Gayret ve Ahlak

Bir ülkenin kalitesini evlere, mahallelere ve çevresine bakarak anlayabilirsiniz. Gördükleriniz ve anladıklarınıza göre ülkenin maddi manevi insan kalitesinin, insan değerinin nasıl olduğuna dair karar verebilirsiniz.

Gördükleriniz; “neşesi kaçan çocuklar, huzuru bozulan evler ve dayanışması olmayan komşular” ise o mahalde sorun var demektir. Duyduklarınız; “mutlu olmak benim de hakkım ağlayışları, el uzatın, kurtarın bizi çığlıkları” ise iyilik için geç kalmışsınız demektir.

Anne babalar mutsuz, çocuklar hayalsiz ve hedefsiz, mahalleler selamsız ve şefkatsiz ise sosyal ve manevi bir yangın ülkeyi sarmış diyebilirsiniz. Kötü alışkanlıkların pençesine bir il nüfusu, ordudaki asker sayısı kadar insanınızı kaptırmışsanız ülkedeki yangın daha da büyümüş diyebilirsiniz.

Bu tespitlerinizde doğru ve haklıysanız kendinizi doğru bir yol tutmuş kabul edebilirsiniz. Haliyle teşhis ve tedavi yöntemleriniz de doğru olacak ve buradan başlayarak çözümde hızlı yol alacaksınız demektir. Yangın sönsün, işler düzelsin ve iyilik her yeri doldursun istiyorsanız çok yüksek ve çok zahmetli bir gayret sizi bekliyor demektir.

Ülkenin huzur bulabilmesi için bu yangında ilk kurtarmanız gereken kendinizdir, yaratıcının kıymet verdiği insandır. Ailedir… Aileniz ve mahalle komşularınızdır. İnsan güzel ahlakı ile huzura kavuşmadan, aile huzura kavuşmadan ne mahalle ne şehir ne de ülke düzlüğe çıkarılabilir.

İnsanların huzuru, hanelerin neşesi ya güzel ahlaktan geçecek; derdi, kasveti, sıkıntısı az, iyilik, tebessüm ve muhabbeti bol bir hayat tüm ailesini ve çevresini kuşatacak. Ve yahut güzel ahlak sahibi olunmazsa insanın hem bu dünyası hem de öte dünyası bozgun yeri olacak.

İnsanların hayatları güzel ahlaktan geçmez, günlük süsü edep olmazsa dayanışma ve yardımlaşma noksan kalırsa başa gelebilecek belalar acı bir gerçek mi yoksa göz korkutan bir korku dağı mı?

Güzel ahlak sahibi olunursa neler kazanılır, ne gibi müjdelere kavuşulur, tüm hayat nasıl iyileşir?

Güzel ahlak sahibi olunmazsa neler kaybedilir, ne gibi belalara bulaşılır, tüm hayatlar nasıl cehennem yerine döner?

Bu çalışmamızda ahlak konusunu ele almaya çaba göstereceğiz. Elden, dilden ve kalemden geldikçe güzel ahlak konusunu ve kötü ahlak afetlerini izah etmeye çalışacağız.

Tüm okuyucularımızdan beklentimiz, kendimize, kardeşimize anlatır gibi yazdığımız bu konuları sindire sindire okumalarıdır. Yaşadıkları ülkeyi daha yaşanılır, daha iyi bir yer yapabilme niyetiyle hem kendilerine hem etraflarına yüksek katkı vermeleri ve gayretkeş olmalarıdır.

İnanıyoruz ki yazdıklarımız, sizlerin ve bizlerin gayreti ile millet ve ülkenin geleceğinde halis bir iyilik olarak sonuçlanır.

Umarız hepimizin gayreti ülke hayrına, insanların güzel ahlakına bir katkı sağlar.