Dolar (USD)
34.47
Euro (EUR)
36.40
Gram Altın
2951.92
BIST 100
9356.86
02:17 İMSAK'A
KALAN SÜRE
22 Kasım 2018

Futbol da değişiyor

DÜNYADAKİ her şey gibi futbol da değişiyor. Daha doğrusu günümüze ayak uyduruyor. Uydurmak da zorunda. Çünkü şartlar buna mecbur kılıyor...

Her ürün gibi futbol da artık endüstrileşti. Hem de dünyanın en büyük ekonomileri arasına adını yazdırdı...

Futbola yön verenler, kulüplerin şirket gibi yönetilmesi için birçok yönetmelik hayata geçirdi...

Bu kurallara uymayanların canı çok ciddi biçimde yanıyor. Transfer hakkı elinden alınıyor, Avrupa’ya yollanmıyor falan filan...

Değişen sadece futbolun ekonomisi mi? Tabii ki hayır...

Futbol artık tam bir “takım” oyunu olmak zorunda. Bireysel yetenekler artık rağbet görmüyor. Muhtemelen bundan sonra da görmeyecek. Futbolun merkezi Avrupa’da artık bir Ronaldinho, Messi ve Quaresma görmek imkansızlaşıyor. Çünkü bu tür oyuncular yerine, fizik gücü üst düzey, bileklerini şov için değil, sistemin iyi işleyen bir dişlisi olmak için kullananlar tercih ediliyor.

Yani Mbappe, De Bruyne, Pogba ve Kane tarzı oyuncular vitrine çıkıyor. Dünya artık Fransa’nın başardığını uygulamaya çalışıyor. Tıpkı Aykut Kocaman’ın Fenerbahçe’de oynatmaya çalıştığı sistem gibi...

Bu anlayış ister istemez tribünlerdeki seyirci sayısını da etkiliyor. Çünkü şov havasında geçen futbol maçları artık satranç ortamında oynanıyor.

Her şey kazanmak üzerine kurgulu...

Bu da futbola olan ilgiyi her geçen gün azaltıyor... Böyle giderse daha da azaltacak...

Çünkü artık kulüpler kâr etmek zorunda... Bakın Real Madrid Ronaldo’yu sattı, yerine herkes ne yıldızlar bekliyordu değil mi... Ne oldu?

Artık futbol eski futbol değil, bunu kabul etmek zorundayız...

KiMSE YARDIM ETMiYORMUŞ!

Lucescu yönetimindeki A Milli Futbol Takımımız, UEFA Uluslar Ligi’nde küme düştü. Önceki akşam da Ukrayna karşısında yine hayal kırıklığı vardı.

Saha içi değil de maçın ardından Lucescu’nun söyledikleri bir hayli ilginçti.

Tecrübeli teknik adam, basının yardımcı olmadığından dert yandı. Bir de, “Kariyerim ve başarılarım ortada” diye caka sattı.

Geçen yıl La Gazetta dello Sport’a verdiği demeçte “Türkçe öğrenmek istemiyorum. Çünkü gazeteciler beni rahat bırakmaz” diyen başkası mıydı? Geçmişle övünmek de ne kadar doğru bilemedim....

Dünya üçüncüsü olan bir takımı siz küme düşürdünüz Sayın Mircea Lucescu!...