Dolar (USD)
33.99
Euro (EUR)
37.82
Gram Altın
2820.22
BIST 100
9577.46
02:17 İMSAK'A
KALAN SÜRE

04 Eylül 2024

​Foncu fino

Gavurun ekmeğini yiyen gavurun kılıcını sallar…

MOSSAD!ın saha ajanlarına para dağıtan kasa Liridon REXHEPI yakalandı.

Türkiye’deki elemanlarını beslerken suçüstü hali oldu, katil İsrail…

İsrail’in soykırımına karşı çıkanları itibarsızlaştırmada da bu paralar kullanılmış.

Türkiye Cumhurbaşkanı’na galiz küfürler eden İsrail’in bakanıyla Türkiye’de de aynı ağızı kullananlara bakılırsa durum daha da netlik kazanıyor.

30 Ağustos Zafer Bayramı’nda şehit İsmail Haniye’in posterlerine saldıranların da ipi bu melanet odağının elinde.

Halkı, siyasi tercihleri sebebiyle tahkir eden de suçluyu yanında “ağırlayan” da sırtını sıvazlayan da aynı mahfilin kuklaları değil midirler?

İstanbul’da Filistin ile dayanışma mitingine katılan vatandaşın ağızını burnunu kan içinde bırakan saldırgana “eline sağlık” diyerek taltif eden köşe tetikçisi ve “hukuksal” yardım kampanyası açan siyaset bezirganları kimlerin foncusudur?

Kimilerini parayla, kimilerini makamla, kimilerini de uçkurla fonluyorlar.

“HAMAS terör örgütüdür.” diyen ne ile fonlanıyor?

Durum gayet açık; terör, İsrail’in aparatıdır. Bizatihi İsrail, devletleşmiş terör örgütüdür. Terör örgütleriyle ittifak/uzlaşı içinde olanların aynı zamanda İsrail’in soykırımını örtbas etmeye çalışmaları tesadüf değildir.

Türkiye’nin gelişmemesi için her türlü ittifakın içinde yer almayı vatanseverlik saymak, tam da Siyonistçedir.

Milyon dolarla fonlanan medya neyin reklamını yapıyor, kimin kılıcını sallıyor? Türkiye’nin menfaatlerini sabote eden etki ajanları nereden fonlanıyor?

Bin yıl süreceği iddiasıyla başlatılan soygun ve talan süreçlerini de bu fon merkezleri yönetiyor.

Biraz dikkatle bakıldığında olayların merkezindekiler net olarak görülüyor.

27 sene önce;

“Minareler süngü, kubbeler miğfer,

Camiler kışlamız, müminler asker,

Bu ilahi ordu dinimi bekler,

Allahu Ekber, Allahu Ekber.” şiirini okumak, “laiklik karşıtı eylemlerin odağı olmak” iken şimdi, Harp okullarında camii açılışları yapılıyor.

Fonlayan ve fonlananlar…

Nevirleri dönük, dehşet içindeler…

Allah ve ahlak kelimelerini yasaklayan Siyonist müntesipler, bugün de yerli yerinde durmaktadırlar, milim değişme yok.

Harp Okulundaki “yemin töreni” olayı ile Cumhurbaşkanı’na, seçmene küfür etmek, küfürbazı ağırlamak, küfürbazın sırtını sıvazlamak, asla ve kat’a bir birinden bağımsız değildir.

Darbe şartları, toplumun kutuplaştırılmasıyla oluşturulduğu izahtan varestedir.

Hep bu metot uygulanagelmiştir.

Başbakan Necmettin Erbakan’a küfür eden subay kılıklı fon finosu, o gün itibar suikastı yapmıştı. Ne yazık ki bu fino hakkında hiçbir yasal işlem yapılamamıştı.

Önemsiz göstermek en büyük gizlenmedir.

Küfür yarışı, sadakatin, fonlamanın kriterlerindendir.

“Ne kadar küfür o kadar fon…”

“Küfür et, keyfine bak!...”

Foncuların finoları…

Darbeciler, içini boşalttıkları paraları nereye aktardılar?

Sadece, 28 Şubat sürecinde 27 banka batırıldı. Kamu zararı yaklaşık 200 milyar dolar…

Talan edilen, peşkeş çekilen orman ve hazine arazilerinin ise haddi hesabı yok.

Şu soruya mutlaka cevap bulunulması gerekiyor:

29 Aralık 2023’te İsrail’in Gazze’de soykırım yapmaktan Uluslararası Adalet Divanında yargılanma süreci görüşülürken Riyad’da Süper Kupa Maçında “Ne Mutlu Türküm Diyene!” pankartı açmak isteyip kriz çıkararak maçın iptal edilmesi ve malum “zinde güçlerin” meydanlara çağırılması sıradan bir olay mıdır?

Faillerin kimliği hiçbir şey ifade etmiyor mu?

İsrail’deki küfürbazlarla Türkiye’dekilerin var mı farkı?

Fon tasmalılar…