GELİŞMİŞ ÜRETİM ve TEKNOLOJİ MERKEZİ İÇİN İMZALAR ATILDI
Gelişmiş Üretim ve Teknoloji Merkezi'nin protokol imzaları Bilim, Sanayi ve Teknoloji Bakanı Fikri Işık ve İngiltere Ticaret ve Yatırımlardan Sorumlu Devlet Bakanı Lord Maude of Horsham tarafından atıldı.
Havacılık, gemicilik, otomotiv ve savunma alanlarında faaliyet gösteren Rolls Royce ile TÜBİTAK'ın kurduğu merkez, yerli uçak projesi ve yerli araba markası için çalışacak.
İmza töreninde konuşan Işık, "Ar-Ge ve inovasyon alanındaki işbirliği özellikle bilim ve teknolojinin üretilmesine çok önemli katkılar sağladı. Biz hükümet olarak Ar-Ge'nin özel sektör tarafından yapılmasına yönelik destekler veriyoruz" dedi.
Ülkenin kalkınması bilim ve teknolojide göstereceği performansa bağlıdır.
O yüzden merkezin kurulması olumlu bir adımdır.
ALİ BABACAN'DAN ÖNEMLİ TESPİTLER
NTV'de bir programa katılan eski Başbakan YardımcısıAli Babacan, şeffaflıkta önemli adımlar attıklarını, ancak sorunların da var olduğuna değinerek, "Yolsuzluk meselesi her ülkede az ya da çok var. Seçim sonunda sonuç ne olursa olsun bu konuya öncelik verilmeli" dedi.
Babacan, gerçek anlamda işleyen iyi bir adalet mekanizması Türkiye'nin olmazsa olmazı olduğunu vurgulayarak, "Hukukun üstünlüğünün esas olmadığı bir ülkeye kolay kolay yatırım gelmez" diye konuştu.
Babacan, Türkiye ekonomisinin ancak iyi yetişmiş nesillerle büyüyebileceğini ifade etti.
Bu çok önemli tespitlere katılmamak mümkün değil.
1 Kasım seçimlerinden sonra kurulacak hükümetin şeffaflık, adalet ve eğitim alanlarına el atmasını bekliyoruz.
Türkiye bu alanlarda yapısal reformları gerçekleştirmeden 2023 hedeflerini yakalayamaz.
IMF'DEN UYARI
Uluslararası Para Fonu(IMF) Başkanı Lagarde, "Dünya ekonomisi FED'in beklenen faiz artışı, yavaşlayan Çin ekonomisi ve düşük emtia fiyatlarıyla zor bir süreçten geçiyor" dedi.
Tüm ülkelerin küresel ekonominin değişen şartlarına uyum sağlamak zorunda olduğunu vurgulayan Lagarde, IMF'nin üye ülkeleri bu zor dönemeçte destekleyeceğini, teknik ve finansal yardımların gerektiği yer ve zamanda sağlanacağını taahhüt etti.
Türkiye ekonomisi umarız IMF'nin desteğine ihtiyaç duymadan yoluna devam eder.
YURTTAŞLARIN YÜZDE 42'Sİ TASARRUF YAPMIYOR
Yetişkin nüfusu temsil eden 3 bin kişiyle yüz yüze görüşülerek gerçekleştirilen Türkiye Finansal Okuryazarlık Araştırması'na göre katılımcıların yüzde 42'si herhangi bir tasarruf yapmamaktadır.
Buna karşılık 2012 ve 2015 yıllarındaki veriler karşılaştırıldığında, banka kredisi kullananların oranı yüzde 11,8'den yüzde 33,1'e, resmi olmayan kredi ve tanıdık birinden borç alma oranı yüzde 14'ten yüzde 22,6'ya yükseldi.
Tasarrufların altın ve dövize yöneldiğini ortaya koyan araştırmaya göre elinde altın bulunduranların oranı 2012 yılında yüzde 11,8 iken bu rakam 2015'te yüzde 24,9'a, elinde döviz tutanların oranı da yüzde 4,3'ten 10,5'e çıktı.
