Dolar (USD)
34.57
Euro (EUR)
36.00
Gram Altın
3017.21
BIST 100
9549.89
02:17 İMSAK'A
KALAN SÜRE
27 Haziran 2021

Fikir Dünyamıza Yön Verenler

Düşünce hayatımızı şekillendiren yazarların eserlerine her zaman ihtiyaç duyuyoruz. Düşünürler, kitaplarıyla toplumu aydınlatmaya devam ediyor.

Hepimiz hayatımız boyunca kıymetli yazarların değerli eserleriyle fikren besleniyoruz. Bunların bir kısmı geçmişte yaşamıştır, bir bölümü de hâlen aramızdadır. Eskiden düşünmüş, düşünce üretmiş ve eser bırakmış olan mütefekkirlerin kitaplarının yeniden kültür hayatımıza kazandırılması şüphesiz ki büyük bir önem arz ediyor. Yeni nesiller ve genç akademisyenler de, bu sayede ustalarını ve öncülerini böylece daha yakından tanımış oluyorlar.

Kolonizatör Türk Dervişleri

Türk iktisat tarihçiliğinin büyük ismi Ord. Prof. Ömer Lütfi Barkan’ın İstilâ Devirlerinin Kolonizatör Türk Dervişleri isimli seçkin eseri, Ötüken Neşriyat arasında yeniden yayımlandı. Yahya Kemal Taştan’ın hazırladığı kitabın alt başlığı: Nüfus ve İskân Meselelerine Dair Toplu Çalışmalar. Fuat Köprülü’den sonra tarihçiliğimizin dünya çapında öne çıkan bir ismi olarak kabul edilen Ömer Lütfi Barkan, öncü fikirleriyle hem tarih, hem iktisat hem de kültür tarihi alanlarında silinmez izler bırakmıştır. Türk Hukuk ve İktisat Tarihi Mecmuası’nı çıkararak bir çığır başlatan Barkan’ın en mühim yönü, tahrir defterlerini ilk defa sistematik olarak incelemeye başlaması ve bunların değerini, Osmanlı toprak ve nüfus meseleleri açısından ortaya koymasıdır. Strazburg’da Batılı bilim adamlarını da tanıyan Barkan’ın Kolonizatör Türk Dervişleri kitabında tarihçimizin 1936-1960 yılları arasında nüfus ve iskân meselelerine hasredilmiş olan çalışmaları, 1942 yılında Vakflar Dergisi’nde yayımlandıktan sonra bir klasik hâline gelen “Osmanlı İmparatorluğu’nda Bir İskân ve Kolonizasyon Metodu Olarak Vakıflar ve temlikler I: İstila Devirlerinin Kolonizatör Türk Dervişleri ve Zaviyeler” başlıklı geniş makalesinin çatısı altında bir araya getirilmiştir.

Devlet ve Ekonomi

Yakın geçmişte sonsuzluğa uğurladığımız büyük iktisat tarihçisi Mehmet Genç’in Osmanlı İmparatorluğu’nda Devlet ve Ekonomi I isimli eseri, Ötüken Neşriyat’tan çıktı. Türk tarihçiliğinin mümtaz isimleri arasında yerini alan Mehmet Genç, bu eserinde Osmanlı İktisat ve Maliye Tarihi’nin harcını karmış, abidevi temel taşını yerine koymuştur. Dolayısıyla bu eser de ilim dünyamızın klasikleri arasındaki müstesna yerini bulmuştur. Bir bilge ve derviş misali 40 yıl boyunca, istikametine aşk ve şevkle devam eden ve kendi tabirince “hac yolunda bir karınca” olan merhum Mehmet Genç’in kitabı, ilim adamımızın âdeta ilim ve fikir hayatının özünü teşkil ediyor. Bir ömrün muhassalası ve “semere-i hayat”ı olan eser, büyük bir titizlik ve dikkatle hazırlanmış, ondan sonra insanlarımızın istifadesine sunulmuştur. Geniş bir ufuk, sınırsız bir tecessüs neticesinde ortaya çıkan eser, meraklı okuyucusuna istifadeli bir yolculuğu vadediyor. Osmanlı iktisadını kayıt ve sayılar üzerinden anlamlandırıp arkasındaki zihniyeti ortaya koyan bu muhteşem çalışma, kütüphanelerin vazgeçilmez kaynak eserleri arasındaki yerini koruyor. Kitabın bölüm başlıkları şöyle: “İktisadi Dünya görüşü”, “Malî Sistem ve Ekonomi”, “Sanayi Ticaret ve Esnaflar”, “İstanbul ve Fethi”, “Diğer Makale ve Konuşmalar.” “Osmanlı tecrübesi, İslâm’ın ikinci büyük hamlesidir.” diyen tarihçimiz, “I. Uluslararası Fetih Sempozyumu”nda yaptığı konuşmada İstanbul’un fethinin ‘değişik bir şey’ olduğunu vurgulayarak bu büyük zaferi ve destanı “Bir medeniyetin, bir dünyanın bitmesi, başka bir dünyanın başlaması…” şeklinde yorumluyor ve şöyle devam ediyor: “Fethi tarihin büyük dalgalarından birinin gerçekleşmesinden ibaret bir tabiat veya talih yahut da kültür hadisesi gibi düşünüyorum.” Merhum tarihçimiz “Tarih Araştırmaları” ve “Osmanlı Arşivlerinden Yararlanma Yöntemi” başlıklı makalelerinde, genç tarihçilere kılavuz özelliği taşıyan bazı mühim tavsiyeler bulunuyor. Mehmet Genç geçen yıl vefat etmiş ve büyük bir merasimle Fatih Camii Haziresi’nde toprağa verilmişti.

İdris Küçükömer’in Bakışı

İdris Küçükömer, Sabri Ülgener ile birlikte Cumhuriyet dönemi Türk düşünce hayatı ve iktisat biliminin önemli referansları ve kilometre taşları arasında bulunuyor. Türkiye’deki siyaset teorisine yeni ve farklı bakış açıları getiren iktisatçı düşünürlerimizden olan Küçükömer’i geniş kesimler, “Türkiye’de sağ sol, sol da sağdır.” özlü sözüyle hatırlar. Ama o bunun çok ötesinde zengin, derin ve ihatalı görüşleriyle hem ekonomik hayatımıza hem de siyaset dünyamıza gerçekçi eleştiriler getirmiş bir isimdir. Onun neredeyse ismiyle özdeşleyen Düzenin Yabancılaşması kitabı, 1969 yılında yayımlanmış ve büyük ilgi görmüştü. Hakkında en çok çok konuşulan, üzerinde en fazla yazı yazılan eser, bugün de büyük ilgi görüyor ve okunuyor. Cuntacılıktan Sivil Topluma isimli eseri ise yazarın 1960 yılından itibaren güncel ekonomi politikaları üzerine Yön ve Ant dergilerinde yazdığı makalelerden meydana geliyor. Hem kendi dönemini etkileyen hem de kendisinden sonraki devirde yaşayan aydınları tesiri altına alan “iktisat filozofu”muz, zihin dünyamızda dalgalandırmaları uyandıracak, sıkı bir şekilde düşünmemizi sağlayacak bir seçkin kalem olarak düşünce hayatımızdaki önemini ve sarsılmaz yerini her zaman koruyacaktır. İdris Küçükömer, Fuat Köprülü, Ömer Lütfi Barkan, Sabri Ülgener, Kemal Tahir ve Mehmet Genç gibi, eserleriyle kütüphanelerimizde yer alacak, gündemimizi her zaman işgal edecektir. Zira bu şahsiyetler, dün olduğu gibi bugün de aydınlar arasında önemli tartışmaların fitilini ateşlemiş cins kafalar, öncü kişiliklerdir.

Ahmet Yaşar Ocak’tan İki Eser

Ahmet Yaşar Ocak günümüzün kıymetli düşünürlerinden ve müelliflerindendir. Alfa Yayınları “Ahmet Yaşar Ocak Külliyatı”nı kitapseverlere ulaştırmaya başladı. Bu dizinin ilk kitabı, Osmanlı İmparatorluğu ve İslam adını taşıyor. Eser, bir ‘İmparatorluğu’ ve bir ‘Din’i anlatıyor. Kitaptaki tespitlerden birinde “Osmanlı medresesinin İbn Arabîci bir gelenek üzerine kuruluşu ve bunun bütün Osmanlı asırlarını nasıl etki altına aldığı meselesi” üzerinde duruluyor. “Osmanlı devletinin ne kadar eski, köklü, güçlü, çeşitli bir siyasal ve dinî gelenekler manzumesinin ve ideolojisinin mirasçısı olduğunu yansıtan klasik metinler”in kitap metni içinde yer aldığını belirten Ahmet Yaşar Ocak, “Bu metinler belki bizim sayfalar dolusu söylediklerimizden daha açıklayıcı ve kullandıkları dille kendi zihniyet dünyalarını yansıtan metinlerdir. Böylece okuyucu onları kendi ifadeleri ve mantıkları doğrultusunda bizzat görebilme imkânına sahip olmaktadır.” diyor. Kitaptaki bölüm başlıkları: “Modern Literatür, Terminoloji Yöntem”, “Osmanlı Kimliği, Osmanlı Kimdir, Nedir?”, “Osmanlı Devlet İslam’ı”, “Osmanlı Medrese İslam’ı ve Merkez Uleması”, “Osmanlı Tekke İslam’ı ve Sûfîler”, “Osmanlı Halk İslamı.” Eser, Sonuç, Kaynakça ve Dizin ile son buluyor.

Akıl ve Gerçek Bilim

Ahmet Yaşar Hoca’nın ikinci eseri, Tasavvuf, Velâyet ve Kâinatın Görünmez Yöneticileri ismiyle çıktı. “Tarihsel, Sosyolojik ve Eleştirel Bir Yaklaşım” alt başlığıyla sunulan kitabın kapağında, “Bir zamanlar ‘Doğudan gelen ışık’ uzun zamandır parlaklığını yitirmiş görünüyor. O ışığın yeniden parlaması şüphe yok ki dünyayı da tekrar aydınlatacaktır.” deniliyor. Büyük bir gayretin ve derin bir araştırmanır ürünü olan kitapta, tasavvufun kökenleri ve “Velayetname Teorisi” üzerinde özellikle duruluyor. Kitabın ilerleyen bölümlerinde “Tasavvufun Temel Kavramları”na dair sorulara cevap aranıyor. İslam dünyasının kendi problemlerini yine kendi imkânlarıyla çözebileceğine inanan yazar, Müslümanların uzun zamandır yaşadığı ve yenmeye çalıştığı sefalet ve perişanlığın sorumluluğunun sadece “Batının sömgürgeciliği”yle izah edilemeyeceğine dikkat çekiyor ve “İslam dünyasını içinde bocaladığı meskenetten ve geri kalmışlıktan kurtulma yolunun akıl ve gerçek bilimden geçtiğini, ancak böylece yeni bir dinamizm kazanabileceğini göstermek ve Müslümanları buna ikna etmek gerekmektedir.” diyor. Okuru düşünmeye zorlayan bir çalışma. Emek ve zihin mahsulü olan iyi kitaplar, cehalet karanlığını yok eden birer ışıldak gibidir. Sürekli okumaya, araştırmaya ve en doğruyu bulmaya devam etmek gerek.