Dolar (USD)
35.21
Euro (EUR)
36.70
Gram Altın
2963.06
BIST 100
9680.86
02:17 İMSAK'A
KALAN SÜRE
17 Nisan 2021

Güven duygusu

Toplumları ayakta tutan belli başlı yapı taşlarından bir tanesi de güven duygusu. Bu duygu öyle bir sermaye ki, tüketmediğimiz sürece tükenme ihtimali yok. Günümüz insanı şu mübarek günlerde sadece bu duygu ile ilgili kendini bir sığaya çekse ne güzel olur.

Aldatma ve aldanma birbirine zıt iki kelime. Tercih yapmak zorunda kalsak aldanan olmak iki dünyamız için de daha doğrusu. Ancak neden işi tercihe bırakalım ve neden aldanan olalım. Aldatarak bir yere varılmayacağı defalarca test edilmesine rağmen insan nefsi maalesef aldatmayı daha çok tercih edebiliyor.

Din ve sağlık. Bu iki alanda nedense aldatılma daha fazla görülen bir şey. Neden ve niçin felsefesini yaparak konuyu dağıtmaya niyetim yok. İnsan neden bu iki konuda çok aldanır acaba..?

İnsan fıtratının zaaflı ve zayıf taraflarından bir tanesi de inanma güdüsü. İnanmak ve güvenerek güvende olmak arzusu fıtri bir hassamız. Aynı zamanda da zayıf noktamız. İşte bu zaafımızı bize yüksek perdeden hatırlatarak kulağımıza küpe olması gereken evrensel sözü, yüce Peygamberimiz kulaklarımıza küpe olsun diye söylenmiş.

Bu evrensel gerçekliğe rağmen karne notlarımız nasıl acaba? Ticarette, sanatta, siyasette, dinde, imanda dürüstlükte vs…. say sayabildiğin kadar alan çok. Karne notlarına güvenenler parmak kaldırsın. Çok zor yerden vurulduğumuzun farkındayım.

Ancak hesap gününe inanan insanlar olarak işimiz inanamayanlara göre gerçekten daha zor. Bizim gibi inanmayanların karne notu daha yukarılarda olmalı ki, Merhum Akif “işleri var dinimiz gibi, dinleri var işimiz gibi“ diyerek bulunduğumuz yeri tarif etmiş.

Ramazan iklimine girdiğimiz bu günlerde temizliğe kendimizden başlasak ne güzel olur. Önce içimizdeki nefret, kin, garaz, haset, hamaset, narsistlik, adamsendecilik, bana değmeyen yılan bin yaşasın… gibi kirlerden arınsak da sonra da evimizin önünü temizleyerek örnek olabilsek. Daha sonra da çevremizdeki insanlara yönelerek bu örnekliğin bereketi ile daha çok işe yarasak diyorum.

Ortalık giderek ısınıyor. Su uyusa da düşmanlar ve düşmanlıkları uyumak şöyle dursun dimdik ayakta ve fırsat kolluyor.

İlk vuracakları yer yine birlik ve bütünlüğümüz.

Bugüne kadar başaramadıklarını bu kez başararak bizi darmadağın etmek istiyorlar.

Aklımızı kullanalım kurda kuşa yem olmayalım.

Özellikle devletimizi idare eden yönetici erkinin tepeden tırnağa çok ama çok daha dikkatli olmaları gerekiyor. Yapılan her haksızlık ve hukuksuzluk hesabın hasbi olduğu günde dönüp dolaşıp sahibini bulacak. Boynuzlu koyunun boynuzsuzdan hakkını alacağı günde ah vah etmemek için bu duruş çok önemli.

Mesleğim gereği bu dünyanın aldatmacalarının ağına düşenlerin sonlarını oldukça sık görüyor ve gözlemliyorum. Büyüklerin altın değerinde bir sözü var “Ne oldum deme Ne olacağım de”. Hesap günü görülecek hesapta şanın şerefin mevki ve makamın hiçbir önemi yok.

En büyük savunucu gücümüz iyi niyetlerle yaptığımız amellerimiz olacak.

Aldatma, alavere, dalavere, iş bilirlik vs… Hiçbir şey çetin günde bizi koruyup kollayamayacak. Aklendenlerden olalım. Zekâlarımızın ürettiği cinlikler olsa olsa cehennem odunumuz olur.

Aldatmayı kendinde bir hünermiş gibi görenler sözlerim öncelikle sizlere.

Sırtını devletime dayayarak ağalık paşalık taslayan kendini bilmez kara cahiller sizlere de sesleniyorum. Bu böyle gitmez ve gitmeyecek. Kirli ellerinizi masumların tırnakları ile kazıyarak kurdukları devletimizin üzerinden çekin.

Daha fazla alçalmayın.

Yolunuz yol değil.

Cehenneme kadar yolunuz var yolunuz açık olsun demeden önce aklınızın rehberliğinde sahili selameti seçiniz. Ramazan ikliminde olduğumuz bu günlerin fırsatından yararlananlar olmak dileği ile

Sağlık ve mutluluk dileklerimle..