Güçlü ve büyük Türkiye'nin inşası önlenemez...
Kıymetli okurlarım, yine ülkemizde kirli bir oyun sahneye alındı.
Yine birileri, bizi yumuşak karnımızdan avlamaya çalışıyorlar. Hem de, ellerindeki tüm imkanları seferber ederek yapıyorlar bu saldırıyı...
Bunlar, hedeflerine öyle kitlenmişler ki, artık gözleri hiçbir şey görmüyor. O dillerinden hiç çıkarmadıkları insan hakları konusunu bile unutmuş durumdalar...
Peki niçin bize böyle çıldırmış gibi saldırıyorlar? Niçin olacak... Güçlü ve büyük Türkiye’nin inşasını önleyebilmek için...
Onlar da biliyorlar... Türkiye'nin Eski Türkiye olmadığını... Onlar da biliyorlar... Ülkemizi eskisi gibi parmaklarında oynatamayacaklarını...
Zaten bütün hırçınlıklarının nedeni bu... Onun için seferber ettiler tüm imkanlarını...
İşte görüyorsunuz... Bazen ülkemizdeki göçmen konusunu kaşıyorlar. Bazen de Aleviler konusunu... Burada tek gayeleri var... O da memlekette bir kaos ortamı oluşturmak... Tabi, bunu içimizdeki işbirlikçileriyle beraber yapmaya çalıştıklarını unutmamak lazım...
Kıymetli okurlar, günlerdir ülkemizde yangın ve sel afetleriyle mücadele ediliyor. Bu mücadele yapılırken de, devlet işlerinde en ufak bir aksama yok...
Ödemeler deseniz... Orada da bir aksama olmuyor. Gerektiğinde erken ödeme bile yapılıyor. Anlayacağınız, birilerinin batıyoruz, bitiyoruz söylemleri gerçeği yansıtmıyor.
Unutmayalım, bu ülkede 2000 öncesi, maaşlar ödenemeyecek duruma gelindi. Eğer 99 yılında deprem olmasaydı... Maalesef, memlekette bu da yaşanacaktı.
Şimdi bir buna bakın... Birde, Korona viüsün ağır şartlarında yapılan çalışmalara bakın... Kaldıki 2000 öncesi ülkemizin başında virüs belası da yoktu.
Eskiler, “Hafıza-i beşer nisyan ile mağlüldür” derler. Unutmak ne kadar insani bir durum olsada, bizim geleceğimiz için, geçmişte yaşadıklarımızı unutmamamız gerekiyor.
AK Parti'nin 20. Yaşının kutlandığı bu günlerde nereden nereye geldiğimizi bir hatırlatayım dedim.