Fetullah Gülen ve El Bağdadi
Ha FETÖ elabaşısı Fetullah Gülen suçsuzdur demişsin,
Ha PKK’lı Selahttin Demirtaş suçsuzdur
demişsin,
Ha DEAŞ lideri El Bağdadi suçsuzdur demişsin,
Ha Abdullah Öcalan suçsuzdur demişsin,
Aslında tamamı aynı kapıya çıkıyor.
Suçlu suçludur. Kim olursa olsun.
Bir hukuk devletinde suç işleme özgürlüğü olamaz.
Yasal olarak da ahlaki olarak da bir suçluyu
(Bağdadi, Öcalan, Gülen, Selahattin Demirtaş) övmek yanlıştır.
*
Abdullah
Öcalan, söylemeye bile gerek yok. Milyonlarca
insanın canı yandı. Hala PKK ve Abdullah Öcalan yüzünden bedel ödüyoruz.
*
El
Bağdadi, Suriye’de binlerce insanın katline sebep
olan bir terör örgütünün lideri.
*
Fetullah
Gülen, FETÖ örgütüyle bir darbeye kalkıştı ve 15
Temmuz hain darbe girişimi gecesinde 251 vatan evladı şehit oldu. Yine 15
Temmuz gecesinde 2.196 vatandaşımız gazi oldu. On binlerce insan hala Fetullah
Gülen (FETÖ) yüzünden bedel ödüyor. Bu darbe girişiminden dolayı Türkiye
bölünüp parçalanmaktan, dış müdahaleden (işgal) son anda direkten döndü.
*
PKK’lı Selahattin Demirtaş’a gelince. Aslında
Demirtaş hepsinden çok daha suçlu. Tarihin kendisine yüklediği misyonu yerine
getirip, yıllardır süren bir çatışmayı bitirmek varken, üzerine düşeni yapmak
yerine yangına benzin tankeriyle gitti. Çözüm sürecini bitiren en önemli
aktörlerin (diğer aktörler; Osman Kavala, Sırrı Süreyya Önder, Abdullah Öcalan)
başında geliyor.
***
İpini
koparanların adamı, PKK’lı Selahattin Demirtaş
İpini koparan, PKK’lı ‘Selahattin Demirtaş
suçsuzdur, serbest kalsın’ diyor.
PKK’lı Selahattin Demirtaş’ın maliyetinden adeta
habersizmiş gibi hareket ediyorlar.
İhtirasları akıllarının önünde giden bir
sürü, adeta çıldırmış durumda.
Hükümete muhalefet etme adına, Kürtlerin
oyunu Kürtlerden istemek yerine, PKK üzerinden oy almak için, Hasan Sabbah,
Şerif Hüseyin’den hiçbir farkı olmayan PKK’lı Selahattin Demirtaş’ı adeta bir kahraman
yapıyorlar.
Sadece 6-8 Ekim tarihleri
arasında gerçekleşen Kobani bahaneli isyanı hatırlamak bile yeterli.
Hatırlatalım o zaman. PKK Kandil’den
bir çağrıda (bildiri) bulunmuştu.
Bildiride Türkiye sınırına yakın Kobani’de, PKK’nın
DEAŞ ile çatıştığı belirtilerek “Halkımızı Kobani direnişine destek
vermek üzere sokağa, isyana çağırıyoruz”denilmişti.
PKK’nın çağrısından hemen sonra, PKK’lı Selahattin Demirtaş’ın
başkanlığında HDP Merkez
Karar Yürütme Kurulu toplandı ve arkasından “Halkımıza acil çağrı” başlıklı bir bildiri yayınladı ve “Kobani’de yaşanan katliam girişimine
karşı, 7’den 70’e bütün
halklarımızı sokağa, alan tutmaya ve harekete geçmeye çağırıyoruz.”
denildi.
PKK’lı Selahattin Demirtaş kendi sosyal
medya hesabından da aynı paylaşımı yaptı.
Demirtaş: “Kobani’de durum kritiktir halklarımızı
sokağa çıkmaya ve çıkmış olanlara destek vermeye çağırıyoruz.” Diyerek
büyük bir isyanın fitilini ateşledi.
O birkaç gün içerisinde tam 35 il ve 96 ilçe PKK (HDP)
taraftarlarınca yangın yerine çevrildi. Yakılıp yıkıldı adeta.
Türkiye çapında 17 ilde tam 198 okulu yaktılar.
PKK’lı Selahattin bununla da yetinmedi.
7 Haziran 2015 seçimlerinde
HDP 80 milletvekili çıkarmıştı. PKK çözüm sürecini bitirdi ve Hakkâri,
Diyarbakır, Mardin, Şırnak, Muş gibi birçok il ve daha sonra çok sayıda ilçede
ÖZERKLİK ilân etti ve artık bu il ve ilçelerde Türkiye Cumhuriyeti kanunlarının geçerli
olmayacağını ilan etti.
PKK’lı Selahattin ne yaptı bu olurken? Memleketi iç
savaşa sürükleyen hendeklerde mevzilenen PKK’lıları ziyaret edip şunları:
“Kusura bakmayın,
gençler hendek kazıp barikat kuruyorlarmış. Başka bir yol gösterin onu
yapsınlar, hiçbir şey yapamıyorsanız dua edin.”
…
“Cizre, Sur, Silvan,
Nusaybin, Gever, Kervoran, Silopi, Şırnak… Buralarda arkadaşlar gerçekten tarih
yazıyorlar. Bu hendek dediğiniz,
darbeye karşı direniştir. Darbe yapılmıştır buna karşı toplum
sessiz mi kalacak?”
…
“Kara Kuvvetleri’nin
10 bine varan askeriyle operasyon yapıyorlar. 150 bin nüfuslu ilçeler abluka
altında. Hükûmet kendi ilçelerine tank sokmuş. Halkına tank atışı, havan topu
atışı yapıyor. Balkona çıkanlara keskin nişancılar atış yapıyor. Halk bu ÖZ YÖNETİMİN ARKASINDA. Karşınızda üç beş çapulcu terörist yok,
ortada halk var ve onların hak talebi var.” söyledi. Hem de hiç utanmadan.
PKK’lı Selahattin Demirtaş
gibiler yüzünden;
PKK’nın hendek kalkışmasının bastırılmasına kadar
geçen sürede 793 asker, polis ve
güvenlik görevlimiz şehit oldu. 4.000 asker, polis ve güvenlik
görevlisi yaralandı, 314 sivil
vatandaş hayatını kaybetti, 2.000’den fazla sivil vatandaş da
yaralandı. Yüzlerce kamu kurumu, okul, tarihî eser ve cami kundaklanıp
yakıldı, yıkıldı. Binalar, evler ve yollar harabeye döndü.
Sadece 6-8 Ekim
isyanında 53
vatandaşımızın ölümüne sebep olan PKK’lı Selahattin için, ipini koparan her
soytarı konuşuyor, açıklama üstüne açıklama yapıyor.
PKK (HDP) ile anayasa bile hazırlayanlar
oldu.
***
İhtiras dolu açıklamalar
İhtiraslı siyasetçiler, siyaset
üretmek yerine sırf hükümete karşı muhalefet olsun diye, kendi çıkarlarını
memleketin çıkarı üzerinde görenler, mevki-makam hırsıyla hareket edenlerin
PKK’lı birini övmesi başlı başına bir utanç vesilesidir.
Bir PKK’lıyı övmeye, bir
PKK’lının suçsuz olduğunu söylemeye utanmıyorlar bile.
PKK’lı Selahattin
Demirtaş’ın; Hasan Sabbah, Şerif Hüseyin, Abdullah Öcalan, El Bağdadi, Fetullah
Gülen’den ne farkı var. Hangisinden daha aşağı kalır tarafı var. Fazlası var
eksiği yok.
Ha Fetullah Gülen’i övme
yarışına girmişsin, ha PKK’lı Selahattin Demirtaş’ı. Ne fark var aralarında?
*
İşte PKK’lı Selahattin’i
övme yarışına girenlerden bazıları:
Uyarı: Aşağıda, PKK’lı
Selahattin Demirtaş’ı övenlerin sözlerinde sadece Selahattin Demirtaş yerine
Fetullah Gülen yazılmıştır. Çünkü ikisi arasında hiçbir fark yoktur. Ha Gülen’i
övmüşsün ha Demirtaş’ı. İkisi de aynıdır.
***
İsmail Saymaz soruyor: Fetullah Gülen’in tutukluluğu için ne düşünüyorsunuz?
Mustafa Sarıgül: “Kesinlikle tahliye
edilmeliler. İnsan olarak, bir silahlı eyleme katıldığı ve teşvik ettiği
kanısında değilim. Evrakında ne var ne yok, bilmem. Silahlı eyleme katılmayan,
bayrak ve toprağımıza laf etmeyen her kelime konuşulmalı ve yeri hapishane
olmamalı.” dedi.
*
CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu: “Fetullah Gülen ve haksız yere içeride tutulanlar içeride kaldıkları süreyi
göğüslerinde hep bir şeref madalyası olarak taşıyacaklardır. Adaletsizliğe
karşı en büyük mücadeleyi bedel ödeyerek biz yerine getirdik diyeceklerdir"
dedi.
*
AK Parti Kurucusu Bülent Arınç: "Fetullah Gülen
3-4 yıldır tutuklu. Tutukluluk cezaya dönüşmemeli. … Fetullah Gülen’in de
tahliyesi olabilir." dedi.
*
İYİ
Parti Genel Başkanı Meral Akşener: "Sayın Fetullah Gülen hükümlü değil,
tutuklu. YSK cumhurbaşkanlığı adaylığını onayladı. Eşit şartlarda
cumhurbaşkanlığı adaylığı kampanyası yapılmalıdır" dedi.
*
Gelecek Partisi Genel Başkanı Ahmet Davutoğlu: “Fetullah Gülen’in esastan tutuklanmalarına da karşıyım.
Tutuklu yargılanmaları özgürlük hakkı ihlalidir."
*
DEVA Partisi Genel Başkanı Ali Babacan, Fetullah Gülen için:
“Kaybolan yılları siz insanlara iade edemezsiniz bu kul hakkıdır. Tüm yargı
sisteminin tutuksuz yargılamanın esas olacağı bir sisteme geçmesi gerekir”
dedi.
*
Saadet Partisi Genel Başkanı Karamollaoğlu: Tutuklu Fetullah Gülen’in serbest bırakılması
gerektiğini söyleyerek, "İnşallah biz gitmeden o çıkar bize de geçmiş
olsun deme imkanı doğar” dedi.
*
İYİ Parti Antalya Milletvekili Hasan
Subaşı: “Fetullah Gülen
çoktan serbest bırakılmalıydı" dedi.
*
Bu liste uzayıp gidiyor.
Nedir PKK’lı Selahattin Demirtaş’ı değerli kılan şey?
PKK’lı Selahattin’i övenlerin çocukları PKK tarafından
öldürülmediği için mi övüyorlar?
PKK’lı Selahattin Demirtaş, PKK’ya eleman ve para gönderen bir
mekanizmanın (HDP) en önemli parçalarından biri değil midir?
Her Kürt, PKK’lı ‘Selahattin Demirtaş suçsuzdur, serbest kalsın’
diyenler kadar PKK’lı olsa, Türkiye’yi bir arada tutmamız mümkün olabilir mi?
Kürtlerin, hatta ve hatta bazı PKK’lıların bile bıraktığı,
peşinden gitmediği birine bu kadar değer vermek ne anlama geliyor?
Bütün Kürtlerin PKK (HDP)’lı olmasını mı istiyorsunuz?
PKK’lı olmamak için mücadele eden Kürtler var.
Bir gün PKK’lı olmak zorunda kalmamak için mücadele eden Kürtler
var.
Bütün Kürtler PKK’lı Selahattin Demirtaş gibi PKK (HDP)’lı olsa,
Türkiye bölünüp parçalanmaz mı?
Türkiye’nin parçalanmasına hizmet ettiğinizin farkında değil
misiniz?
Siz (Türk Solu, CHP, …?) PKK’lı Selahattin Demirtaş’ı övecekseniz,
PKK’ya karşı olan Kürtlerin PKK’ya karşı çıkmasının ne anlamı kalır o zaman?
Siz (Türk Solu, CHP, …?) PKK’lı Selahattin Demirtaş’ı övecekseniz,
Kürtler neden PKK’ya mesafeli olup karşı çıksın?
Siz (Türk Solu, CHP, …?) PKK’lı Selahattin Demirtaş’ı övecekseniz,
Kürtlere, hatta HDP’ye PKK ile aranıza mesafe koyun demenizin ne anlamı kalır?
Önce siz PKK (HDP) ile aranıza mesafe koyun, sonra da Kürtlerden
ve HDP’den böyle bir talepte bulunun.
Fetullah Gülen’i överek FETÖ ile mücadele edemezsiniz, aynı
şekilde de
PKK (HDP)’lı Selahattin Demirtaş’ı överek PKK ile mücadele
edemezsiniz.
***
PKK
devleti 2. Polonya mı, 2. İsrail mi olacak?
Kürdistan
Ortadoğu’nun Polonyası’dır sözü, 3 Kasım 2020 başkanlık seçimlerini kazanan
Joe Biden’a ait. Joe Biden, 2002’de, ABD Senatosu Dış İlişkiler Komisyonu
Başkanı’yken, Kürdistan Parlamentosu’nda bir konuşma yapmış ve ‘Kürdistan
Ortadoğu’nun Polonya’sıdır’ sözünü bu konuşma sırasında söylemiştir.
Joe Biden: “Siz uzun tarihiniz boyunca Fars, Arap ve Türk imparatorluklarının
arasında kaldınız. Birinci Dünya Savaşı’nda kaderiniz büyük devletlerin eline
kaldı ve Irak adında bir ülke kuruldu. Sizin büyük acılar çektiğinizi kabul
etmeye geldik. Saddam rejimi tarafından kadın, çocuk, yaşlı ve gençlerin
kimyasal bombardımanında soykırıma uğramasının üzerinden fazla bir zaman
geçmedi. … “Kürtlerin çektiği acılar, Amerika’yı derinden etkiledi. Ben
yaşadığınız acılara büyük saygı duyuyorum. Geleceğin geçmişten çok daha iyi
olacağına inanıyorum… . Kürtlerin yaşadığı acıların tarihsel bir temeli vardır
ve Kürdistan, Ortadoğu'nun Polonya'sıdır.”
Daha sonraki süreçte (2015’te)
ABD Başkan Yardımcısı olan Joe Biden, Erbil’de Mesud Barzani’yle bir araya
geldi ve Barzani, dönemin ABD Başkanı Barack Obama’ya ilettiği mesajında,
Kürtlerin kendi kaderlerini tayin edilebilecek durumda olduğunu ve referandum
ile bağımsızlık konularında barışçıl davranacaklarını söylemişti.
Joe Biden ise Barzani’ye “Sayın Başkan
müsterih olun. İkimizin de ömrü Kürt devletini görmeye yetecektir” demişti.
*
Şimdiki ABD yeni dönemde, Barzani’ye mi
PKK’ya mı oynayacak?
Kürtlere İsrail (Theodor Herlz)’in kuruluş
süreci mi, Polonya’nın kuruluş süreci mi (örnek gösterilecek) dayatılacak?
ABD’nin yeni Kürt stratejisi (kartı)
Barzani’ye mi, PKK’ya mı yoksa başka bir aktöre mi devlet kurmak olacak?
Kürt Halkı nasıl bir maceraya sürüklenecek ve
nasıl bir bedel ödemeye razı edilecek?
Bunu zamanla göreceğiz.
***
PKK
ile Barzani arasında iç savaş çıkar mı?
Geçen haftaki (Kürtlerin en büyük iç savaşı
başlıyor, 1 Aralık 2020) makalemde Kürtler arasında iç savaş çıkma ihtimalini
ifade etmiştim.
Kürtler arasında bir iç savaşın çıkmasına önemli
ölçüde ABD (İsrail, …) karar verecek.
ABD kime devlet (PKK-Barzani ya da yeni bir
aktör) kurdurmak isterse, o tarafı güçlendirerek iç savaştan başarılı çıkmasını
sağlayacak.
Kişisel görüşüm ABD Kürtler arasında bir iç savaş
çıkartacak ve kime devlet kurdurmak isterse o tarafı güçlendirecek. ABD
şimdilik PKK tarafında görünüyor. PKK’yı kullanabileceği İslami bir çizgiye
çekerek kullanma yoluna gidebilir.
*
PKK
yöneticilerinden Rıza Altun:
"Bundan böyle Güney
Kürdistan da hedef alanımızdadır. TC-KDP ittifakı böyle devam ederse
karşılarında PKK'nın son açıklamasının gereğini göreceklerdir.
Toplumsal muhalefet, ekonomik çıkarlarını sabote, siyasal ittifakları
ve askeri mücadele boyutuyla büyük bir savaş ile karşı
karşıya kalırlar." Dedi.
*
Rıza Altun’a Barzani’den cevap,
PKK'yı Kürtlerin "baş belası" olarak niteleyen Barzani: "Sizler kendi siyasi, askeri ve
diplomatik yenilgilerinize mazeret bulmaya çalışıyorsunuz.
Size ahlaksızlığın ne olduğunu söyleyelim: Kürdistan Bölgesi'nde
sorun yaratmak ve onun onlarca yıllık mücadelesini yıkmaya çalışmak
ahlaksızlıktır. Ahlaksızlık halkın malını mülkünü gasp etmek ve
yüzlerce köyü viran etmektir." Dedi.
***
İsrail, İngiltere, Fransa, … ABD
yeni bir Kürt kartı oluşturuyor
Yeni
dönemde İslam (Anadolu) coğrafyası Kürtlerle şekillen(diril)ecek.
Yeni
dönemde PKK terör örgütü listelerinden (çıkarılabilir) çıkarılmazsa yerine yeni
alternatifler kurulacaktır.
İsrail merkezli Jerusalem
Post gazetesi PKK yöneticilerinden Murat Karayılan ile
röportaj yaptı. Karayılan, "AK
Parti ile MHP ittifakına
karşı çıktığı için CHP ile
aynı fikirdeyiz" ifadelerini kullandı.
"Atatürk'ün ideallerine katılmamanıza
rağmen, Atatürk'ün vizyonuna daha fazla bağlı olan CHP gibi
partilere şimdi daha mı yakınsınız?" sorusuna Karayılan, şu cevabı vermiş:
"CHP, konu Kürt meselesine gelince AK
Parti ile aynı düşünüyor ancak AK Parti-MHP (Cumhur
İttifakı) ittifakına karşı oldukları için diğer meselelerde biz CHP ile aynı
düşünüyoruz…."
"Sovyetler Birliği artık yok. Sizinle
aynı ideolojiyi paylaşan Suriyeli Kürtler Amerika'nın bu ülkedeki tek
müttefiki. Amerika'yı hala sizin arzularınıza karşı savaşan emperyalist bir
devlet olarak görüyor musunuz?" sorusu üzerine Karayılan, ABD ile ilişki
kurulmasına karşı olmadıklarını, hatta "ABD ile tüm Kürtler arasındaki
muazzam ilişkileri tamamen desteklediklerini" söylemiş.
Karayılan ayrıca, "ABD'nin
politikalarını gözden geçirerek Kürt halkına karşı daha pozitif olacağını ümit
ediyoruz. ABD'ye bizi terör listesinden çıkarma çağrısında bulunuyoruz. PKK,
DEAŞ'ın bölgede yayılmasını önlemede büyük rol oynadı. ABD'nin hareketimize
karşı bakışını değiştireceğini umuyoruz. Bu şekildeki bir diplomatik yaklaşım
hem ABD’nin hem de bölgedeki müttefiklerinin yararına olacaktır." demiş.
*
Cemil Bayık da
Fransız L'Humanité gazetesine "Avrupa Kürtlerin yanında durmalı"
başlıklı bir yazı kaleme alarak, kendilerini Kürtlerin sözde temsilcisiymiş
gibi göstermeye kalktı.
Bayık, Türkiye'nin Akdeniz'de Yunanistan, Fransa, Mısır, Güney Kıbrıs ve İtalya'ya karşı agresif
politikalar izlediğini ve istikrarsızlığa neden olduğunu söyleyerek, Türkiye'yi
dış dünyaya şikayet etti.
Karayılan'ın ABD'ye "bizi
terör listesinden çıkarın" çağrısını, aynı cümlelerle Cemil Bayık
da Avrupa Birliği'ne yaptı.
*
PKK/KCK’nın kadın yapılanmasının
elebaşlarından Layika Gültekin: "Karabağ’a
kadar gidip Ermeni askerlerle beraber savaşıyoruz. Ermenistan halkının istediği
her zaman yanlarında oluruz.” demiş.
*
Görüldüğü üzere PKK sadece ve sadece
Türkiye’ye zarar vermek üzerine kullanılıyor.
PKK’nın tek amacı vardır, o da: Dış güçlerin, Türkiye’yi durdurmak için
kullandığı bir PİYON olmak. Bunun dışında şimdilik başka bir görevi yok.