Dolar (USD)
35.18
Euro (EUR)
36.53
Gram Altın
2966.40
BIST 100
9724.5
02:17 İMSAK'A
KALAN SÜRE
15 Kasım 2016

FETÖ davasında neler oluyor

Kafam karıştı. Birkaç gündür basına her ilde sadece sayı olarak yansıyan FETÖ çerçevesinde tutuklamalar yaşanıyor. İçerikleri ile ilgili çok fazla bilgi yansımıyor.

Bir taraftan Başbakan Binali Yıldırım, hem vekilleri, hem partilileri hem de devlet görevlilerini daha doğrusu herkesi uyarıyor. Çevrenizde yanlışlıkla masum yere tutuklanan- gözaltına alınanlar varsa mutlaka bildirin, düzeltilsin diye. Hatta masumiyetine inandığınız kişiler için çekinilmesin mutlaka müdahale edin diyor. Çünkü FETÖ'cüleri koruma suçlaması ile karşı karşıya kalmamak için birçok insan masum bildikleri için bile susuyor. İşte Başbakan'ın ısrarı bunun için.

Hatta şu an yanlış bilgi ve belgeler ile görevden uzaklaştırıldıkları tespit edilen 10 binin üzerindeki kişinin görevlerine geri iadesi içinde çalışılıyor.

Fakat son dönemde yapılan operasyonlar dikkatimizi çekse de tutuklananları bilmediğimizden gerekçeler sağlamdır diye düşünüyoruz. Yapılan operasyonların doğru veya hatalı olup olmadığını anlamak zor oluyor. Ama bildiğiniz kişilerin başına gelmeden yapılanları değerlendiremiyorsunuz. İşte tam da böyle bir olay yaşıyoruz şu an. Geçen günü memleketten arkadaşlar aradılar. Bir haber verdiler. Şaşırdım. Bigadiç Emniyet Amirliği döneminden bu yana tanıdığım bir isim. Balıkesir Emniyet Müdür Yardımcılığı ve bir dönem Siirt İl Emniyet Müdürlüğü de yaptı. Emekliliğini yaşıyordu. Gözaltına alınma kararı çıkmış. Polisler evine kadar gelmiş. Kendisi şehir dışında olduğu içinde haber göndermiş geliyorum diye.

Şimdi bu isim dostların aktardığına göre darbe gecesi silahını ve arabasını alıp kışlaların önüne barikat kuran biri. Balıkesir de meydanlara inen ilk kişilerden. Geçmişi milli görüş. Halende öyle. Belki herkes gibi normal bir teması olmuştur. Ama 17-25 Aralık'tan sonra asla. Balıkesir'de sevenleri çoktur. Emniyet Müdürlüğü yapmasına rağmen devamlı halkın içinde. Halktan biri yani. Darbenin üzerinden 5 ay geçiyor. Fakat bir gece hakkında iddia var denilip gözaltı için arama çıkartılıyor. Gerekçe haklı olabilir ama bu gerekçelerin bilinmesi gerekmiyor mu? Hakkında ki iddia nedir? Sonra gecenin 2,30'un da mahkemeye çıkarıp tutuklanıyor. Hakikaten kafam karıştı.

Hem de Balıkesir'de yaşayan birini İzmir Savcılığı hangi gerekçe ile müdahale ediyor? Çünkü adamın İzmir'de hiç işi olmamış, Görev yapmamış, Bir suç işlemiş ise uzun yıllar görev yaptığı Balıkesir'de ki savcıların müdahalesi gerekmiyor mu? Orada yaşıyor.

Hakikaten kafam karışıyor. Bir süredir çevremde FETÖ ile bağlantısı olmayan çok sayıda tanıdığının ya işten atıldığı, ya da tutuklandığı eleştirileri ile muhatap oluyordum. Onlara karşıda 'Benim çevremde görevden alınan veya tutuklananlarda yanlışlık yok' diye savunma yapıyordum. Şimdi son operasyonların ardından o kadar çok fazla masumun gözaltına alındığı iddiası çevremde çoğaldı ki, bu tür eleştirilere artık cevap vermekte acziyet çekiyorum. Üstüne bir de İzmir Savcılığının çevresindeki herkesin masumiyetine şahitlik yaptığı bir ismi gözaltına alıp tutuklamasından sonra diyeceğim bir şey kalmadı.

Dayanamayıp neler oluyor? Diye bir dostumu aradım. Aynen FETÖ'nün bir dönem Balyoz ve Ergenekon için uyguladığı sulandırma stratejisinin FETÖ davası içinde geçerli olduğunu ifade etti. Bunun başlangıcının da Cumhuriyet Gazetesi operasyonu olduğunu söyledi. Bu tür tutuklamalar ve mahkeme kararlarının ileride gerçekten suçlu olan FETÖ'cülerin serbest bırakılmasında 'Hata yapılmış' gerekçesi ile aklanmasına zemin hazırlandığını ifade etti. Tıpkı Balyoz ve Ergenekon'dan gerçek suçluların bile rahatlıkla beraat ettiği gibi. Unutmayın Balyoz ve Ergenekon gerçekti. Fakat bu olayı masumları da tutuklatıp yargıda mahku00fbm ettirip gerçek suçluları gizleyende FETÖ oldu. Şimdi aynı yolla toplumsal algı oluşturup at izi-it izi metodu ile adamlarını aklayacak. Belki de Balyozcu ve Ergenekoncular FETÖ'ye diyetlerini böyle ödeyecekler.

Adalet Bakanlığı'na buradan çağrıda bulunuyoruz. Özellikle son dönem operasyonlar mutlaka yakın takibe alınmalıdır. FETÖ darbe davasının sulandırılmasına fırsat verilmemelidir. Eğer bu konuda toplumda ters bir algı oluşursa bunun zararı öncelikle AK Parti'ye ve Reis'e olacaktır. Bu uyarı benim vazifemdir.

Kalın sağlıcaklau2026.