Gazze ve Mazlumder raporları
Gazze insanlık adına direniyor
Gazze, sessiz bir şekilde öğretiyor; direnişi
Medeniyetlerin beşiği Anadolu’dan, Türkiye’nin Başkenti Ankara’dan, bütün farklıklarını, mensubiyetlerini, unvanlarını bir tarafa bırakarak, vicdan ve merhamet ortak paydasında, yaşanan vahşete karşı tepkisini, isyanını ve kararlılığını ifade etmek için bir araya gelen değerli Filistin dostları!
Gazze’de 1 yıla günü aşkın hastaneler, bombalanıyor.
Okullar bombalanıyor.
Camiler, Kiliseler, evler bombalanıyor. Pazar yerleri, su depoları, fırınlar ve aşevleri bombalanıyor.
Mülteci kampları bombalanıyor. Gazze’de kadınlar katlediliyor. Bebekler, çocuklar yaşlılar katlediliyor.
Sağlıkçılar, yardım görevlileri, gazeteciler katlediliyor. Gazze’de binlerce kişi Terörist İsrail tarafından vahşice katledildi.
Binlerce Gazzeli hala enkaz altında. ABD başta olmak üzere birçok batılı ülke, Filistin’de İsrail tarafından yapılan soykırıma seyirci kalmakla yetinmeyip bu katliama ortak oldu.
Filistin söz konusu olduğunda onlarca yıldır ürettiği insani ve hukuki birikimini göz ardı eden Batı, barbar ve sömürgeci yüzüne yenildi. Batının çifte standartlı bu yüzü, Batı uygarlığının insanlığa sunacağı hiçbir şeyinin kalmadığını, yeryüzüne kan ve gözyaşından başka bir şey getirmediğini bir kez daha gösterdi. Batı medeniyetinin kendi kabul ve tanımına uymayan insanları yok sayan, dışlayan, küçümseyen, zihniyeti; kendi toplumlarında da vicdan sahibi herkes tarafından görüldü. Bugün dünyayı sömürü alanı, insanları ise köle kabul eden bu anlayışın tüm maskeleri düştü birer birer.
Amerika ve işbirlikçilerinin sosyal ve siyasal mühendislikleriyle yaşanan iç savaşlar ve derinleşen insani krizler neticesinde dünyada 60’ı aşkın ülke savaş ve çatışma alanına çevrildi. Bu savaşlarda katledilen her 4 kişiden 3'ü sivil. Son 20 yıl içerisinde Irak’ta 1,5 milyon, Suriye’de 1 milyon, Afganistan’da 300 bin, Libya`da 50 binden fazla sivil öldü.
İşte bu katliamları tarihin tanıklığına havale edebilmek için yaşanan her zulüm ve katliamı rapor haline getiren MAZLUMDER'den bahsetmek istedim bu yazımda.
İnsan Hakları kuruluşlarının önemli görevlerinden birisi de konu odaklı raporlama çalışması yapmaları.
Bu raporlar tarihe tanıklık yapması açısından çok önemli.
Bir dönem Benimde Yönetiminde bulunduğum Ülkemizin nadide İnsanları kuruluşu MAZLUMDER tarihe tanıklık yapıyor.
28 Şubat döneminde birifingli yargının verdiği kararlarla, müebbet cezası alıp bir çok insan haksız yere cezaevine düştü. Bu haksızlığı gören MAZLUMDER bu insanların yeniden yargılanmasını talep eden basın açıklamaları ile kamuoyu oluşturdu. Çalışmalarına bizler de destek verdik. Ve haksız yere cezaevlerinde tutulan insanlar “yeniden yargılanmak üzere” serbest bırakıldılar.
Gazze’de gerçekleştirilen katliam ve soykırımı raporlaştırarak tarihe not düşmüş.
Somali, Sudan Bangladeş, Bosna, Çeçenistan, Suriye raporları ve Basın açıklamaları.. Nerede bir Mazlum varsa, mazlumlar için koşturan insanlar..
2000’li yıllarda yine MAZLUMDER’le birlikte Ankara İnanç Özgürlüğünü kurmuştuk..
O dönem Güzel işler , organizeli faaliyetler yaptık. Her Cumartesi Hummalı bir toplabtı akabinde Abdi İpekçi Parkında “İnanca ve Başörtüsüne Saygı” için basın açıklamaları…
Son dönemde Ankara’da oluşturduğumuz, Ankara Filistin Dayanışma Platformunda da birlikte hareket ediyoruz. MAZLUMDER’inde içerisinde bulunduğu 39 STK ile birlikte güzel bir insicam ve bereketli bir birliktelik oluştu..
Gazze hepimizi diriltti.. farklılıklarımıza rağmen Filistin Davası için hepimiz bir araya geldik ve “Filstin” ortak paydasında ANFİDAP’ı oluşturduk.
Bütün farklılıklara rağmen zulme karşı bir arada iş tutulmasının örnekliği var. Yönetiminde Camiamızın her kesiminde İnsan Haklarına duyarlı insanlarla dolu..Farklılıklarımıza rağmen 30 Farklı STK 1 yıldır çok güzel faaliyetlerde bulundu. Hiçbir kurum ve kimse kendisini veya kurumunu ön plana çıkarmadan bereketli işler yaptı.
Haçlı Siyonistlerin Filistin işgali ve Gazze'de yaptığı kesintisiz soykırıma karşı kesintisiz şekilde karşı çıkmak ve elimizdeki her imkanı kullanarak tepkimizi göstermek zorundayız.
Mesela işgalci Siyonist İsraili korumak ve Müslüman katletmek için yola çıkan USA ABD gemisi karasularimizda, limanlarimizda demirlemesine tepkimizi en yüksek perdeden göstermek zorundayız.
Bütün bunların yanında yaşananların kayıt altına alınıp raporlanması çok önemli.soykırımcıları ve destekçisi Batı yarın yine sahte maskelerle insanlığı aldatmak istediğinde ne kadar zalim olduklarını belgeleyecek olan şey kayıt altına aldıklarımız olacaktır.
Kim olursa olsun Zalime Karşı, Kim Olursa olsun Mazlumdan yana düsturuyla yürüyen başta MAZLUMDER olmak üzere bütün vicdanlı insanlara selam olsun..