FED TAHVİL ALIMINI AZALTTI
ABD Merkez Bankası, ekonomiyi canlandırmak amacıyla küresel krizin patlak verdiği tarihten bu yana, parasal genişleme programı çerçevesinde uyguladığı aylık 85 milyar dolarlık tahvil alım miktarını, 2014 yılı Ocak ayından itibaren 10 milyar dolar azaltarak 75 milyar dolara indirdi.
Likidite bolluğunun tedricen sona ereceği mesajını veren bu karar, sıcak paraya göbekten bağlı olan Türkiye ekonomisini yakından ilgilendiriyor.
Çünkü para musluğunun kısılması, döviz kurları, borsa ve faiz üzerinde olumsuz etkilere yol açıyor.
Nitekim kararın açıklanmasıyla birlikte, 18 Aralık'ta piyasalar şiddetle sarsıldı.
MERKEZ BANKASI FAİZİ SABİT BIRAKTI
Bir haftalık repo faizi yüzde 4,5, gecelik borç verme faizi yüzde 7,75, gecelik borçlanma faizi ise yüzde 3,5 olarak bırakıldı.
Merkez Bankası, enflasyon hedefini tutturmak ve döviz fiyatlarını frenlemek için çaba sarf ediyor ama, inisiyatifin büyük ölçüde dış fonlara bağlı olduğu gerçeği, bankanın işini zora sokuyor.
KESİN HESAP KANUNU
2014 Yılı Merkezi Yönetim Bütçe Kanunu, aralıksız 10 gün süren maraton sonunda TBMM'de kabul edildi.
Son derece sert ve kırıcı geçen müzakereler sırasında sessiz sedasız bir tasarı daha kanunlaştı.
İşte bu kanunun adı, Kesin Hesap Kanunu'dur.
Bu kanun merkezi yönetimin 2012 yılında gerçekleşen gelir ve gider tutarını göstermektedir.
Buna ilişkin uygulama sonuçları, Plan ve Bütçe Komisyonu ve TBMM Genel Kurulu'nda nedense hiç tartışılmaz.
Oysa gelecek yılın tahmini bütçe rakamları kadar, gerçekleşen rakamlar üzerinde de konuşulmalı, bütçe hedefinden sapmalar varsa eleştirilmelidir.
Daha anlamlı ve yararlı olur.
PİYASALAR
Kamu ihalelerine fesat karıştırıldığı, rüşvet ve yolsuzluk iddiasıyla işadamları ile siyasetçilerin yakınlarına kadar uzanan operasyon ve ardından, ABD Merkez Bankası'nın(FED), tahvil alımlarını 10 milyar dolar azaltarak aylık 85 milyar dolardan 75 milyar dolara çekme kararı, piyasalarda kıyametin kopmasına sebep oldu.
Borsa adeta çöktü.
Üç günde yüzde 7,67 düşerek 68 bin 653 puana kadar gerileyen BIST 100 Endeksi, dünyanın en fazla kaybettiren borsası olurken, haftanın son işlem gününü hafif bir yükselişle 69 bin 572 puandan tamamladı.
Yıllık bazda endeksin getirisi kalmadı, şirketlerin toplam piyasa değeri en az 30 milyar TL azaldı.
Dolar ise, cuma günü 2,10 liraya kadar yükselerek tarihi bir rekora imza attı. Merkez Bankası, doların bu tırmanışını durdurmak için daha önce ilan ettiği 50 milyon dolarlık döviz satım ihalesinde tutarı, 400 milyon dolara çıkardı.
Satış sonrası ancak 2,08'ye gerileyebilen dolar, kısa süre sonra tekrar 2,09 liranın üstüne çıktı.
Euro kuru da 2,86 lirayı aşarak kendi rekorunu kırdı.
Döviz kurlarındaki aşırı oynaklığı ve yükselişi önlemek için geçtiğimiz haziran ayından beri 14 milyar 260 milyon dolar satan Merkez Bankası'nın bu müdahalelerinin etkili olmadığı,"yıl sonunda doların 1,92 liraya ineceği" hedefinin tutmayacağı görülüyor.
TL değer kaybederken, 2 yıllık gösterge tahvil faizi yüzde 9,61'e, 10 yıllık tahvilin faizi de yüzde 10,05 seviyesine yükseldi.