Dolar (USD)
35.25
Euro (EUR)
36.79
Gram Altın
2959.97
BIST 100
9672.75
02:17 İMSAK'A
KALAN SÜRE
09 Ekim 2016

FETÖ'nün İş Forumu Tuzağı!

Geçen hafta Malezya'daydım. Bu hafta İngiltere ve İrlandau2026

Malezya halkı 15 Temmuz darbe sürecini yakından takip etmiş. Aktivistler ve akademisyenlerle gerçekleştirdiğimiz toplantılarda merakla son durumu soruyorlar. "Sizin için dua ettik. Büyükelçiliğe gittik. Sağanak yağmura rağmen Malezya büyükelçiliğinizin önünde saatlerce bekledik, destek gösterileri yaptık" diyorlar.

Türkiye'nin "Son kale", hedefin son kaleyi işgal etmek olduğunu ifade ediyorlar. "Türkiye halkının zaferini günlerce takip ettik. Gurur duyduk" diyerek milletimizin sergilediği 27 günlük direnişi övüyorlar.

Ancak "tehdit geçmedi" diyorlar ve özellikle FETÖ'nün Malezya'da lobi çalışmalarına devam ettiğinin altını çiziyorlar. Lobi faaliyetlerini işadamları üzerinden yaptıklarını, daha önce FETÖ'nün iş forumu düzenleyerek kurduğu ilişkiler üzerinden algı operasyonları yürüttüklerini ifade ediyorlar.

FETÖ'nün iş adamlarının yanı sıra parayla kiraladığı bazı akademisyenleri de kullanarak 15 Temmuz kanlı darbe girişimini meşrulaştırmaya gayret ettiğini vurguluyorlar.

"Daha sık gelin. Sivil toplum örgütlerinizle paydaş olalım. İş adamlarınızla birlikte yürüyelim. FETÖ denilen yapının Güneydoğu Asya'da denediği açılımları birlikte durduralım. Stratejik kirli hedeflerinin farkındayız. İslam dinini kendi çıkarları doğrultusunda kullandıklarını da görüyoruz. Biz görüyoruz çünkü Türkiye'yi takip etmeye çalışıyoruz. Görmeyenler ne olacak? Gelin birlikte anlatalım. Birlikte bu beladan kurtulalım" diyorlar.

Malay kökene sahip Sosyolog bir genç ise Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan'ı sordu. Genç, "O bizim rol modelimiz. Kendisi iyi değil mi? İyi olsun. Ona dünyanın ihtiyacı var. Sayın Erdoğan'ı yakından tanımak istiyoruz. Onun hayatını okumak, irdelemek, mücadele gücünü anlamak lazım. Onu anlamadan ona olan sevgimiz çok önemli değil. Onu anlayarak sevmek istiyoruz. Biz onu dünya lideri olarak görüyoruz. Bize onu anlatın. Yanınızda kitap varsa bize verin. Sokaklarda darbe gecesi ona gösterilen ilgiyi annemle izlerken annem gözyaşlarına hakim olamadı. Biz onun için ağlarken ona düşmanlık besleyenlerin niyetini bilmek istiyoruz" dedi. Saatlerce ona ve gençlere yaşadıklarımızı, hain FETÖ'nün hain planlarını, Sayın Erdoğan'ın neden hedef alındığını anlattık.

Ama yetmedi. Daha fazla gitmeliyiz. Sivil Toplum örgütlerimiz, iş adamlarımız, üniversitelerimiz dünyaya çıkarma yapmalı. Seferberlik başlatmalı. Türkiye'nin bugünlerde en fazla buna ihtiyacı var. Bizi sevenleri, hayallerini ve umutlarını bize bağlayanları yalnız bırakmamalıyız. FETÖ'nün ihanetlerini gizlemek için takiyyeye başvurduğu gerçeğini de onlara özellikle iyi anlatmalıyız.

İngiltere'ye ise yeni geldim. Birçok aktivist ile tanışma fırsatı buldum. Darbe günü yaşananları daha yeni yeni idrak ettiklerini gördüm. Üzüldüm. Sitem ettim. Batı medyasının dezenformasyonları ile halkın gerçekleri geç gördüğünü, anlattıklarımıza inanmakta zorluk çektiklerini hissettim. Açtım telefondan interneti. Vahşet gecesi Türkiye'nin yaşadıklarını fotoğraf ve videolar ile gösterdim. Gördükleri karşısında şaşırdılar. FETÖ hakkında sorular sordular. Elimden geldiği kadar hükümeti zaafa uğratmak, devleti yıkmak, halkı bir birine kırdırmak için gerçekleştirdikleri terör faaliyetlerini anlattım. Anadolu Ajansı'mızın hazırladığı (İngilizce) darbe girişimi kitabının internet adresini kendileriyle paylaştım.

'Fetullahçı Terör Örgütü'nün sadece Türkiye için değil dünya için bir sorun olduğunu, tüm insanlığı tehdit ettiğini ifade ederken; baskı, sindirme, kumpas ve iftiralarla kendilerine nasıl alan açtıklarını örnekleriyle ifade ettim. Bir İngiliz aktivist "DAEŞ'in bir başka versiyonu gibi.." dediğinde FETÖ'nün aynı kodlardan beslendiğini, FETÖ'nün sahte bir mehdi hareketi olduğunu, din kisvesi altında tüm insanlığı hedef aldığını anlattım.

Yetti mi? Hayır.

Anlatmalıyız. Vazgeçmemeliyiz.

Yarın ben İrlanda'da da anlatmaya devam edeceğim inşallah.