Farkındalık Nimetinin Farkında Mıyız?
Hayat rehberimiz olan Kur’an’ı Kerim,
birbirinden çok farklı yaşanmış kıssalarla doludur... Her kıssadan alınacak
onlarca dersler ve ibretler vardır... Bu yazımda Süleyman aleyhisselamın
dilinden çıkan dualardan dersler çıkarmaya çalışacağım İnşaallah.
“Süleyman’ın cinlerden, insanlardan ve
kuşlardan meydana gelen askerleri toplandı. Hepsi bir arada sevk ediliyordu.”[1]
Allah’u Teâlâ cinleri, insanları ve kuşları Süleyman aleyhisselam’ın hizmetine vermiştir... Belkide insanlık tarihinde ilk ve son yaşanan bir durumdu bu...
“Nihayet karınca vadisine
geldiklerinde bir dişi karınca: "Ey karıncalar, yuvalarınıza girin, aman
Süleyman ve askerleri farkında olmayarak sizi ezmesinler." dedi.”[2]
Süleyman ve ordusunun üzerlerine doğru geldiğini gören bir karınca, kimlerin geldiğini ve birazdan yapacağı uyarının dikkate alınmadığında başlarına nelerin geleceğini haber veriyor. Bu cümlede en çok dikkat edilmesi gerek yer:
“...farkında olmayarak sizi
ezmesinler...” işte tam bu cümledir...
Yani bu nöbetçi karınca arkadaşlarına
diyor ki:
“Ey karıncalar!... Süleyman ve ordusu
buraya bizleri ezmek için gelmedi... O niyetle yola çıkmış değiller... Eğer siz
önlem almazsanız onlar farkında olmadan/hiçbir kasıt olmaksızın sizi ezerler...
Bu durumda kimse Süleyman ve ordusunu suçlamasın...
“Süleyman, karıncanın sözüne hafifçe
güldü ve şöyle dedi: "Rabbim, bana ve anne babama lütfettiğin nimete
şükretmemi, razı olacağın salih amel işlememi bana ilham et...”
Süleyman aleyhisselam: “Allah’ım bana
verdiğin bu nimete karşı sana şükürler olsun!” Diyebilirdi ama demedi!
Süleyman aleyhisselam Allah’ın her
şeye kadir olduğunu, salih ameller için yardım etmezse kendi başına asla ve
asla salih ameller işleyemeyeceğini, buna güç ve kuvvetinin olmadığının altını
çizen bir dua etti:
“... Rabbim, bana ve anne babama lütfettiğin nimete şükretmemi, razı olacağın salih amel işlememi bana ilham et...”
Kendisine ulaşan nimetin çıkış noktası
anne ve babası... İlk teşekküre oradan başladı... Ve devamında da salih ameller
işlemeyi ilham etmezsen ben ameller işleyemem diyerek Allah katında acziyetini
bildirdi... İşte bu tam bir teslimiyettir...
Ve duanın devamında:
“... Rahmetinle beni salih kullarının arasına kat.”[3]
Amellerimle kulların arasına kat
demedi... Çünkü Süleyman aleyhisselam, cennette ancak ve ancak Allah’ın rahmeti
ile girileceğini biliyordu...
İmam Taberi şöyle tefsir eder: Hz. Süleyman, salih
kulların içine katılmanın, yapılan amellerle değil, ancak Allah'ın rahmetiyle
olacağını söylemiş böylece kulun, yaptığı ameller sebebiyle şımarmaması
gerektiğini ortaya koymuştur.
“...beni
salih kullarının arasına kat.” Burada Süleyman aleyhisselamın dilinden bir
mesaj daha çıkıyor ki o da şudur:
Cennette
Allah’ın görülmesi dışında en büyük nimet salih kullarla birlikte olunmadır...
Bu sebepten yapılan duaların son cümlelerine baktığımızda salihlerin arasına
kat ile bittiğini görürüz...
Rabbim bizleri de salihlerin arasına katsın... Amin.
[1] Neml,17
[2] Neml,18
[3] Neml,19