Dolar (USD)
35.19
Euro (EUR)
36.85
Gram Altın
2970.26
BIST 100
0
02:17 İMSAK'A
KALAN SÜRE
01 Ekim 2019

Güvenli bölgenin rejimi İslamî olmalı

ABD, yeni bir bahane uydurup engellemezse, Suriye’de güvenli bir bölge kurulacak. Arzı Mevud Koridoru yerine, Türkiye liderliğinde, Selahaddin Eyyubi Barış Koridoru kuruluyor. Kurulacak bölgenin aynı zamanda bir yönetim modeline ihtiyacı var. Aslında Türkiye liderliğinde, bir nevi Medine Site Devleti kuruluyor Suriye’de.

Suriye'de kurulacak olan güvenli bölge, Küçük Osmanlı olmalı. Güvenli bölgenin rejimi (Anayasası), Allah'ın Kitabı Kuran-ı Kerim'e dayanmalıdır. Hz. Ömer'in pratikte uyguladığı, faizsiz ve adalete dayanan İslam Hukuku Sistemi uygulanmalıdır. Dünyanın bütün kriz bölgeleri için model olmalıdır bu İslam Anayasası.

Kısacası; güvenli bölgenin rejimi, İslam (Anadolu) Modeli olmalıdır. İskandinav ülkeleri bile bu modeli örnek almalıdır. Bu model aynı zamanda bütün İslam ülkeleri için de örnek olacaktır. Dünyanın en ADİL hukuk (Hilafet/Halifelik) sistemi olan, İslam Hukuk Sistemi uygulanmalıdır. Bölge için; ortak resmi dil, faizsiz ekonomi sistemi, ortak tarih ve edebiyat, … bütün konular düşünülmelidir.

Suriye’de sırat köprüsündeyiz

Felaket senaryolarına da hazırlıklı olmak lazım. Cemal Paşa, Suriye valiliğine atandığında, büyük halk kitleleri ile karşılanmıştı. Sonrasında yaptığı bazı hatalar, Arapların önemli bir kısmının Osmanlı’ya karşı isyanlara katılmasına sebep oldu.

Osmanlı İmparatorluğu en güçlü dönem olan Kanuni Sultan Süleyman döneminde çökmeye başladı.

Ermeniler, Millet-i Sadıka, yani sadık millet olarak Osmanlı tebaasıydı.

Türkiye bugün son derece ciddi risklerle kaşı karşıya.

Türkiye yine Suriye’de vali tayin ediyor.

Erdoğan ile Türkiye, Kanuni Sultan Süleyman dönemi gibi bir dönem yaşıyor.

Kürtler ise; neredeyse bin yıldır, Millet-i Sadıka olarak Türk kardeşleri ile birlikte, haçlılarla mücadele ediyor.

Türkiye, 2. Dünya (1909-1923 arasındaki gelişmeler) Savaşında Çanakkale başta olmak üzere büyük destanlar yazarak bir ulus/imparatorluk (Milli İmparatorluk) devleti kurmuştur.

Bu zorlu süreç, Gazi Mustafa Kemal ATATÜRK gibi (1. Kurucu lider) bir liderle aşılmıştır.

Türkiye, Suriye’de tam bir İslam Adaleti (Hz. Ömer Adaleti) uygulamalıdır. Cemal Paşa’nın hataları tekrarlanmamalıdır.

Erdoğan dönemi, Türkiye tarihinin en güçlü dönemidir. Güçlü olmak, tedbirsizliğe yol açmamalıdır. Gücü kontrollü kullanmak ve gücünün sınırlarını bilmek son derece önemlidir. Türkiye, gücüne göre hareket etmelidir.

Kürtler Türkiye’yi kendi devletleri olarak görmektedir. Türkiye, Suriyeli Kürtlerin de devletidir. Bu duygu daha da güçlendirilmelidir. Duygusal kopuşa yol açacak hatalar yapılmamalıdır. Kürtler, özellikle PKK ile mücadelede daha aktif (yazar, sanatçı, iş insanları, kadın, gazeteci, işçi, memur, öğretmen, … toplumun bütün kesimleri) olarak değerlendirilmelidir.

Türkiye, 15 Temmuz 2016 gecesi yine büyük bir destan yazarak 2. Kurtuluş savaşından başarıyla çıkmıştır.

Bizi bekleyen bu zorlu süreç, Gazi Recep Tayyip ERDOĞAN gibi (2. Kurucu lider) güçlü bir liderle aşılacaktır.

Tarihi olaylar benzer sonuçlar doğurabilir. Tarihten ders alarak, gerekli önlemleri almak gerekiyor.

Türkiye yeni stratejiler belirlemelidir.

1. Anadolu Üst Kimliği.

2. Anadolu Dili ve Edebiyatı (Türkiye’deki bütün kesimlerin dilinden kelimelerin alındığı Anadoluca Dili ve ortak kültürden oluşan Anadolu Edebiyatı)

3. Anadolu Tarihi (Türkiye’deki bütün kesimlerin içinde olduğu bir ortak tarih oluşturmak)

Dil, tarih ve edebiyat ortaklığı, birlik ve beraberliği güçlendirir. İslam/Ümmet anlayışı bunu daha da güçlendirir.

Türkiye, Anadolu (İslam) coğrafyasında yaşayan bütün vatandaşlarının; dilde, duyguda, düşüncede, kültürde, edebiyatta, tarihte ortak bir üst anlayışta buluşmalarını sağlamalı. Anadolu’da, bu topraklardan yeni bir medeniyet doğmasını sağlamalıdır.

Bunun için de yeni stratejiler gerekmektedir.

Aksi halde günümüzde yıkım, tarihten bilindiği gibi uzun asırlar sürmemekte; günler içerisinde, ülkeler allak bullak olabilmektedir.

Halifelik mi geliyor?

İslam dünyasında bir Hilafet özlemi gün geçtikçe artıyor. İslam dünyasının başsız olması, İslam dünyasındaki iç karışıklar, bu özlemi daha da arttırmaktadır. Bu boşluk, Türkiye tarafından doldurulmalıdır. Aksi halde bu boşluğu ABD, İsrail, … İngiltere dolduracaktır. Suudi Arabistan üzerinden, sınırları genişletilmiş yeni bir Suud Hilafet Devleti ile bütün İslam dünyasını kontrol altına alabilirler. Bunun belirtileri şimdiden görülmektedir. Hilafet Modeli Suriye’de güvenli bölge üzerinden değerlendirilebilir.

ABD –ESED İttifakı mümkün mü?

ABD, gerektiğinde Esed ile işbirliği yapabilir. Esed’i kullanabilir. ABD, Suriye’de, Türkiye’nin haklı tezlerini çürütmek için yeni oyunlar oynayabilir.

“ABD’nin SURİYE’DE UÇUŞA YASAK BÖLGE İLANINA DOĞRU

ABD, Suriye’de Kuzey Irak’taki gibi bir uçuşa yasak bölge ilan ettirmeye hazırlanıyor.

ARZI MEVUD KORİDORU’na DOĞRU

ABD, ESED’i PKK’ya saldırtarak uçuşa yasak bölge için meşruiyet arıyor. ABD, savaş uçaklarıyla PYD bölgesine yardıma geldi. Kürtler’e yardıma geldim diyor. Halbuki Kürtler için değil İsrail’in ARZI MEVUD KORİDORU için geldi. Burada ESED de kullanılıyor IŞİD de PKK da kullanılıyor.

AMAÇ: Uçuşa yasak bölge ilan ettirmek

ABD; Arzı Mevud PKK (PYD) Koridoru'nu (Kuzey Irak gibi), PKK Devleti (2.İsrail) Koridorunu uçuşa yasak bölge olarak ilan etmeye hazırlanıyor

ABD STRATEJİSİ; ESED'i PYD (PKK)'e saldırtarak, Arzı Mevud PKK Koridoru'nu (Kuzey Irak gibi) uçuşa yasak bölge olarak ilan ettirmek.

ABD böyle bir oyun oynarsa, Arzı Mevud Koridoru başarıya ulaşabilir. Arzı Mevud Koridoru ancak, Türk-Kürt birliği sağlanarak durdurulabilir. Türkiye Suriye’de, özellikle de güvenli bölgede, Türkiye’ye bağlı, PKK (PYD/YPG)’ya alternatif, Kürtlerden bir oluşum (siyasi parti) kurmalıdır.