Fetih Ruhu
Geçmiş yıllarda, yeni bir çağı başlatan İstanbul fethi sönük şekilde kutlanırdı. Bugün en görkemli, en haşmetli, en coşkulu biçimde ve devletimizin en üst kadroları tarafından yad ediliyor. Fethin 563. Yılı, Sayın Cumhurbaşkanımız Recep Tayyip Erdoğan'ın katılımıyla bugün Yenikapı'da saat 17.00'den itibaren idrak edilecek. "Yeniden Diriliş Yeniden Yükseliş", bir anlamda Türkiye düşmanlarına en güzel bir cevap mahiyetinde olacak. Hergün ülkemizi içeride ve dışarıda karalayanlara karşılık niteliği taşıyacak. Vatandaşlarımız, Devletimizin zirvesinin himayesindeki mitingte, Türk Yıldızları Gösterisini seyredebilecek, 563 kişilik Mehteran Konserini dinleyebilecek, Lazer ve Işık Gösterilerini temaşa edebilecek ve Dünyanın En Büyük 3 Boyutlu Sahnesindeki Fetih Şöleni'nin coşkusunu yaşabilecekler.
Biliyorum bir çok muhalif yazar bu anlamlı kutlamayı hiç görmeyecek, basiret gözü körleşenlere lafım yok. Ama muhafazakar kimliği ile tanınan köşeyazarlarının yine kıylu kal ile uğraşmaları ne kadar acı ve hüzün verici. Varsın onlar hapsoldukları o dar dünyalarında dolansınlar, Türkiye'miz dosta güven düşmana korku vermeye devam ediyor.
Türkiye'deki huzur ortamından rahatsız olanlar var. Şükürler olsun ki Doğu'da ve Güneydoğu'da terör örgütünde büyük çözülme var, moralleri sıfır. Hemen hemen hergün Devletimizin güvenlik güçlerine teslim olan aldatılmış teröristleri görüyor, pişmanlık sözlerini duyuyoruz. Bu manzaralar bazı politikacıları rahatsız ediyor. "Hendekçi arkadaşları"nın hezimetini ve bu acınacak hallerini büyük bir kederle seyrediyorlar. Dilleri küfürlüler, ağızları dualılara her zaman ve mekanda, her fırsatta hakaret etmeye devam ediyor. Saldırdıkça küçülmeye, hücum ettikçe alçalmaya, silinip yok olmaya devam ediyorlar.
İstanbul'u bir medeniyet şehri yapan Fatih Sultan Mehmed'e de sataşanlar, çatanlar vardı. Şimdi o zihniyetten eser yok! Bugün hep menfi konuşanlar da inanın yarın hiç hatırlanmayacak. Tarihin tozlu raflarında çürüyüp tedavülden kalkacaklar. Hizmet edenler, aziz milletimizin değerlerine, sanatına, kültürüne saygılı olanlar ise her zaman gönüller içinde, baş üstünde olacaklar.
Bazı çevrelere bakın, Türkiye'deki uyumdan, istikrardan tedirgin, hatta rahatsızlar! Olacaklar. Aslında onlar fetih ruhundan da, büyük dirilişten de, yeniden şahlanıştan da bu00eezardırlar. Olsunlar. Çünkü onların gözleri görmez, kalpleri mühürlüdür. Bakın Türkiye'de o kadar gelişme oluyor hiç birini fark etmiyorlar, daha doğrusu görmek istemiyorlar. Yollar açılıyor, havaalanları yapılıyor, sanayide, kalkınmada muazzam gelişmeler yaşanıyor. Türkiye dünya siyasetinde söz sahibi. Süper güçlere karşı mazlumların yanında yer alan Türkiye'yi kimi şaşkınlıkla, kimi hayranlıkla görüyor. Ama bazıları bu olumlu gelişmeleri anlamak istemiyor. Pire için yorgan yakmaya kalkanlar var. Ama o gafiller bilmezler ki, başka yorgan, başka çadır, başka Türkiye yok!
Dikkat ediyorum, nerede hayırlı çalışma yapan müessese varsa şer güçler dört bir yandan o kurumlarımıza saldırıyorlar. Mesela Vakıflar'a çatıyorlar. Çünkü medeniyetimizi yeniden ihya ediyor. Mesela Diyanet'e laf atıyorlar. Çünkü en şuurlu, en birleştirici, en münevver Diyanet İşleri Başkanı görevinin başında. Anadolu Ajansı'nı tenkit etmeye çalışıyorlar. Çünkü AA artık seçkincilerin değil, halkımızın yanında. TRT'ye çok sataşıyorlar. Çünkü TRT yerli bir anlayışla habercilik yapıyor. Dizilerinde topluma tarih şuuru veriliyor. Üstelik bu diziler toplumda büyük karşılık buluyor. Şu anda en çok seyredilen diziler arasında TRT yapımları var. "Yedi Güzel Adam", "Diriliş Ertuğrul", "Filinta", "Yunus Emre" ve şimdi de "Sevda Kuşun Kanadında". Bütün bu güzel yerli ve millu00ee filmler, kozmopolit anlayışa sahip olanları büyük ölçüde rahatsız ediyor. Düne kadar bu kurumumuzda dinu00ee tabirleri ve kavramları yasaklayanlar, tasavvuf dünyasının anlatılmasını, zikir sahnelerinin gösterilmesini hazmedemiyorlar. Ama artık köprünün altından çok sular aktı beyler! Artık milli değerlere hoyrat bakan zihniyetiniz etkili ve güçlü değil. Şükürler olsun artık inançlı insanlar inandığını rahatlıkla ifade edebiliyorlar. Bu gelişmelere şükür lazım. Bu müspet gelişmeler şükrümüzü artırırken gayretimizi de ziyadeleştirilmelidir.
Fethin bugünkü kuruluş yıldönümünde aziz Fatih'i ve mübarek askerlerini rahmetle anıyor, yeni dönemin milletimize, mazlum ve mağdur İslam coğrafyasına, Türk dünyasına hayırlı uğurlu olmasını Allah'tan niyaz ediyorum. İstanbul asırlar önce fethedilmişti, ama bugün gönüller de fethediliyor. Allah birliğimizi, dirliğimiz, beraberliğimizi korusun. Şer güçlere fırsat vermesin. Yüreği iman dolu, kalbi heyecanlı ve insanlığa iyilik için çırpınan herkese selam olsun. Fetih yıldönümümüz kutlu, hayırlı ve mübarek olsun.