Fiyatları yükselten on neden
Enflasyonist süreç devam ediyor ve fiyatları konuşmaya devam ediyoruz.
Gelin enflasyonun nedenlerini birlikte inceleyelim.
1)
Enerji
maliyetleri: Pandemi tedbirlerinin gevşetilmesiyle birlikte artan enerji
fiyatları Rusya’nın Ukrayna’yı işgal etmek için başlattığı savaş sonrasında daha
hızlı yükselmeye başladı. Özellikle petrol ve doğalgaz gibi üretimin en önemli
girdisi olan enerji maliyetlerindeki artış, doğal olarak enflasyonu yeniden
yukarı yönlü harekete geçirdi. Fabrikalarda üretim için, tarlada ekip-biçmek
için, ürünlerin nakliyesi için her aşamada enerji maliyetleri önemli bir etken
oluyor.
2)
Emtia:
Pandemi ve savaş sebebiyle üretimin önemli girdileri olan alüminyum, demir,
buğday, mısır gibi emtia fiyatlarında hızlı artışlar yaşanması fiyatların
yükselmesinde en önemli etkenler arasında.
3)
İhracat:
Küresel tedarik zincirinin bozulması sebebiyle Türkiye’ye olan hızlı talep
artışı ihracatın hızlı artmasına neden oldu. İhracat artarken ihraç ettiğimiz
ürünlerin fiyatları da artmaya başladı. Yurt dışı üretici fiyat endeksine
baktığımız zaman Şubat ayında bir önceki aya göre % 2,35, bir önceki yılın aynı
ayına göre %106,13 artış gösterdi. Yurt dışından talep arttıkça ihracat daha
kârlı hale geliyor. İhracatın kârlılığı arttıkça üreticiler iç piyasaya satmak
yerine yurt dışına satmayı tercih ediyorlar. Bu sadece sanayi ürünleri için
değil aynı zamanda tarımsal ürünler için de geçerli oluyor. Üretici yurt dışına
sattığı fiyatı ve kârlılığı görünce iç piyasadaki müşteriye daha ucuz satmıyor.
Bu nedenle iç piyasada da fiyatlar ihracat fiyatlarına doğru yükseliyor.
4)
Talebin
canlı olması: Enflasyonun iki temel nedeni vardır. Biri maliyet ise diğeri
taleptir. Arzın sabit olduğu durumda eğer talep artarsa fiyatlar buna bağlı
olarak daha fazla artar. Tersinden düşünmek gerekirse satılmayan ürünün fiyatı
satılması için düşürülür. Enflasyonist süreçle beraber fiyatların daha fazla
yükseleceği beklentisi sebebiyle talebin canlı olduğunu görüyoruz. Özellikle
bazı ürünlerde çeşitli dönemlerde yapılan manipülasyonlar (yalan haberlerle)
sebebiyle (Ayçiçek yağı gibi) ani ve hızlı talep artışı bu ürünlerde fiyatların
hızlı yükselmesine neden oluyor.
5)
Fırsatçılık:
Enflasyonist ortamda fırsatçılar çoğalır. Piyasa fiyatlarında oluşan
dengesizlik ve belirsizlik yüksek kâr etme güdüsüyle birleşince fiyatlar daha
hızlı artıyor. Enflasyon nedeni birden fazla olunca fırsatçılar için bahane
üretmesi daha kolay oluyor. Fiyatların daha fazla yükseleceğini düşünerek
sattığı ürünün veya hizmetin fiyatını daha yüksek seviyeden belirliyor.
6)
Stokçuluk:
Fiyatların daha fazla yükseleceği beklentisi ile bazı ürünlerin piyasaya
sürülmediğini hatta raflardan kaldırıldığına şahit oluyoruz. Bunun dışında
tarımsal bazı ürünlerde ürünlerin çöpe atıldığı haberlerine şahit oluyoruz. Bu
durumlar fiyatların düşmemesine bilakis artmasına neden oluyor. Bu noktada
belirtmek gerekir ki stok yapmak ile stokçuluk yapmak ayrı şeylerdir. Stok yapmak
gayet doğaldır. Ancak ürünün fiyatının yükselmesi için ürün yok algısı
oluşturmak için ürünü stoklarda bekletmek stokçuluktur.
7)
Ücretler:
İstihdam piyasasında ciddi bir emek arzı ve emek talebi uyuşmazlığı olduğunu
görüyoruz. Bir tarafta işçi arayan iş dünyası diğer tarafta iş arayan işsiz
kesim. İşveren daha az ücret ve daha çok nitelikli eleman ararken iş arayan
daha az yorucu iş ve daha yüksek gelir elde etme arzusu taşıyor. Eleman
bulamama sebebiyle piyasada ücretlerin artması fiyatlara da yansıyor. Piyasada
her işletme asgari ücret ödemiyor. Resmiyette asgari ücrette gösterseler de
fiiliyatta daha yüksek ücret ödeyenlerin olduğunu az çok herkes biliyor.
Piyasada ücretlerin artması da fiyatlara yansıtılıyor.
8)
Küresel
Enflasyon: Dünya genelinde enflasyonist süreci yaşıyoruz. Nasıl ki
ihracatını yaptığımız ürünlerin fiyatları artıyorsa ithal ettiğimiz ürünlerde
de fiyatlar artıyor. Dışarıdan enflasyon ithal etmemiz de iç piyasada
fiyatların artmasına neden oluyor.
9)
Hammadde
tedarik sorunu: Bazı sektörlerde üretimin en önemli girdisi olan
hammaddelerin ihraç edilmesi sebebiyle içeride hammadde tedarik sorunu
yaşanmaya başladı. Savaşın da etkisiyle birlikte yeni hammadde tedarikinde
sorun olmasıyla iç piyasada fiyatlar yeniden yükselişe geçti.
10)
Döviz
kuru: Kasım ve aralık aylarında hızla yükselen döviz kurunun etkileri henüz
bitmedi. Bunun yanında döviz kurunun yükselmesiyle beraber ithal girdilerdeki
her 1 dolarlık artış günümüz kuruyla 14,74 TL’lik bir artışa neden oluyor.