Günün birinde kurban kesmek yasak!..
Yeni dünya düzeni önderi, büyük insan, ünlü
aşıcı,mümtaz şahsiyet Bill Gates ne demişti?
“Küresel
ısınmadaki paylarından dolayı ineklerin çıkarttığı gazlar dünyanın en önemli
sorunlarından biridir!”
İnekler, geğirirken ve af edersiniz gaz
çıkartırken küresel ısınmaya sebep oluyorlarmış!
Ünlü “müşrik”
taktiğidir, etkisiz hale getirmek istediğin kişilere, elindeki propaganda
malzemelerini kullanmak suretiyle,“deli,
komplocu, fitneci” gibi etiketler
yapıştıracak…
Marjinalleştireceksin!..
*
Amaaan…
Kim ne derse desin!..
Biz “ Durmak
yok, yola devam!” diyelim..
Dünya Ekonomik Forumu tarafından ortaya konulan “Büyük Sıfırlama, Great Reset ya da Global Reset” dayatmasının en önemli parçalarından birinin de, başta hayvancılık olmak üzere bütün “tarımsal” faaliyetleri ortadan kaldırmak olduğunu hatırlatmaktan vazgeçmeyelim.
Bill Gates’in eşi Melinda Gates ile birlikte
yazdığı ve geğiren, gaz çıkartan inekleri
“küresel ısınma”dan sorumlu
tuttuğu mektupta, “tarımsal faaliyetlerin”
tamamını hedef almıştı.
Hesaplamalarına göre, sera gazlarının yüzde
24’ünü tarımsal faaliyetler oluşturuyormuş!..
Bill Usta bir de şunu açıklasa;
“Bu
yalanlara inanmamız için kaç doz daha ve hangi aşılardan vurdurmamız iktiza
etmektedir?”
*
Şaka, gerçek bir yana…
Bindik Bi Alamete GediyozGıyamete,
Bindik Bi Alamete, GedeyozGıyamete,
Amanieynnnn!.
*
Sıkıntı var, sıkıntı, hem de çok büyük.
Gittikçe daha fazla dile getirilen bir
sıkıntı.
Bunu da, siyasi iktidara en yakın gazete olan Sabah’ın
Başyazarı Mehmet Barlas “Dünyayı ölüm
korkusu sardı” başlıklı yazısında dile getiriyor.
Dikkatle okuyalım:
“Kovid-19 salgını
sadece ekonomileri değiştirmedi, dünyada insanların yarına bakışları da
değişti. Çok somut olarak dünyada müthiş bir servet transferi olduğunu, zenginlerin daha zengin ve
yoksulların daha yoksul olduklarını gördük. Ancak bu arada yeni bir sınıf türedi. Teknoloji zenginleri
servetlerini güce dönüştürdü ve dünya siyasetine yön vermeye başladı.
(…) Devletler ve resmi örgütler ne kadar açıklama
yaparlarsa yapsınlar özellikle aşılara karşı bir güvensizlik duygusu var.
Üstelik bu aşıları olanların sayıları artmasına karşın Kovid-19'dan ölenlerin
sayıları da dramatik biçimde artıyor… (…)
hiçbir zaman insanlık şimdiki gibi yarınlara şüpheyle bakmadı. Yani
‘birileri yaşı 65'ten büyük olan herkesi öldürülecek ve bunun için de gerekli
çalışmalar yapılıyor’ diye bakılmadı.”
Okudunuz değil mi?
Sayın Barlas, “spekülasyonlar”a dikkat çektiği
yazısında, “öldürülecekler” diye
bakılanlar için “65 yaş” sınırını
ifade etmiş ama, yaş sınırı gittikçe düşüyor…
Ağzında bakla ıslatmayan bir
profesörün, “bebeklerin kazayla aşılanmasına”
dair “soruşturma getiren” sözlerini
hatırlarsınız…
Son vakitlerde “merkez medya”da en fazla işlenen
konulardan biri de, “küçüklerin durumu.”
Mini mini bir kuş uçmuştu…
“Kuş” dedim de, aklıma “kuş gribi” mevzuu geldi.
Ne çok gariban tavuk itlaf
edilmişti değil mi?
Bir de “deli dana” mevzuu vardı.
“Kurban
Vahşeti” haberleri öteden beri.
Bu türden saldırılar oldukça,
bizler de “saf saf”, “Yılbaşında milyonlarca hindinin
kesilmesine bir şey demiyorsunuz ama!” lâkırdılarıyla karşı çıkardık.
Oysa…
İnek, hindi ne fark eder,
Soykırım batının ruhunda var!..
*
Bu yazıya hangi başlığı kondurmuşuz?
“Günün
Birinde Kurban Kesmek Yasak!”
Şimdi…
Ben…
“Bu
‘plandemi’yi kurgulayan ‘Global Resetçiler’ günün birinde kurban kesmeyi yasaklamaya,
yasaklatmaya kalkışır!”
desem…
İtiraz eden çok olacaktır.
Bir de babalanan;
“Hele
bir denesinler!”
Ya güzel kardeşim, temiz
kardeşim, naif kardeşim…
Öyle “küüüüt” diye yapacak değiller bu işi…
Yukarılarda bir yerlerde “kuş gribi”nden, “deli dana”dan bahsettim…
Bir şeyler demek istedim.
Yapmak istedikten sonra, “rızanı üretme”nin yolunu bulurlaaar…
Şimdilerde, “aşı” meselesi
üzerinde düşünmeye davet edenleri, kendilerinden birileriyle karşı karşıya
getirmiyorlar mı?
Tefekkür:
“İneklerden
başlayan büyük bir salgın”
olsa mesela…
“İnek Pandemisi” ilan etseler!
Kuşları itlaf ettiğimiz gibi
inekleri de itlaf eder duruma getirseler…
Sonuçta “sağlık işi” değil mi?
Bunun “fetvasını” da çıkartmak zor şey mi?
*
Son vakitlerde, “Yapay Et”in anlam ve önemine dair
haberlerin iyice dolaşıma sokulduğunu…
Ülkelerdeki “Merkez Medya”organları aracılığıyla inceden inceye “Yapay Et” propagandası yapıldığını
gözden kaçırmıyorsunuzdur umarım!..
***************************
BİR
KİTAP: Yapay Et Üzerine!..
Bill Gates’in “Yaşayan en büyük gelecek bilimcisi”
diyerek övdüğü (Google Yöneticisi)Ray Kurzweil, bir
Avusturya Yahudisi.
Nazi hareketinin yükselişinden
endişe eden ailesi, 1938 yılında Amerika’ya göçüyor.
Hikayeye göre, babasının
58 yaşındayken kalp krizinden vefat etmesi, Ray Kurzweil için dönüm noktası
oluyor.
Kurzweil, “yapay zeka” sayesinde babasına hayat
verme hayaliyle, “ölümsüzlüğün”
peşinde koşmaya başlıyor.
Elimin altındaki kitap,
Bill Gates’in “büyük deha”larından Ray Kurzweil tarafından kaleme alınmış.
İsmi:
“İnsanlık 2.0”.
Kitapta “Virüs Plândemisi”nin nasıl
kurgulandığından tutun da “Yapay Et”
oyunun nasıl oynanacağına kadar birçok ayrıntı yer alıyor.
Kitabın ilk basım
tarihi, 2005.
Adam biliyormuş abi,
taaa o günden!.
Koskoca Bill Gates
boşuna övecek değil ya!..