Futbol statü sağlamamalı
Futbol ile ilgili değerlendirmelerimiz malumdur. Futbol bir spor olmaktan ziyade bir temaşa sanatını andırmaktadır. Kişilerin tek tek spor yapmalarından ziyade seyretmeye dayanan bir dal. Futbol programları şova dönüşmüş durumda. Toplumun problemleri unutuluyor, unutturuluyor. Problemler tam manasıyla halının altına süpürülüyor. Futbolu, ondan anlamayanların yönetmek istediğini düşünürsek durumu yorumlamak daha kolay olabilir.
Bütün bu olumsuz yönlerine rağmen futbolun toplumda büyük bir ağırlığı mevcut. Futbol gündemi tayin ediyor, herkes ondan söz ediyor. Futboldan anlamak, anlıyor gibi yapmak statü sağlıyor. Göstermelik şekilde maça gidenler ve izleyenler var.
Öyleyse statü nedir ne değildir? Biraz bilgi verelim. Toplumsal düzenlemelere uyumlu davranmaları amacıyla toplumca bireylere atfedilenlere "Verilen Statü" adı verilir. Diğer yandan kendi çabaları sonucunda alınana ise "Elde Edilen Statü" denir.
Verilen statüler genel olarak cinsiyet temeline dayanarak ayrışmıştır. Toplum erkeklerden katkı, kızlardan ise sunu beklemektedir. Böylece cinsiyet yönünden toplumun bizlere verdiği statü, doğumumuzla birlikte belirlenmiş olur. Kuşkusuz bu tür verilen statülerin sebebi sistem veya ideolojilerdir. Toplumsal sistemler değiştikçe cinsiyetle kazanılan rol ve statüler değişebilmektedir. Bu gibi cinsiyete dayanan statü farklılaşması, kültürler arasına da çeşitlilikler göstermektedir.
Elde edilen statüler ise toplum tarafından verilmeyen fakat kişinin bireysel irade ve çabasıyla kazandığı statüdür. Çoğunlukla başarı, yetenek, toplumsal prestij gibi öğeler rol oynar. Bunların bir çoğu yine cinsel ayrımlaşmayı içerse de iradeye de dayanmaktadır. Gelişmiş toplumlarda statü verilmez, elde edilir. Parasal güç, başarı hırsı, toplumsal konum ve kişisel yetenekler gibi etmenler bireyin statüsünü belirlemektedir.
Futbol geçmişi olmayanlar ve futboldan anlamayanlara toplum statü vermek konusunda cimri olmalıdır. Yine de yetenekli çocuklarımızın hakkını teslim etmek gerekir. Fakat futbolun aktörleri ve aktörlüğüne soyunanlar, futbol konusuna hiçbir bilgi ve birikimi olmayan uzmanlığı bulunmayan kişiler. Hatta bu tip insanlar zaman zaman ekonomi, siyaset ve benzeri alanlarda da yorum yapmaktan geri kalmıyor.
Halbuki bireysel alanda sporda statü sahibi olup başarılar elde etmiş olanlar ön plana çıkarılmalıdır. Ülkemizi temsil edenler, ayyıldız için ter dökenler başrole geçmelidir. Gençlerimize ve çocuklarımıza bu starlar tanıtılmalı ve örnek olarak sunulmalıdır. Çalışkanlık, dürüstlük ve işinde ustalığa sahip olanların futbol arenasında statü sahibi olmaları en büyük arzumuz.
Yetişkinlerin ve ilgililerin görevi bireysel sporları teşvik etmek olmalı. Bireysel sporlar sayesinde toplum sağlıklı olacak, gençlik geleceğe umutla bakacaktır.
Sonuç: Statü doğuştan değil, çalışarak ve alın teri akıtarak elde edilmelidir.
