Günahlarımızı Kim Belirliyor?
Hür iradeli
olup istediğini yapabileceğini zanneden insanoğlu içinde bulunduğu bedenin her
uzvuna sahip olacağını da zanneder... Dilersem iman ederim dilemezsem etmem...
Dilersem günah işlerim dilemesem işlemem der...
Yani bedeninin
tüm iplerinin kendi iradesine bağlı olduğuna inanır. Bu insan gerek harama bakmanın, gerek harama
dokunmanın, gerek harama yürümenin ve gerek haram fiili bizzat işlemenin
neticesini de bilir:
“Allah
dilerse affeder, dilerse affetmez cehennemine atar.”
Bu kişi bedenle
yapılan bir haram çeşidi olan zinanın her türlüsüne karşı gelir... Hatta
zinadan uzaklaşmak için olanca gayreti de gösterir... Gün gelir Allah o kişiyi
nefsiyle baş başa bırakır... Dün çok çirkin gelen zina teklifleri ya da zina
çeşitleri kendisine cazip gelir... Ve istemeye istemeye o fiili işler.
Sonrasında derin bir pişmanlık:
-
Nasıl
oldu da gözlerime hâkim olamadım!
-
Nasıl
oldu da kulan ve elime hâkim olamadım!
-
Nasıl
oldu da zina adresine yürürken ayaklarıma hâkim olamadım.!
-
Nasıl
oldu da cinsel uzvuma hâkim olamadım! Der...
Evet...
Bir insan
kalbine ve uzuvlarına hâkim olamadığını, hür irade sahibi olamadığını helal
adreslere değil, haram adreslerine giderken kendine engel olamadığı zaman
anlar...
Evet..
Hiçbir Âdemoğlu Allah’a şu sözü veremez:
Allah’ım!
Hiçbir şekilde günah işlemeyeceğim!”
Vallahi bir
saniye sonra iddiasını yalanlayacak günah işlemeye hazırdır:
"Hiç
şüphe yok ki, Allah, âdemoğlunun zinadan nasibini yazmıştır. Buna erişecektir.
Gözlerin zinası bakmak, kulakların zinası dinlemek, dilin zinası konuşmak, elin
zinası tutmak, ayağın zinası da yürümektir. Kalp ise heves eder, temenni eder.
Tenasül uzvu bunu tasdik eder veya yalanlar." (Buharî, Kader 9; Müslim,
Kader 20)
Evet...
Hangi
ademoğlu bu hadise rağmen ben asla bahsedilen zina çeşitlerinden hiç birini
işlemem diyebilir ki!...
-
Hani
özgür irade sahibi idik!
-
Hani
kalp ve bedenimize hâkim idik?
***
Allah’ın,
zinaya yaklaşmayın uyarısına rağmen bir insan neden günahlarına engel
olamaz?...
Değerli
okur..!
Unutma ki insanın yönetim merkezi olan kalbi Allah’ın kontrolündedir... Allah dilerse insanı doğru yolda tutar, dilerse nefsiyle baş başa bırakır o yoldan saptırır... Buna iman eden bir insan da doğal olarak nefsiyle baş başa bırakılmaması için Allah’a yalvarır... Aksi halde günahlar kaçınılmaz olur. Benden söylemesi...