''Gazeteci Remzi Mamaşoğlu''
Remzi Mamaşoğlu ile Giresun Dergisi özdeş duruma gelmiştir. Gurbetteki ve sıladaki çoğu hemşehrilerimizin en iyi ve çok bildikleri yayın organı GİRESUN DERGİSİ’dir. GİRESUN DERGİSİ gurbet ile sıla arasında gönül köprüsüdür. Bu köprünün mimarı ve uygulayıcısı hiç kuşkusuz Remzi Mamaşoğlu dostumuzdur.
Remzi Mamaşoğlu Giresun Dergisi’ni gönlü ile devir almış, başı ile yükseltmiş ve alınteri ile ona can vermiştir. Otuz yılı aşkın süredir dergimiz gündem oluşturan ve özgül ağırlığı yüksek olan bir belgedir. Belgedir çünkü Dergimiz ilimizin tarihsel, ekonomik, sosyal ve güncel konularını gündeme taşımıştır. Bunu yaparken uzmanların görüşünü almıştır.
İlimiz söz konusu olunca göçen Giresunlu’lar ülkemizin her yanına dağılmıştır. Sosyokültürel yönden vilayetimizin yüzde yüz Türk ve Müslüman olduğunu söyleyebiliriz. Homojen bir nüfus yapısı oluşturan vilayetimiz coğrafi konumu ile şanlı bir yere sahiptir. Bütün mesela bunu hemşehrilerimizin takdirlerine sunabilmektir.
Vilayetimizin ve Giresun Dergisi’nin konularına girmeden önce Türk Milleti’nin tarihinden ve özelliklerinden söz etmekte yarar vardır.
Türk milletinin tarihte beliren asıl özelliği teşkilatçılığıdır; bu özellikler sebebiyle tarihe not düşmüşlerdir. Tarihte imparatorluk kuran başka uluslar da vardır. Ancak bu tablo dönemseldir. Türk milleti ise bunun dışındadır. Türk milletinin örgütçülüğü, onların siyasi ölmezliğidir. Türkler insanlık tarihinde hiçbir zaman bağımsızlığını yitirmemiş, tersine her zaman istiklalini korumayı başarmıştır.
Türk ulusu bozkırlarda, soğuk ve elverişsiz hayat şartlarında yaşamıştır. Bu durum Türklerin dayanıklı olduğunu gösterir. Türkler zor zamanlarda kuşak olarak çoğalma yeteneğine sahiptir. Barış ve Savaş zamanlarında Türk ulusu varlığını her zaman korumasını bilmiştir.
Türk ulusu göçler sebebiyle kültür çevreleriyle de karşılaşmışlar ve temasa geçmişlerdir. Uzakdoğu’da Çin-Budist, Ortadoğu’da İslam-Arap-Fars kültür düzeyi, Avrupa’da Hristiyan-Lâtin kültür çevresi gibi. Türk ulusu bu değişik kültürler içinde erimelidir. Aksine yeni kültürün oluşturucu durumuna geldiler.
Genüş Türk Coğrafyasında çeşitli din ve kültürden insanlar barış içinde hayat sürmüşlerdir. Bilge Kaan’dan Uygur Hakanı’na, Osmanlı’lardan Cumhuriyet’e kadar hoşgörü ve barış Türk Devleti’nin temel politikası olmuştur. Bu sebeplerden dolayı Türkleri’n egemenlikleri uzun sürmüştür ve aranılan bir ulus durumuna gelmişlerdir.
Türkleri’n en zayıf tarafı kardeşler ve kendi aralarındaki anlaşmazlıklardır. Türkler arasında önde olmak, yönetmek arzusu şiddetle vardır. Türkler biribirilerine karşı, kardeşler arasındaki rekabete benzer bir kıskançlık duyarlar. Bu kıskançlık az da olsa olumlu yönde gelişmelere sebebiyet verir. Ancak gelişmeler genellikle olumsuz yönde cereyan eder.
Türk milletinin devamlı hareket halinde olması ve yeni ülkeler fethetmesi siyasi ve kültürel merkezlerin değişmesine yol açmıştır. Bu da onun egemenlik alanının daralmasına, kültürel etkisinin sınırlı kalmasına sebebiyet vermiştir. Tersi gerçekleşseydi, Türk milletinin sosyokültürel etkileri küresel boyutta olabilirdi.
İdarecilerimizin bir kısmının aymazlığını bu tabloya ekleyelim. Yöneticilerimizin bir kısmında yabancı hayranlığı her dönemde ileri boyutlarda ortaya çıkmıştır. Ancak Türk halkı ulusal vasfını korumasını bilmiştir. Dolayısı ile bir kısım yöneticiler ile halk arasındaki makas açılmıştır.
Türk ulusunun önemli bir parçacı olan Giresun’lular arasında milletimize ait özellikler görülmektedir. Vatanseverlik, hamiyetperverlik, ahlaklı olma ve onu onaylama, dinimize ve milliyetimize bağlılık vb. vasıflarımız dikkati çekmektedir. Doğaldır ki, bunlarla övünebiliriz.
Diğer yandan hemşehrilerimizde de olumsuz özellikler görülebilmektedir. Bunlar arasında önemli olayları unutkanlık, kardeşler arasında geçimsizlik, az da olsa bazı konularda acele etmeme veya nemelazımcılık vb. sayılabilir. Buna araştırmadan ve sorgulamadan inanmayı ekleyebiliriz.
Sıladaki bu olumsuz ve olumlu vasıflarımız göçlerle birlikte yeni beldelere taşınmıştır. Edilgen bir yapıda olan hemşehrilerimizin çoğunluğu komşu vilayetten olanların yanlarına kapağı atmıştır. Problemlerimiz devam etmekle beraber çözüm üretemiyoruz. Dolayısı ile ağırlaşan dertlerin altında eziliyoruz.
İşte böyle bir ortamda bir yiğit çıkıyor ve çözümü gösteriyor. Bu yiğitin adı avukat Murat Toker beydir. Murat bey hemşehrilerimizin edilgen oluşunu tespit ediyor ve bayrak açıyor. Bunu “Gurbetçi Giresun Dergisi”ni çıkararak gösteriyor. Avukat Murat Toker beyi unutmamalıyız ve ona şükran borçluyuz.
Murat Toker bey artık görevini vicdan huzuru ile yapmıştır ve nöbeti birisine devretmesi gerekir. Bu sırada devreye bir gazeteci olan Remzi Mamaşoğlu girer ve bayrağı teslim alır. Remzi beyin elinde Dergi başka bir şekil ve yol alır. Çünkü gazetecinin elinin değdiği “Dergi” okul kıvamına dönüşecektir.
Nitekim öyle oldu. Remzi Mamaşoğlu Giresun Dergisi’ni rayına oturtmuştur, ulusal düzeyde yayın hayatına sokmuştur. Remzi bey alanında yetkin kişilerden oluşan kuvvetli bir yazar kadrosu oluşmuştur. Derginin tüm paydaşları arasında Mamaşoğlu mükemmel bir eşgüdüm sağlamıştır.
Remzi Mamaşoğlu Giresun Dergisi2nin içeriğinde olumlu yönde değişiklikler gerçekleşmiştir. Bilim ve akılcı yönde yayınlara ağırlık verilmiştir. Birçok uzmanın görüşlerine yer verilmiştir. Bir çeşit açık oturum görevi icra edilmiştir. Bütün bu değişiklik görüşler sonucunda kalıcı ve pratik veriler elde edilmiştir.
Bir kere baştan belirtelim. Remzi Mamaşoğlu çekirdekten yetişmiş, yerelden ulusal basına geçmiş bir gazetecidir. Hak ederek ve emek vererek sarı basın kartına sahip olmuştur. Gazeteciğin kurallarına uyarak, objektif haberciliğin kaidelerini yerine getirir. Şartlar ne olursa olsun gazetecilik duruşundan kendisi ödün vermemiştir.
Giresun Dergisi ilimizin dertlerini ve gündemini kendisine görev edinmiştir. Göz ardı edilen ve çözüm bulunamayan problemler gündeme taşınmıştır. Giresun Dergisi’nin özgül ağırlığının yüksek olması problemlerin çözümünde kolaylaştırıcı rol oynamıştır. En azından dertlerimiz ilgililere duyurulmuştur.
Gurbette yaşayan Giresunlu kardeşlerimiz biribirini yeterince tanımıyordu, bir araya toplanma gelenek haline gelmemişti. Aynı kentte oturan insanların memlekete bakışları ve Giresunla ilgili öncelikleri farklı idi. Fındık üretimi konusunda aynı gönül yolculuğu başka sahalara yansımamıştı. Dergimiz gönül birlikteliğini sağlamıştır.
Giresun Dergisi sayesinde Giresun ile ilgili problemler masaya yatırılmıştır. Giresun ile ilgili değişik alanlarda toplantılar yapılmış, uzmanların görüşleri kayda geçirilmiştir. Mesela Giresun Tarihi ve ilimizin sosyodemografik yapısı bilgi şölenlerinde değerlendirilmiş ve kitap halinde basılmıştır.
Milli Mücadelede Giresun’lular ve Afyon-İscehisar’daki şehitlerimiz konusu Giresun Dergisi’nin gündeme getirip kamuoyu oluşturduğu alandır. Giresun kimliğinin oluşmasında Afyon şehitliğinin katkısı çok büyüktür. Her yıl gururla hemşehrilerimiz şehitlerimizin mezarlarını ziyaret ediyorlar.
Birçok başarılı hemşehrimizi camiamıza tanıtan Giresun Dergisi’dir. Gurbette olanlarında söz sahibi olmuş kardeşlerimizi tanıyorsak, onlarla gurur duyuyorsak bilelim ki, bu, Giresun Dergisi’nin sayesindedir. Başarılı olan hemşehrilerimizin rol-model olduğu gençlerimizin sayısısın artmasıyla gurur duyuyoruz.
Remzi Mamaşoğlu’nun çalışma ilkeleri arasında “ben” yoktur. Dergimizin bütün çalışanları arasındaki özenilen ve arzu edilen uyumu ve eşgüdümü kendisi büyük bir özveriyle sağlamaktadır. Zaten Dergimizin de uzun soluklu olarak yayın hayatına devam edebilmesinin sırrı da burada yatmaktadır.
Dergimizin mensupları ve okuyucuları arasındaki derin ve anlamlı bağ bundan kaynaklanmaktadır. Bu gönül bağını taklit edenler zaman zaman ortaya çıkmıştır. Ancak bu gibi odakların solukları kısa sürede kesilmiştir.
Remzi Mamaşoğlu Giresun ile ilgili her etkinliğe, her toplantıya ve her sosyokültürel oluşumlara kendisi katılı ve ondan bir haber çıkartır. Kendisi yorumlarını katarak okuyucusuna ferah bir atmosfer içinde sunar. Remzi bey bu hizmetlerinde karşılık beklemez tersine samimiyet, dostluk, hak perestlik görmeyi diler. Birçok saygıdeğer zevat bu durumu samimiyetle dile getirmişlerdir.
Remzi Mamaşoğlu gurbetteki hemşehrilerimizi zaman zaman geceler düzenleyerek bir araya getirir. Yıllarca biribirini görmeyen dostlar beraber olurlar, fikir alışverişinde bulunurlar. Bu organizasyonun çoğunda kervanımıza yeni dostlar eklenir. Birçok saygıdeğer şahsiyetten Giresun Camiasının haberi varsa bunda Dergimizin katkısı çoktur.
Remzi Mamaşoğlu Giresun Dergisi’ni çıkarırken çeşitli zorluklarla karşılaşmıştır. Ummadığı kişilerden destek görmüştür. Dost sandığı ve güvendiği kişiler arasında Remzi beyi üzenlerin sayısı az değildir. Bu arada Remzi beyin sağlığı ile ilgili problemler ortaya çıkmıştır. Ancak, bu aksaklıklara rağmen ısrarla ve sebatla gazeteciğini sürdürmüş, ilkelerden ve kişiliğinden ödün vermemiştir.
Remzi Mamaşoğlu Giresun için çok sayıda olaya, yapıta, değere imza atmıştır.
Sonuç: Remzi Mamaşoğlu eserleriyle, yaptıkları ile yaşayan bir efsaneye dönüşmüştür.