin durumuyla ilgili bir süre sohbet ettik.
Kendisinin yoğun bakımdaki durumunda bir değişiklik olmadığını ama
meslektaşlarının ellerinden geleni yaptıklarını söyleyerek iyi haberi için yine
dualar ederek telefonumuzu kapattık. Aradan 7-8 saat geçmişti ki o acı
haberiyle kedere, yasa ve de gözyaşlarına boğuldum.
“İnna Lillahi Ve İnna İleyhi Raciun”
Gençlik yıllarımda tanıştığım ve kendime örnek aldığın sayılı
insanların ilk sırasında yer alan Ali abim seni hiç unutmayacağım. İyilik adına
dostluk adına ahde vefa adına ne varsa sende şahit oldum. Mütevazı ve sade yaşamın,
başarılı hekimliğin, şair ve yazarlığın, gazeteci kimliğinle örnek bir insan
iyi bir aile reisi olduğuna şahidim. Kalemin ve kelamınla gönülleri kazanan
değerli hocam. Eğitim imkânları noksan onlarca öğrencinin umudu hayırsever insan,
sende aramızdan sessiz sedasız ve de vedasız ayrıldın. İçimize ateş düşürdün,
yüreğimizi yakıp, kor halde bırakıp gittin.
Dün gibi hatırıma geliyor seninle tanışmamız. Oysa aradan tamı
tamına 34 yıl geçmiş, ne de çabuk geçmiş. Milletin Sesi Gazetesi’nde rahmetli
Kemal Alyanak’ın odasında tanışma fırsatı bulmuştum seninle. Geçen zaman
içerisinde abi kardeşlik bağımız o günlerde başlamıştı. Erzurum Verem Savaşı
Derneği, Erzurum Tarih Cemiyeti’nin yönetiminde omuz omuza çalıştığımız günlerde
sımsıkı bir dostluk kurmuştuk. O zamandan veda edene kadar zerre kadar
birbirimizi kırmadık, kırılmadık.
Erzurum basın camiasının Ali abisi, okuma ve yazmadan hiç bıkmazdı,
hastanedeki mesainden arta kalan zamanının çoğunu Mumcu Caddesindeki
muayenehanesinde oluşturduğu kütüphanesinde geçirirdi. Haftanın birkaç günü
Milletin Sesi Gazetesinde köşe yazıları yazar, merhum Kemal Alyanak’ın tarihi araştırma
yazılarına da katkı sunardı. O sıralar Gazetemiz
imtiyaz sahibi rahmetli Kemal Alyanak aynı zamanda Erzurum tarihini Araştırma
ve Tanıtma Derneği ve Erzurum Verem Savaşı Derneği’nin başkanlığını yapıyordu.
Ali Kurt hocam, Erzurum Tarihini Araştırma Ve Tanıtma Derneği’nin
uzun bir süre ara verdiği yayın organı ‘Tarih Yolunda Erzurum Dergisi’nin
tekrar yayına girmesini için çok çalıştı. Boş vakitlerinde gazete merkezine
gelerek dergide yayınlanacak yazıların çalışmalarını yapardı. Araştırmalar,
makaleler önemli bilgilerin derlemesinde, sayfa tasarımından, dizgisine,
tashihinden, fotoğrafların ayarlanmasına, matbaadaki baskısından dergi haline
gelmesine kadar tüm aşamalarda bir hekim değil, bir matbaa işçisi gibi bizle
birlikte çalışırdı. O bu çalışmalardan çok mutlu olurdu. Tarih Yolunda Erzurum Dergisi
2000 yılına kadar yayın hayatını sürdürmesinde büyük emekleri vardır.
Tarih Cemiyeti’nin ve Verem Savaş Derneği’nin faaliyetlerinde de aktif
çalışmalar yapardı. 2000 yılında Kemal Alyanak’ın vefatının ardından Tarih
Derneği Başkanlığına seçildi. Birçok tarihi olaylara ışık tutacak çalışmaları
kaleme aldı. Birçok makale ve kitap çalışmaları yaptı. Gerek Tarih Cemiyeti ve
gerekse Verem Savaş Derneği’nin yönetim kurulunda bulunmamız nedeniyle birçok
çalışmaları birlikte yürüttük. Öyle ki her yıl derneğin kuruluşu ve
faaliyetleri ile anma günlerinde iki derneğin faaliyetlerini gazete, radyo ve
TV programları ile gündemde tutar, konuyla alakalı uzman kişilerle bir araya
gelerek halkın bilgilenmesinde ki o aktif görevi hep kendisi üstlenirdi. Rahmetli Kemal Alyanak’ın ‘Erzurum’da
Basın’ kitabının yayına hazırlanmasında çok emekleri vardır.
Son
11 yıldır ayrı şehirlerde olsak ta İstanbul’a her geldiğinde Milat Gazetesi’nde
bir kardeşi bir dostu ve bir sevdiğinin olduğunu bilir ve ziyaretime mutlaka
gelir, uzun uzun eskiye ve geleceğe dönük sohbetler ederdik.
Aramızdan
sessiz ve vedasız ayrılsan da seni hiç unutmayacağım, Hakkım
varsa sonuna kadar helal olsun canım abim. Her zaman kalbimde ve dualarımda olacaksın,
ruhun şad mekânın cennet olsun.